Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Genel Sekreteri Tahir Gökçebel, şu anki rejimin devamı için tamamen anti demokratik yönetimlerinin çalışma biçimine ihtiyaç duyulduğunu söyleyerek Meclislerin; egemen sınıfın yasalarını yapar pozisyona getirilmekte olduğuna dikkat çekti
Gökçebel: Multi zenginler ve karanlık şirketler ülke kaynaklarının yüzde 80’ini ele geçirdi
Mayıs TV’de yayınlanan “Meltem Sakin ile Mayıs Manşet” programında yaptığı açıklamada, toplumsal bölüşüm meselesinin demokratik ülkelerin en önemli sorunlarından biri olduğuna dikkat çeken Gökçebel, eğer bir ülkede huzur ve vatandaşlar arasında toplumsal barış isteniyorsa, orada toplumsal bölüşüm meselesinin önem kazandığını söyledi.
Gökçebel, “Bir ülkenin multi zenginleri ve karanlık şirketleri ülke kaynaklarının yüzde 80’ini ele geçirmişse ve bundan büyük bir rant elde ediyorsa, geri kalan Gayri Safi Milli Hasıla da yüzde 80/90 insana bölüştürüldüyse; burada ciddi bir bölüşüm problemi vardır” ifadelerini kullandı.
“Bölüşüm adaletsizliğinin olduğu ülkede demokrasi sorunu vardır”
Bölüşüm adaletsizliğinin olduğu ülkede demokrasi sorununun var olduğunu söyleyen Gökçebel, birçok şeyin üstünün anti demokratik uygulamalarla örtülmekte olduğunu kaydetti.
KTOEÖS Genel Sekreteri Gökçebel, “Bizim coğrafyamızda şu anda yaşanılanlara bakıldığında; hukukun çalışmadığını, polis devletine dönüştürüldüğümüzü, baskıların artırıldığını görebiliriz. Hükümet edenler; fakirleşmeyi önlemek için çaba harcaması gerektiği yerde, insanların konuşmasını, özgürlüklerini, medyayı susturmayı daha uygun hale getirdiler” dedi.
“Ülkede kamusal alanların niteliği ve bu alanlara yatırım yapılması konuşulmuyor”
Gökçebel, özellikle eğitim yolu ile bir takım kurumların yok edildiğini ve bunun da nitelikli kamusal hizmetlere e ulaşımın bitirilmesine yol açtığını vurguladı, nitelikli kamusal hizmetlere en çok ihtiyaçlı olanların geliri sabit veya düşük olanlar olduğuna dikkat çekti.
Gökçebel, “Şu anda bizim ülkemizde yaşanılan tam olarak budur. Ülkede eğitimin, sağlığın, yolların, kamusal alanların niteliği konuşulmuyor ayrıca kamusal alanların azlığı, bunlardan yararlanılması, ulaşılabilir olmaları ve yatırım yapılması da konuşulmuyor. Gelirlerin bölüşümünde yaşanan sıkıntı bütün alanlarının çökmesine yol açıyor” dedi.
“Meclis; emekçileri ötekileştiren ve haklarına saldıran yasaları yapan bir yere dönüştürülüyor”
Gökçebel, bu rejimin devamı için tamamen anti demokratik yönetimlerinin çalışma biçimine ihtiyacın olduğunu söyleyerek Meclislerin; egemen sınıfın yasalarını yapar pozisyona getirilmekte olduğuna dikkat çekti.
Gökçebel, “Nereden Buldun Yasası”nın, nüfusla ilgili stabil bir yasanın ve nitelikli sağlık ve eğitimle ilgili bir yasanın çıkarılmadığına dikkat çekerek, Meclis’in emekçileri ötekileştiren ve haklarına saldıran yasaları yapan bir yere dönüştürülmekte olduğunu kaydetti.