Adli OlaylarInstagramKıbrısManşetYaşam

Güldeniz’e ne oldu? Cinayete mi kurban gitti?




Yeniboğaziçi’ndeki Silver Beach’de kayalıkların arasında cansız bedeni bulunan ve otopsisinde “Künt Kafa Travması, Beyin Kanaması” bulguları yapılan 45 yaşındaki Güldeniz Özel’in ölümünün ardındaki sır perdesi hala aralanmadı, kadın siyasetçi ve aktivistlerden “soruşturma derinleştirilsin” çağrısı geldi

İntihar mı, cinayet mi, kaza mı?

Polis Basın Subaylığı, 14 Temmuz’da Yeniboğaziçi‘nde Silver Beach mevkiinde bulunan cansız bedenin kimliğini tespit ettiklerini açıklamış ve kayalıkların arasında su içinde bulunan cansız kadın bedeninin, Mağusa‘da sakin 45 yaşındaki Güldeniz Özel‘e ait olduğunu belirtmişti.

Polis Özel’in ölüm sebebinin “Künt Kafa Travması, Beyin Kanaması, Suda Boğulma, Asfiksi” sonucu olduğu tespit edildiğini ve soruşturmanın devam ettiğini açıklamıştı.

Güldeniz Özel

Otopsi sonucu kafalarda soru işareti doğurdu, Özel’in bir cinayete kurban gitmiş olabileceği iddiaları gündeme geldi. Polis konunun bu açıdan araştırılıp araştırılmadığına dair herhangi bir bilgi paylaşmadı.

Murat: İki erkek şahısla birlikte oraya gittiği de söyleniyor

Barolar Birliği İnsan Hakları Komitesi Başkanı ve Aktivist Aslı Murat, polisin paylaştığı haber içerisinde vurgu yapılan otopsi raporuna bakıldığında, Özel’in kafasına aldığı darbe ve boğulma neticesinde öldüğüne dikkat çekti.

Aslı Murat

Murat, “Güldeniz Özel. Hayatın sonu bu olmamalı ve bu ölümleri normalleştirip geçmemek için üzerine daha fazla konuşmalıyız. İki erkek şahısla birlikte oraya gittiği de söyleniyor. Umarım kısa sürede mevzu berraklaşır ve cezasızlık yaşanmaz” dedi.

Öztabay: Ama yok! ölmeyi de normalleştirmeye çalışmayın

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Girne İlçe Başkanı Avukat Ayşe Öztabay da konuyla ilgili açıklama yaparak, “Biz bilmediğimiz bir akşam veya sabah sakin bir gün veya gece geçirirken Güldeniz Özel acılar içinde öldü veya öldürüldü” diyerek, “Ne oldu bu kadına?” diye sordu.

Ayşe Öztabay

Bunun cevabının bu toplumda yaşayan her birey için hayati derecede önemli olduğunu vurgulayan Öztabay, “Canımız yanarak bu kadına sahip çıkmalıyız. Ekonomik açmaza katlandık! Hukuksuzluklarla mücadele edeceğiz! Ama yok! ölmeyi de normalleştirmeye çalışmayalım! Ölmekten bahsediyoruz ya hu!” dedi.

Nazlı: Şüpheli kadın ölümleri ciddiyetle soruşturulmalı!

Bir açıklama da Bağımsızlık Yolu Parti Meclisi Üyesi Avukat Cansu N. Nazlı’dan geldi.

Nazlı da otopsi sonucuna dikkat çekerek, soruşturmasının derinleştirilmesi için çağrıda bulundu.

Şüpheli kadın ölümleri ile ilgili hatırlatmada bulunan Nazlı, “Girne’de aramızdan alınan kız kardeşimiz Akıle Nacisoy’un ölümünden bu yana şüpheli kadın ölümlerinin ‘intihar’ diyerek kapatılmasının ne kadar vahim sonuçları olabileceğini hep birlikte gördük” dedi.

Cansu N. Nazlı

Nazlı, “Mahkeme Akıle’nin kararında polisin ciddi ihmali ile sanığın ölümün gerçekleştiği evde yaşamaya devam ettiği için emarelerin tahrif edilmiş olabileceğine vurgu yapmıştı. Zira polis Akıle’nin ölümünü intihar diyerek kapatmış, 6 ay boyunca soruşturma namına hiçbir şey yapmamıştı” ifadesini kullandı.

“Cezasızlık kadına yönelik şiddeti artırır!”

Nazlı, “Sonra Alayköy’de kız kardeşimiz Hacer aramızdan alındı. Hacer Ulaş’ın adli tıp raporu öldürüldüğüne ilişkin çıkmış olmasına rağmen Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleşen yargılamanın sonunda delil yetersizliği nedeniyle hem sanık serbest bırakıldı hem de Hacer’in cinayeti faili meçhul kaldı. Burada da tıpkı Akıle davasında olduğu gibi Mahkeme polis tahkikatında ciddi eksikler olduğuna vurgu yaptı” dedi.

Bu örneklerin ölümle sonuçlanan vakalar olduğundan basına yansıyan ve mahkemeye ulaşan bilgiler olduğunu belirten Nazlı, bu vakalarda bile ihmali Ağır Ceza Mahkemesi kararı ile tescillenen polis tahkikatlarıyla ilgili polis içerisinde soruşturma açılmadığını vurguladı.

“Polis sivile bağlansın!”

Nazlı, polisin sivile bağlı olmadığı koşullarda birçok soruşturmanın kol kırılır yen içinde kalır misali gerçekleştiğinin malum olduğunu ifade etti. Nazlı, “Şüpheli kadın ölümlerinin tahkikatını ciddiyetle yürütmeyen polis üzerinde sivil denetim yapılabilmesini olanaklı kılmak için polisin sivile bağlanması talebi, sadece sivilleşme ve demokratikleşmeye değil kadına yönelik şiddetle mücadeleye de hizmet edecektir” diye konuştu.

Üzgün olmaktansa öfkeli olmayı yeğleyeceğimiz bu ölümlerin ardından bir kız kardeşimizin daha şüpheli bir şekilde ölü bulunması üzerine, polis tahkikatının etkin şekilde yapılmasının elzem olduğuna dikkat çeken Nazlı, bunun takipçisi olmamız gerektiğini belirtti.

“Güldeniz için etkin soruşturma!”

Nazlı, “Yaşam hakkı biriciktir, kadınların hayatları neden ve nasıl sona erdiği aydınlatılana kadar soruşturmaya değerdir. Şüpheli kadın ölümlerinin tahkikatının ihmalkarca yapılması kabul edilemezdir. Cezasızlık kadına yönelik şiddeti artırır. Güldeniz’in hayatı da her insanın yaşamı kadar değerlidir. Bu yüzden Güldeniz için etkin soruşturma!” ifadelerini kullandı.









Başa dön tuşu