InstagramKıbrısManşetSiyaset

Karakaya: Biz çocuklarımızı kaybettik ama dimdik ayaktayız






Geçtiğimiz yıl meydana gelen depremde Adıyaman Grand İsias Otel’de evlatlarını kaybeden Ruşen Karakaya ve Pervin İpekçioğlu, Ankara’da Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile görüştü

Karakaya: Biz çocuklarımızı kaybettik ama dimdik ayaktayız

Türkiye Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile yapılan görüşmenin ardından açıklamalarda bulunan Ruşen Karakaya, “İsias, Türkiye’de emsal bir dava olacak. Bir emsal karar çıkacak ve çocuklarımızı kaybetmemizin bedelini katiller ödeyecek. Adalet bakanımıza da yanımızda olduğu için, destek olduğu için, davamızı takip ettiği için sonsuz teşekkürlerimizi iletiyoruz” dedi. Pervin İpekçioğlu ise “Biz evlatlarımızı kaybettik ama dimdik ayaktayız. Çünkü bu kişilerden hesap soracağız. Bunun bir bedeli var, bunu ödeyecekler” diye konuştu.

Kahramanmaraş merkezli depremlerde KKTC’li sporcuların ve tur rehberlerinin de aralarında bulunduğu 72 kişiye mezar olan Adıyaman’daki Grand İsias Otel davasının ikinci duruşması 26 Nisan’da Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

Duruşma öncesi kızı Selin’i kaybeden Ruşen Yücesoylu Karakaya ile kızı Serin’i kaybeden Pervin İpekçioğlu, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile görüştü. Aileler görüşme sonrası ANKA Haber Ajansı’na konuştu.

Ruşen Yücesoylu Karakaya, şöyle konuştu:

“Biz bugün burada Adalet bakanımızla görüşmek için geldik. Biz Kıbrıslı aileler olarak, Adıyaman’da Grand İsias Otel’de 35 canımızı kaybettik. Çocuklarımızı, canlarımızı, en değerlilerimizi kaybettik. 14 aydır adalet mücadelesi veriyoruz. Kıbrıs’ta Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği’ni kurduk. Bir çatı altında tüm aileler adalet mücadelemizi çok güçlü bir avukat ekibimizle devam ettiriyoruz.

“Adalet mücadelemiz sonuna kadar devam edecek”

Ona davada yaşanılanları, davada son gelişmelerle ilgili bilgi verdik. Zaten kendisi davaya çok hakimdir, davamızı takiptedir. Yılmaz Bey’in kendisi de Kıbrıs’a gelip çocuklarımızı, kayıplarımızı ziyaret edip bize taziyelerini bildirmişti. Bugün bizi kabul etmesi bizim için, Kıbrıslılar için önemli bir değerdir. Adalet mücadelemiz sonuna kadar devam edecek.

İsias, Türkiye’de, Adıyaman’da emsal bir dava olacak. Bir emsal karar çıkacak ve çocuklarımızı kaybetmemizin bedelini katiller ödeyecek. Adalet bakanımıza da yanımızda olduğu için, destek olduğu için, davamızı takip ettiği için sonsuz teşekkürlerimizi iletiyoruz. Aileler olarak bu davanın peşini bırakmayacağız. Her sorumlunun, bu otelin yapımında yanlış yapan, usulsüzlükle hareket eden herkesin en ağır cezayı alması için mücadelemize devam edeceğiz.”

İpekçioğlu: Bakana adalet isteğimizi tekrarladık

Pervin İpekçioğlu ise şunları kaydetti:

“Bugün, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç Bey’le görüşmek üzere Ankara’dayız. Bakan beyle görüştük, davada geldiğimiz noktayı, gelişmeleri aktardık. Tabii ki hep bir ağızdan, omuz omuza Kıbrıs-Türkiye halkı olarak adalet isteğimizi tekrarladık.

Kıbrıs’ta adalet isteğimiz çığ gibi büyüyor. Ve bunu 26 Nisan’da hep birlikte güçlü bir şekilde orada olarak dile getireceğiz. Adalet isteğimizi hep tekrarlıyoruz ama bu adalet kavramının içini doldurmak gerekir. Adil bir karar çıkması gerekir. Çünkü İsias’ta Kıbrıs geleceğini kaybetti. 11-16 yaş arasındaki çocuklarımızı kaybettik. Bu çocuklar Kıbrıs Türk toplamına şekil verecek, yön verecek kapasiteye sahip zeki çocuklardı.”

