Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkan Yardımcısı Nevzat Özkunt, TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmaya işaret ederek, Erdoğan’ın sözlerinin tümünü reddettiklerini, Kıbrıs sorunu konusunda karar verecek olan Kıbrıs Türk toplumu olduğunu vurguladı
Özkunt: Toplumun federasyon temelli çözüm ve barış istenci 2020 seçimlerine müdahale ile başlayan süreçle gölgelenmek istendi
TDP adına yazılı açıklama yapan Özkunt, New York gerçekleşen BM 78. Genel Kurulu’ndaki dünkü konuşmasında “Federasyon bitti, KKTC’yi tanıyın” çağrısı yapan TC Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerinin, Kıbrıs Türk toplumu adına karar vermek olduğunu belirtti ve bunu reddettiklerini söyledi.
Erdoğan’ın bu çağrısının, uluslararası hukukun ve Kıbrıs’ın gerçekleriyle bağdaşmadığını, Kıbrıs Türk toplumunun federasyon ve barış istencinin devam ettiğini kaydeden Özkunt, toplumun bu duruşunun ilk olarak 2020 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine müdahale edilerek gölgelenmek istendiğini vurguladı.
Özkunt, “Bu seçimlerde, vatandaşlık verilen nüfusla ve çeşitli müdahalelerle Ersin Tatar seçtirildi ve Kıbrıs Türk toplumunun iradesi çarpıtılarak, toplumun federasyondan vazgeçtiği, bu yüzden Tatar’ı seçtiği ve sözde Tatar’ın olan ‘iki devletli’ politikaya destek verdiği algısı yaratılmak istendi” dedi.
“Hayatın her alanına yapılan ekonomik ve siyasi müdahaleler dahi bu talebin üstünü örtmeye yetmemiştir”
Adanın kuzeyinde bugünlerde yürütülen politika ve var olan yönetim anlayışının, Kıbrıs Türk toplumunu adeta rehin tutarak dünyadan kopardığını dile getiren Özkunt, toplumun tam da bunun aksine uluslararası hukuka bağlı ve dünyada görünür olacak şekilde kendi ülkesinde özne olma istencinin devam ettiğini belirtti.
Özkunt, “Kıbrıs Türk toplumu Annan Planı referandumunda sergilediği federasyon temelli çözüm ve barış talebini, bugün hala taşımaktadır. Her ne kadar atama yönetimlerle toplumun bu yöndeki sesi kısılmak istense de bu gerçek değişmemiştir. Seçimlerimize, kültürümüze, eğitimimize ve hayatın her alanına yapılan ekonomik ve siyasi müdahaleler dahi bu talebin üstünü örtmeye yetmemiştir” dedi.
Kıbrıs Türk toplumunun dünyadan izole edilmesinin, ekonomik, sportif, sosyal ve kültürel tüm olumsuzluklarını en derinden yaşadığına dikkat çeken Özkunt, “Dünyada özne olmak isteyen toplumun tek çıkış yolu da federasyon temelli bir çözümden geçmektedir” dedi.
“Doğru adrese; yani Ankara’ya ve Erdoğan hükümetine karşı bir duruş sergilememiz gerekiyor”
Atama hükümet ve Cumhurbaşkanlığı’nın, Ankara’nın talimatlarıyla hareket ettiğinin unutulmaması gerektiğini çünkü tepki gösterilmesi gereken doğru adresin neresi olduğunun bilinmesinin hayati önemde olduğunu kaydeden Özkunt, “Bugün bu yönetime istediğiniz kadar muhalefet edin ve karşı durun. İsterseniz her gün sabah akşam, TV’lerden, sosyal medyadan eleştirin, nafile. Emir aldıkları yerlerden ‘Aferin’ almaya devam ettikleri müddetçe ülke içinde yapılan hiçbir eleştiri ve karşı duruştan etkilenmeyecekler çünkü alkış almak istedikleri yer burası değil” dedi.
Özkunt, “Bu yüzden direkt adrese, müdahaleleri yapana, Kıbrıs Türk toplumunun iradesini elinden alıp, onun hakkında kendi çıkarları doğrultusunda karar vermeye çalışanlara yani Ankara’ya ve Erdoğan hükümetine karşı bir duruş sergilememiz gerekiyor. Bu sebeplerle Erdoğan’ın Kıbrıs sorunu hakkında söylediklerinin tümünü reddediyor ve Kıbrıs Türk toplumunun federasyon ve barış istencini bir kez daha vurguluyoruz. Kıbrıs hakkında kararı verecek olan ne başka ülkelerin yönetimleri ne de atama hükümetlerdir, bu kararı sadece ve sadece Kıbrıs Türk toplumu verecektir” ifadelerini kullandı.