Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ), bu kez de “mobbing” iddialarıyla çalkalanıyor. Üniversitesinin “zorbalık ve mobbing” gibi davranışlara taviz vermeyen anlayışın sürdürülebilir olmasından sorumlu birimi “Psikolojik Danışman, Rehberlik ve Araştırma Merkezi” (PDRAM) tam da bu konuda Mahkemelik oldu
Huzursuzluğun nedeni; uzmanlığın göz ardı edilmesi ve mobbing
DAÜ bünyesindeki PDRAM; öğrenciler, personeller ve onların yakınlarına psikolojik danışmanlık veren, çevre köy ve okullarda araştırmalar yapan, üniversite içi grup çalışmaları ve seminerler düzenleyen önemli birimlerinden biri.
Hali hazırda 5 Uzman Psikolog, 1 Sosyal Hizmet Uzmanı ve 2 Araştırma Görevlisi bulunan PDRAM’da, son dönemde uzman başına düşen günlük “mecburi danışmanlık hizmeti” sayısı 6’ya çıkarılırken, bu hizmetleri verecek olan uzmanların “uzman” oldukları alanların da göz ardı edilmesi huzursuzluk yaratıyor.
Örneğin; danışmanlık hizmeti almak için başvuran bir öğrenci, personel ya da yakınlarından birinin problemi “bağımlılık” ya da “kaygı bozukluğu” ise hizmeti verecek olan görevlinin de bu konularda uzmanlaşmış olması gerekiyor ancak iddialara göre bu noktaya önem verilmiyor.
Birim amiri, ilgili rektör yardımcısı ve DAÜ’nün kendisine mobbing davası açıldı
PDRAM’daki sıkıntılar bununla da sınırlı değil hatta davaya konu olan asıl sıkıntı; mobbing.
Mobbing, baskı, dışlama ve her türlü zorbalıkla mücadelede üniversitenin duruşunun güvencesi olarak gösterilen merkez son aylarda “mobbing” iddialarıyla çalkalanıyor. Birimdeki idari yönetimin, uzman çalışanlar üzerinde baskı uyguladığı iddia ediliyor.
İddialar yakın dönemde Mahkemeye de taşındı. Merkezde mobbing ve psikolojik şiddete maruz kaldığını söyleyen bir uzman personel, Rektörlüğün konuya müdahale etmemesi üzerine, hem amiri hem ilgili rektör yardımcısı hem de DAÜ aleyhine dava dosyaladı.
Polili: Yasamızda direkt ‘mobbing’ kelimesi geçmiyor ancak bu dava açılamayacağı anlamına gelmiyor
Davayı açan Avukat Öncel Polili’nin verdiği bilgiye göre Kıbrıs Türk hukuk sistemi mevzuatında mobbing doğrudan düzenlenmiş durumda değil ve kelime olarak da direkt yasalarda yer almıyor.
Ancak başka ülkelerdeki mobbingle ilgili düzenlemenin esas vurucu noktasının ispat külfetinin mobbing yapılana değil yapana yüklemesi olduğunu söyleyen Polili, yasalarda bir eksiklik olduğunu ancak bunun dava açılamayacağı anlamına gelmediğini savundu.
“Davayı, ‘Haksız Fiiller Yasası’nın ‘İhmal’ ile ilgili maddesine dayanarak açtık”
Davayı “Haksız Fiiller Yasası“nın “İhmal” ile ilgili maddesine dayandırdıklarını belirten Polili, ilgili maddeyi de şöyle açıkladı;
“Her kim; yapması gereken bir şeyi yapmıyorsa ya da yapmaması gereken bir şeyi yapıyorsa veya bir kişi yürütmekte olduğu görevini layıkıyla yerine getiremiyorsa; bundan dolayı karşı tarafa verdiği zarardan sorumludur”
Polili, “Biz mobbing davasının, bu yasa maddesine dayandırılarak açılacağı iddiasındayız. Başka bir Mahkemede de böyle bir dava açmıştık, dava sonunda mobbing olduğuna karar verilmedi ancak Mahkeme davayı kabul etmiş ve görüşmüştü” dedi.
“DAÜ’den, ilgili amirden ve ilgili rektör yardımcısından müdafaa vermesini bekliyoruz”
Davayla ilgili süreci de anlatan Polili, DAÜ’ye bağlı PDRAM’da çalışan müvekkilinin amiri tarafından mobinnge uğramasına rağmen bir de yine aynı kişi tarafından yapılan şikayet edilerek disiplin prosedürüne tabi tutulduğunu, Disiplin Komitesi’ne yaptıkları savunma sonrası da buradan beraat ettiğini kaydetti.
Polili, “Bu müvekkilimiz için son noktaydı; hem haklı oluyorsunuz hem disipline veriliyorsunuz. Amiri ile müvekkilimiz arasında yaşanan sıkıntılar ve disiplin sürecinden sonra davayı açmaya karar verdik; hem DAÜ’den hem ilgili amirden hem de ilgili rektör yardımcısından müdafaa vermesini bekliyoruz” dedi.
“Dava kazanılırsa emsal olacak”
Davanın kazanılması durumunda bunun bir ilk olacağını, Yüksek Mahkeme bu yönde bir karar verirse bunun emsal oluşturacağını ancak şu an davanın Yüksek Mahkeme’de olmadığını söyleyen Polili, dava açmaya hiçbir engel olmadığını tekrar vurguladı.
Polili, “Mobbing konusunda, bireyler tabi ki mücadele etsin ama devletin de en erken zamanda önlem alması gerekiyor” ifadelerini kullandı.