Efe Bozkurt ve Halil Bağcı’nın tahliye edilmesine tepki

Mahkemeye, Gazi Üniversitesi’nden bilirkişi raporu geldiğini hatırlatan İpekçioğlu, “Mahkeme heyeti, bu rapora dayanarak Efe Bozkurt’u ve Halil Bağcı’yı tahliye etti. Tabii her ikisi de aslında tahliye kararı verilmeyecek olan kişiler. Çünkü Efe Bozkurt, İsias şirket ortaklarından biri, Halil Bağcı ise 3 sayfalık raporla apartmandan otele çevrilen ve eksik evrakı tamamlayan imza sahibi olan fenni mesul.

Bu kişinin kusursuz olması zaten mümkün değil. Çünkü Halil Bağcı’nın 3 sayfalık raporu olmasaydı apartmandan otele çevrilecek olan belge tamamlanmamış olacaktı ve yapı ruhsatı alınamayacaktı. Göz göre göre Gazi Üniversitesi, Halil Bağcı’yı nasıl kusursuz addetti bunu gerçekten hukuki anlamda yorumlamak mümkün değil” ifadelerini kullandı.

“Bu kişilerden hesap soracağız”

İpekçioğlu, şöyle konuştu:

“Türkiye’de 6 Şubat’ta binlerce insan öldü, binlerce masum can aslında arsız insanlar yüzünden hayatını kaybetti. Biz İsias’ın emsal bir dava olması için uğraşıyoruz. Çünkü bizim canlarımız gitti, gidenler gitti geri gelmeyecek ama bundan sonra böyle bir felaket yaşanmaması için uğraşıyoruz.

Bakan Yılmaz Tunç da bizimle birlikte olduğunu, yanımızda olduklarını söylediler. Tabii ki bu bize güç verir. Gücümüze güç katar. Zaten güçlüyüz. Biz evlatlarımızı kaybettik ama dimdik ayaktayız. Çünkü bu kişilerden hesap soracağız. Bunun bir bedeli var, bunu ödeyecekler.”

19 Nisan tarihinde Kıbrıs’ta “Adalete Işık Tut” yürüyüşü gerçekleştireceklerini hatırlatan Ruşen Yücesoylu Karakaya, “Bütün Kıbrıs halkı tek yürek bir şekilde bu davayı her gün bizimle birlikte takip ediyorlar. Her gün bizim çocuklarımızla yatıp, bizim çocuklarımızla kalkıyorlar.

Biz yine ‘Adalet Işık Tut’ diyerek meşalelerimizle bir adalet yürüyüşü gerçekleştireceğiz. Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerine güvendiğimizi, Türkiye Cumhuriyeti’nden adalet istediğimizi çığlıklarımızla onlara duyuracağız. Bu davanın peşinde olduğumuzu tekrar bu mesajı vereceğiz.” diye konuştu.

“Yargı doğru şekilde işlerse emsal kararlar çıkacaktır”

”Adıyaman halkı sonuna kadar yanımızda” diyen Karakaya, şöyle devam etti:

”Adıyaman halkı bizimle birlikte mahkemeye geliyor, bizimle birlikte saatlerce mahkemeyi dinliyor, bizimle birlikte ağlıyorlar, Adıyaman halkına bize destek oldukları için buradan çok teşekkür ediyorum. Sadece Adıyaman halkı da değil, Türkiye’nin her bir yerinden Ankara’dan, İzmir’den, İstanbul’dan, Manisa’dan, Antalya’dan her yerden bize büyük bir destek var. Çünkü biliyorlar ki Şampiyon Melekler aslında tüm Türkiye’de olan kayıpları simgeliyorlar.

Bu dava emsal bir dava olduğunda adalet yerini bulacak. Türkiye’de bazı şeyler değişecek. Mısra Öz her zaman yanımızdaydı, biz de her zaman Mısra hanımın yanındaydık. O artık ailemizin bir parçası. O da bizimle birlikte ağlıyor, bizimle birlikte mücadele ediyor. Biz de onun davasında sonuna kadar yanındayız.

Tüm deprem davaları neredeyse aynı davalar, herkesin sorunu ve derdi aynı. Raporlar, bilirkişi raporları, mahkemenin aldığı kararlar… Biz sadece yargının doğru bir şekilde uygulanmasını istiyoruz. Biz bir ayrıcalık istemiyoruz. Yargı doğru şekilde işlerse, mahkemeler doğru karar verirse zaten emsal kararlar çıkacaktır.”









Başa dön tuşu