Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Finansal Düzenleme ve Risk Yönetimi Merkezi Başkanı ve Bankacılık ve Finans Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Mete Feridun, TC ve KKTC enflasyon rakamlarının mukayese edilmesi yerine, bu konuda uzmanlaşmış gönüllülerden oluşacak bağımsız bir çalışma grubunun İstatistik Kurumu’nun hesaplamalarıyla eşzamanlı olarak gayrı resmi alternatif ve daha gerçekçi bir enflasyon endeksi yayınlamasının faydalı olabileceğini söyledi
Feridun: İstatistik Kurumu’nun resmi verileri şüpheye yer vermemeli
Özgür Gazete’nin ülke ekonomisi, enflasyon sepeti ve hayat pahalılığıyla ilgili görüşlerini sorduğu Feridun hayat pahalılığına ilişkin sağlıklı bir değerlendirme yapılabilmesi için öncelikle açıklanan resmi verilerin gerçeği yansıtıp yansıtmadığından emin olunması gerektiğini vurguladı.
Feridun, İstatistik Kurumu’nun kısa süre önce açıklamış olduğu verilerin toplum tarafından gerçekçi bulunmadığını ve kafalarda soru işareti bıraktığını, özellikle Cumhuriyetçi Türk Partisi‘nin (CTP), kurumun açıklamış olduğu verilere göre; Ocak ayında gerçekleşen aylık enflasyonun Türkiye’de açıklanan enflasyon verilerine kıyasla neredeyse yarı yarıya daha düşük gerçekleşmiş olduğu yönünde eleştirilerde bulunduğunu hatırlattı.
Feridun, İstatistik Kurumu’nun yayınladığı verilerin şüpheye yer vermemesinin ekonomik aktörlerin enflasyon beklentilerinin doğru oluşması açısından önemli olduğunu söyledi.
“Enflasyon verileri kıyaslanırken objektif olmalı”
Feridun, Cardiff Üniversitesi’nde görev yapan Kıbrıslıtürk Ekonomi Profesörü Engin Kara’nın sosyal medya üzerinden CTP’nin açıklamasına ilişkin yaptığı eleştiriye atıfta bulunarak, TC ve KKTC arasındaki enflasyon verileri kıyaslanırken objektif olunması ve aynı endekslerin mukayese edilmesi gerektiğine katıldığını söyledi.
Feridun, Kara’nın eleştirilerine katıldığını ancak resmi enflasyon verilerine ilişkin soru işaretlerinin hem Türkiye’de hem de KKTC’de çok uzun süreden beri gündemde olması nedeniyle bu konunun hiç değilse ülkemizde açıklığa kavuşturulması gerektiğini vurguladı. Feridun, bu açıdan ana muhalefet partisinin bu konuyu gündeme getirmesini olumlu karşıladığını ifade etti.
“Hayat Pahalılığı verileri vatandaşın alım gücünü yakından ilgilendiriyor”
Feridun, ekonomideki bütün girdi fiyatlarının gözle görülür şekilde yükseldiği bir dönemde, kurum tarafından enflasyon hesaplamalarında dikkate alınan bazı fiyatların; “kayda değer şekilde ucuzladığının” lanse edilmesinin, basında ve sosyal medyada yoğun eleştirilere yol açtığını hatırlattı.
Feridun, ilgili verilerin detaylı ve şeffaf olmasının önemine dikkat çekerek, CTP milletvekillerinin kısa süre önce Cumhuriyet Meclisi’nde, İstatistik Kurumu’nun ana harcama gruplarına ilişkin verileri yayınlamaktan neden vazgeçtiğine dair sordukları soruya tatmin edici bir cevap verilmemesinin de dikkat çekici olduğunu vurguladı.
Feridun, hayat pahalılığı verilerinin doğru tespit edilmesinin sadece ekonomi yönetiminde şeffaflık ve güven tesis edilmesi açısından değil aynı zamanda da vatandaşın alım gücünün korunması açısından da önemli olduğunu söyledi.
“Enflasyon sepetinin yapısı soru işareti”
Feridun, açıklanan hayat pahalılığı rakamlarına ilişkin ortaya çıkan soru işaretlerinin, kullanılan yöntem ve hesaplamalar için temel alınan enflasyon sepetinin kompozisyonundan kaynaklanıyor olabileceğini söyleyerek, hayat pahalılığı hesaplamalarının gerçekçi olabilmesi için baz alınan enflasyon sepetinin, vatandaşın sık tükettiği ürün ve hizmetlerden oluşması ve bunların uygun şekilde ağırlıklandırılması gerektiğini vurguladı.
Feridun, kısa süre önce CTP Milletvekili Devrim Barçın’ın mevcut enflasyon sepetinin yapısına ilişkin eleştirileri gündeme taşıdığını ve özellikle üç yıldızlı otel fiyatlarının enflasyon hesaplamasında yüksek bir ağırlıkla kullanılmasında ısrar edilmesini haklı olarak eleştirdiğini hatırlattı.
“Ekonomi yönetimi el yordamıyla yürütülmeye çalışılıyor”
Feridun, halihazırda kişi başına düşen milli gelir hesaplamalarının da gerçek nüfusun bilinmemesi nedeniyle tartışma konusu olduğu bir ekonomide, hayat pahalılığı oranına ilişkin verilerin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı konusunda da güvensizlik oluşturduğuna işaret etti.
Bunun, hem ekonomiye dair gelişmelerin değerlendirilmesini anlamsız hale getirdiğini aktaran Feridun, hem de toplumda mevcut ekonomi yönetiminin el yordamıyla yürütülmeye çalışıldığı algısı yarattığını ve ekonomiye dair beklentiler olumsuz etkilediğini açıkladı.
Feridun, CTP milletvekillerinin geçtiğimiz hafta Cumhuriyet Meclisi’ne İstatistik Kurumuyla ilgili olarak Meclis Araştırma Komitesi Önergesi verdiğini hatırlattı ve bu konunun ivedilikle açıklığa kavuşturulmasının ekonomi yönetimi açısından son derece önemli olduğuna dikkat çekti.
“Alternatif bir enflasyon endeksi şüpheleri giderebilir”
Feridun, enflasyon hesaplamalarına dair şüphelerin giderilmesi açısından TC ve KKTC enflasyon rakamlarının mukayese edilmesi yerine, bu konuda uzmanlaşmış gönüllülerden oluşacak bağımsız bir çalışma grubunun İstatistik Kurumu’nun hesaplamalarıyla eşzamanlı olarak gayrı resmi alternatif ve daha gerçekçi bir enflasyon endeksi yayınlamasının faydalı olabileceğini söyledi.
Bunun sadece İstatistik Kurumu’nun açıklamış olduğu rakamlara dair şüpheleri gidermekle kalmayacağını kaydeden Feridun, aynı zamanda da kurumu daha gerçekçi hesaplamalar yapmaya motive edebileceğini vurguladı.