AKSA İçin Çalışan Bir Toplum
On yıllardır AKSA için çalışıyoruz, bu kafayla gittiğimiz sürece on yıllarca da çalışmaya devam edeceğiz…
Nüfusumuz kimine göre 400 bin, kimine göre 600 bin, kimine göre 1 milyon, kimine göre ise kalabalık ama bir gerçek var ki, kuzeyde nefes alan her bir insan AKSA’nın ödenebilmesi için çalışıyor…
Yıllardır alım garantili sözleşmeleriyle bu toplumun cebinden enerji üretse de üretmese de yüz milyonlarca dolar kâr elde eden AKSA, önümüzdeki 11 yıl içerisinde alım garantili sözleşmesi sayesinde yeni bir rekora imza atarak Kıbrıs Türk Toplumu üzerinden milyar dolar kâr elde edecek…
Şimdi durup derin bir nefes alınız…
Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’na aylık ödediğiniz fahiş elektrik faturaları ortada…
Yıl 2024 yaşadığınız elektrik kesintileri yüzünden yaşadığınız sinir krizleri meydanda!..
43 derecelik sıcak havada çektiğiniz bu eziyetin karşılığında sizleri bu mağduriyetten enerji üretip alım garantisinin karşılığını vererek kurtamarsı gereken AKSA, 2025 yılında Kıbrıs Türk toplumu üzerinden 53 milyon dolardan fazla kâr yapacak!..
Evet, yanlış okumadınız, sadece yapacağı kâr bu seviyelere çıkan bir şirkete ödenen paraların tümü senin, benim, hepimizin cebinden çıkıyor…
KIB-TEK’e ödediğimiz faturaların üzerine bir de devlet yok alım garantisidir, yok kira bedelidir derken bir o kadar da kendis koyup, daha doğrusu yine Kıbrıs Türk toplumunun ödediği vergilerden alıp AKSA’ya ödeme yapıyor!..
Sonuç?
Yine de elektriksiziz!..
Peki be kardeşim, neden kimsenin aklına, “Madem benim üzerimden bu kadar kar elde ediyorsunuz ve benim açıklarımı dahi kapatamıyorsun, hatta bırak açık kapatmayı, vaat ettiğin miktarı bile üretemiyorsun, o zaman sana neden ihtiyaç duyayım ki” sorusunu sormak gelmiyor?
Ve büyük bir cehaletle “KIB-TEK’i özelleştirin de kurtulalım” söyleminde bulunanlar oluyor?
Kardeşim işte size özel şirket ve o özel şirkete ödenen miktarlar!!!
Sonuç?
Söz verdiği enerji miktarını dahi üretemiyor ancak yine de parasını tam alıyor!..
Öyle ya da böyle enerji anlamında bu toplumunun cebinden çıkan tüm para ve ödediği vergilerin önemli bir bölümü direkt olarak AKSA’nın kasasına giriyor!..
Peki, bu ülke, 2025 yılında 53 milyon dolardan, 2026 yılında 55 milyon dolardan, 11 yılda ise 1 milyar 400 bin dolardan fazla kâr yapacak olan AKSA’ya sahipken, yıl 2024’te hala neden elektriksiz?
Bu ödediğimiz paralarla devasa rüzgar ve güneş panelleri kurabilir, doğal gaz ile çalışmaya uygun jeneratörler alabilir, üzerine de okullarımızı tadilattan geçirip her büyük şehre en modern hastaneleri inşaa edebiliriz…
Ki tüm bunları yaptıktan sonra yollarımızın daha güvenli olabilmesi için fazladan para da kalacağından emin olabilirsiniz!..
Bunun adı toplumdan çalmak, AKSA’nın cebine koymaktır arkadaş!!!
Bahsettiğim bu şirket öyle bir kâr oranına sahip ki, Kıbrıs’ın kuzeyinde para kazanılmayacak ender sektörlerden olan basına da el atıp ülkenin en çok sattığı iddia edilen gazetesini satın aldı!..
Neden?
Tüm bu gerçeklerin üzerinin örtülmesi ve aslında bu toplumun AKSA’ya ihtiyaç duyduğu algısının yaratılması için!..
Statükosunu bu şekilde koruma altına almaya çalışan AKSA, diğer yandan ülkenin en güzide üniversitesi olan DAÜ’ye de çökmek istiyor!..
Kendi cebimizden ödediğimiz ve milyarlarca dolar kar ettirdiğimiz bu canavar öyle bir hızla büyüyor ki, kısa bir dönem sonra memleketi yutacak hale gelecek!..
O nedenle tek bir çare kaldı, o da AKSA’ya el koymak ve kamulaştırmak!..
Aksi takdirde bugün bu cesareti göstermeyenler, yarın ne oturacak koltuk, ne de yalayacak bir ülke bulamayacak!..