InstagramKöşe Yazarlarımız

İp Zaten Çürüktü






Hayvan Üreticileri Birliği‘nin sadece ama sadece kendi zümresel çıkarları için eylem yaptığını ve toplumsal hiçbir olayda kılını dahi kıpırdatmağını yazdığımda bana tepki gösterenler olmuştu…

Ki bir hafta önce köşemde, bu eylemin nasıl son bulacağını yazmıştım, yanılmadım, tam da dediğim gibi oldu!..

Hayvan Üreticileri’nin bu toplumun iradesi ve/veya ülkenin geleceğiyle ilgili en ufak bir kaygısı yoktur!..

Öyle olmadığını da dün bir kez daha bizlere ispatladılar!..

O nedenle ben hayvancının ipine hiç asılmadım, eylemlerine destek vermedim, çünkü o ip zaten en baştan çürüktü!..

Yanlış anlaşılmasın, bu ipe asılan ve kendi toplumu ile ülkesi için bu eyleme destek verenleri eleştirmiyorum!..
Onlar “Belki bu kez bizi yanıltırlar” diyerek destek verdiler ancak dediğim gibi ip zaten çürüktü!..

*

Ne diyordu hayvancılar?

-Ünal Üstel istifa edecek…
-Biz Üstel’in ayağına gitmeyiz o buraya gelecek…
-İthal et ülkeye sokulmayacak!..

Sonuç?

Hayvan Üreticileri;
-Üstel’in ayağına gitti…
-Et ithalatı yapılmasına boyun eğdi!..
-Ve Başbakan Üstel’e görev süresinin en önemli zaferini yaşattı, Üstel’i başkomutan yapan apoleti omuzlarına taktı ve muhalefetin son kurşununu harcamasını sağlayıp adeta hükümete muhaliflik yapan tüm kesimleri “Etkisiz” hale getirdi!..

Hani Başbakanın danışmanları dahi bu iyiliği ona yapamazdı!..
O nedenle Başbakan Üstel’in, Hayvan Üreticilerine bir teşekkür borcu vardır!..

*

İrademizin en fazla gasp edildiği dönemde, yani 2020 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri sonrasında biz sendikalar defalarca toplantı yapmış ve irademize sahip çıkmak için aralarında Hayvan Üreticilerinin de bulunduğu birlik, oda ve örgütlere irademiz için birlikte mücadele etme teklifinde bulunmuştuk!..

Yanılmıyorsam Hayvan Üreticileri bir kez toplantıya katılmış ve sonrasında ortadan kaybolmuştu!..

Elbette bizlerin o dönemde verdiği mücadelede de yer almamıştı!..
Bu sadece bir örnek!..

Öncesinde Afrika Gazetesi’ne yönelik linç girişiminde de, KIB-TEK’in AKSA’ya peşkeş çekilme döneminde de, “Reddediyoruz” diyerek sokaklara dökülen çocuklarımıza destek verilmesi olayında da bizler bu ve diğer örgütlerimize hep çağrı yapmış ancak hiçbir zaman olumlu karşılık alamamıştık!..

Sanırım böyle açıktan yazınca şimdi dün eylemin bitiş şekline anlam veremeyen varsa çok daha iyi anlamıştır bahsettiğimiz kitlenin amacını ve de beklentisini!..

O nedenle benim düne dair tek bir düşüncem var, o da yine haklı çıkmanın üzüntüsü ve de bu eyleme destek veren örgütlerin yaşadığı hayal kırıklığının toplumsal mücadeleye vereceği zararın korkusu…

*

Bir şekilde artık değişmeliyiz!..

Aynı şeyleri yapıp farklı sonuç elde edemeyeceğimizi anlamalıyız!..

Ya hep beraber bir mücadele başlatıp toplum olarak galip geleceğiz, ya da ayrı ayrı zümresel çıkarlarımız için mücadele edip toplum olarak kaybedeceğiz!..

Mesele bu kadar net!..









Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu