GüncelInstagramKıbrısManşetSiyasetYaşam

“Starmer’in Tatar’ı ziyaret etmemesinin nedeni, Tatar’ın kendini ‘Cumhurbaşkanı’ olarak adlandırmakta ısrar etmesi”






İngiltere Eski Kıbrıs Özel Temsilcisi Lord David HannayKıbrıs sorununa bir çözüm arayışı, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın öncelik sıralamasında üst sıralarda yer almıyor dedi

Lord David Hannay: Kıbrıs’ta çözüm Erdoğan’ın öncelikler arasında değil

Yunan Gazetesi To Vima’ya konuşan Lord David Hannay, Kıbrıs sorunu müzakereleri konusunda Türkiye’nin rolüne atıfta bulunarak, “Şu anda, bu hedefin öncelik sıralamasında çok üst sıralarda olduğunu düşünmüyorum. Bunu eleştirmiyorum çünkü Türkiye cumhurbaşkanının karşı karşıya olduğu çok, çok hassas konular var. Irak ve Ukrayna’daki hükümetine bakın” dedi.

Hannay, 2004’te oylamaya sunulmadan önce beş revizyondan geçen Annan Planı için 1996 ile 2003 yılları arasında İngiltere’nin Kıbrıs özel temsilcisi olarak görev yapmıştı.

Hannay, adada bir çözüm bulunması yönünde taraflar arasında irade ve etkileşime girme isteği konusunda şüpheleri olduğunu kaydetti.

“Türk ve Kıbrıs Türk tarafı, şimdi bir ön koşul koydular, bu da KKTC’nin görüşmelere katılan bir devlet olarak tanınması. Kıbrıslı Rumlar, Kıbrıs hükümeti bunu kabul etmiyor, BM de kabul etmiyor, garantör güçler de, en azından Yunanistan ve İngiltere de kabul etmiyor” dedi.

“Starmer’in Tatar’ı ziyaret etmemesinin bir nedeni de Tatar’ın kendini ‘Cumhurbaşkanı’ olarak adlandırmakta ısrar etmesi”

Hannay sözlerinin devamında Aralık ayında İngiltere Başbakanı Keir Starmer Kıbrıs’ı ziyaret ettiğinde, atanmış Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı “ziyaret edememesinin” nedenlerinden birinin Tatar’ın kendisini “Cumhurbaşkanı” olarak adlandırmakta ısrar etmesi olduğunu belirtti.

Hannay, “[Eski Kıbrıslı Türk lider] Rauf Denktaş ile daha önceki temaslarımda, bu temaslar onun Kıbrıslı Türk toplumunun lideri olması temelindeydi. Çeşitli Türk hükümetleri, yakın zamana kadar bunu bir ön koşul haline getirmeden Kıbrıs görüşmelerine katıldı. Bu ısrar, bir çözüm umutlarının tıkandığı anlamına geliyor” dedi.

Lord David Hannay, geleceğe bakıldığında, BM Güvenlik Konseyi’nin konuyla ilgili kararlarında belirtildiği gibi, iki bölgeli, iki toplumlu bir federal çözüm temelinde müzakerelerin yeniden başlaması gerektiğini söyledi.

“Annan Planı’nı Alvoro de Soto ve hukuk danışmanlık ekibi hazırladı”

Daha sonra Annan planının yazımındaki rolü sorulan Lord Hannay, planın hazırlanmasında kilit bir rol oynadığını reddetti.

Hannay konuyla ilgili olarak, “Plan, [o zamanki BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın özel danışmanı] Alvaro de Soto ve hukuk danışmanı ve ekibi tarafından hazırlandı. Onunla günlük olarak çok yakın temas halindeydim. Görüş alışverişinde bulunduk ve BM’nin işleri ele alış biçiminde hiçbir zaman temel bir anlaşmazlık bulamadım ve hükümetim elbette Annan planını destekledi” dedi.

2004’teki referandum ile ilgili soruya Kıbrıslı Türkleri överek başlayan Hannay,  “Bence [Kıbrıslı Türkler], planın, Kıbrıs’ın iki parçasının da federal devletlerde sıklıkla olduğu gibi çok büyük bir yetkiye sahip olduğu tek bir Kıbrıs ile ilerlemenin makul bir yolu olduğunu kabul ettiler” dedi.

Hannay, Plan hakkında, “merkezi hükümetin yetkilerinin oldukça mütevazı olduğu bir yapı ortaya koyduğunu” ve “Bence bu, Kıbrıs’taki gerçekliği yansıtıyor ve muhtemelen yeniden başlayan bir müzakereye başlamak için en iyi yer olurdu” ifadelerini kullandı.

“Türkiye’nin tüm adayı kontrol edeceği fikri Papadopoulos’un haya gücünün ürünüydü”

O zamanki Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Tassos Papadopoulos’un planın Türkiye’nin tüm adayı kontrol etmesine etkili bir şekilde izin vereceği yönündeki görüşüne başvurulan Hannay, böyle bir iddianın “tamamen yanlış” olduğu cevabını verdi.

“Bu onun hayal gücünün bir ürünüydü. Tek söyleyebileceğim, seçmenlerine Annan planını reddetmelerinde verdiği nedenlerin doğru olmayan bazı ifadelere dayandığıdır” dedi.

Hannay ayrıca, Başbakan Kostas Karamanlis yönetimindeki dönemin Yunan hükümetinin, Kıbrıslı Rum seçmenlerin planı reddetmesini sağlamaya yardımcı olduğu fikrini de reddetti.

“Gevşek bir konfederasyon çözüm getirmez”

Yunan Gazetesi To Vima’ya verdiği röportajda Kıbrıs sorununa bir çözüm olarak “çok gevşek bir konfederasyonun” Türkiye’nin desteğini kazanıp kazanamayacağı sorulan Lord David Hannay, bunun bir çözüm getirmesinin pek olası olmadığını söyledi.

“Bunu başka bir adla anmanın kimseyi bir yere götüreceğini sanmıyorum. Birkaç kez denendi. Rauf Denktaş denedi. Kıbrıslı Rumlar için kabul edilebilir değil ve onlar olmadan bir anlaşmanız olmaz” ifadelerini kullandı.

Hannay, “Bana iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyonun daha fazla Merkezi veya federal hükümete veya iki federasyon hükümetine daha az veya daha fazla güç verilirse, orada esneklik için büyük bir kapsam vardır. Bir yöne veya diğerine doğru hareket edilebilir. Tüm tarafların bunu kabul etmesi gerekir, bu da bir çözümün temeli olur” dedi.

“İlhak Türkiye’yi dünyadan izole eder”

Ardından Türkiye’nin kuzeyi ilhak etmeyi düşünüp düşünmediği sorulan Hannay, “Onlarca yıldır ardışık Türk hükümetleri bu yola girme konusunda hiçbir zaman herhangi bir eğilim göstermedi. Bence bu onları BM Güvenlik Konseyi’nden ve Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanıyan dünyadaki ülkelerin büyük çoğunluğundan izole edecektir. Bu yüzden bunun çok uygulanabilir bir yaklaşım olduğunu düşünmüyorum, ancak bu Türkiye hükümetinin meselesidir” dedi.

Cyprus Mail











Başa dön tuşu