Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Umut Ersoy yapılan elektrik zamları üzerine açıklamalarda bulundu. Elektrik zamlarının periyodik aralıklarla sürekliliğini koruyarak devam ettiğini vurgulayan Ersoy, enerji maliyetlerini artıran elektrik zamlarının, enflasyon yaratan etkenlerin başında gelmesine rağmen bunun konuşulmadığını belirtti. Oluşan enflasyonun bütün kabahatini emekçiye verilen sefalet ücretine yıkıldığından vurgulayan Ersoy, bedeli emekçilerin sırtına yüklemenin kolay olduğunu söyledi
Ersoy: AKSA’nın sözleşmesini feshedip Kalecik Santrali kamulaştırılabilir
Başka türlüsünün mümkün olabileceğinin altını çizen Ersoy, AKSA’nın sözleşmesini feshedip, kurulum maliyetini gani gani ödenen Kalecik Santrali’nin kamulaştırılabileceğini söyledi. Ersoy, Kalecik Santrali’nin kamulaştırılmasıyla yılda 30 milyon dolardan fazla paranın kurumda kalmasını sağlayarak, kuruma yatırım yapıp, güneyden çok daha pahalıya elektrik almak zorunda kalınamayacağını aktardı.
Ersoy, kamulaştırma yapıldığında vergi vermeyen, milyonlarca euro vergisi affedilen, elektrik borcunu ödemeyen ve sırtımızdan beslenen Turanlı’nın borçlarını tahsil etmek içim ensesine yapışabilir, kurumun sermayeye olan borçlarını ödeyebilmek için yine sermayeden borçlanmaya gitmez, kurumun mali yapısını faiz yükü altında daha da zora sokmazdık dedi.
“Temel ihtiyaç ile lüks tüketim arasında bir ayrım yapılması gerekiyor”
Kumarhane, otel ve üniversiteler gibi yüksek enerji tüketimi olan yerlere, konutlardan daha düşük ve sabit tarife uygulamak yerine, kademeli olarak artan bir tarife uygulanması gerektiğini belirten Ersoy, temel ihtiyaç ve lüks tüketim arasında bir ayrım yapılması gerektiğinin altını çizdi.
250 KW enerjinin temel hak olarak tüm konutlara bedava ulaştırılması gerektiğini aktaran Ersoy, lüks tüketimi de artan orana göre tarifelendirilmesi gerektiğini savunduklarını aktardı.
“Sermayenin hizmetkârları elbette faturayı emekçilere kesecek”
Ersoy açıklamasının sonunda “bütün bunları ve çok daha fazlasını yapmak mümkün. Ama aklını patronların aklına teslim ederek değil, sermayeye karşı emeğin çıkarlarını uzlaşmaz bir kararlılıkla savunan, emekçilerin örgütlü gücüyle mümkün. Sermayenin hizmetkârları elbette faturayı emekçilere kesecek. Diğer ihtimal için ise kamusal enerji mücadelesi sürüyor. Zamlara şikayet edip sızlanacak mıyız, yoksa kavgayı egemenlerin kapısına mı götüreceğiz? Seçim bizim!” İfadelerini kullandı.
