Dünyaya Barış Satan Trump, Yemen’i Yerle Bir Ediyor!

Göreve gelirse dünyaya barış gelecek diyerek zeytin dalı sallayan Trump, bugünlerde o dallarla dünyayı ateşe vermeye başladı bile.
Ukrayna’da Putin ile anlaşarak kendi çıkarına reddedilemez bir anlaşmaya hazırlanan Trump, şimdi de Gazze’ye yapılan soykırıma belki de fiziki olarak ilk destek veren ülke olan Yemen’deki Husi’leri acımasızca vurmaya başladı.
Bu arada gerici Husi’leri desteklediğim falan lütfen sanılmasın!
Bahsettiğim suçsuz insanların öldürülmesi!
İlk bombalarla Gazze ve Lübnan’daki gibi yine suçsuz siviller, kadınlar, çocuklar öldürülmeye başlandı.
Yazımı yazdığım saatlerde ölü sayısı 31 idi!
Saldırı sebebini deniz ticaretinin gördüğü zarar ve ABD gemilerine saldırı olarak gösterse de asıl sebep İran ve sahip olup olmadığına emin olamadıkları nükleer güç.
İran’nın Husi’leri hem askeri hem maddi olarak desteklediğini bilmeyen yok.
Yemen’i ilk vurmaya başladığı saatlerden itibaren Husi’ler gibi velisi İran’ı da vurma tehdidini güçlendirdi.
Gelen tehditlere karşı tabi ki İran’da sözlü olarak karşılık vermekte.
“ABD eğer güvenliğimizi tehdit edecek bir adım atarsa karşılığını çok sert veririz” diyor. Tabi ki İran’nın ABD’yi durduracak gücü yok ama biliyor ki, bu savaş İran’a sıçrarsa ilk hedef nükleer tesisleri olacak.
Peki İran’nın en büyük destekçisi kim? Rusya.
Rusya ABD’nin Husi’lere ilk saldırısından bu yana vakit kaybetmeden ABD’nin bu savaşı ve Yemen’i acımasızca vurmayı durdurmasını talep eden bir yazı paylaştı.
Ama kafandaki asıl soru şu:
Eğer bu savaş İran’a sıçrarsa Rusya’nın duruşu ne olacak?
Ukrayna savaşı ile hem maddi hem askeri teçhizat bakımından yıpranan Rusya, olası görünen bir Ukrayna ateşkesi sonrasında müttefiki İran’a kalan gücü ile yardım gönderecek mi?
Nükleer tesislerinin vurulmasını engelleye bilecek mi?
Rusya, ABD ile yeni kurduğu ittifakla, dondurulan milyarlarca dolarını geri alıp, dünya üzerinde uygulanan izolasyonlarının kaldırarak ekonomisinin ve askeri gücünün toparlanma sürecine girmesini mi seçecek?
Yoksa doğrudan dahil olacağına inanmadığım ama silah ve maddi yardımla destek verebileceği bir savaşa girmeyi mi seçecek?
Açıkçası kestirmek çok zor.
Putin egoları olan ve Rusya’yı dünya üzerinde daha dominant bir ülke haline getirmek istiyor o kesin.
Ama olası uzun ömürlü yeni bir savaşın vereceği yeni izolasyonlar ve hem maddi hem askeri zayiat onun bu dünya üzerinde dominant ülke olma hedefini çok sert bir şekilde etkileyebilir.
Peki ABD bu savaşı ne kadar sürdürebilir? Sonuçta Yemen zorlu bir coğrafya ve ABD daha önce Afganistan ve Irak örneklerinde gördüğümüz gibi gerilla savaşında çok başarılı değil.
Bu sebeple ABD postallarının Yemen’e değeceğini düşünmüyorum. Çünkü daha önce Afganistan ve Irak’ta verdiği zayiatlar halk içinde ve iç politikasında çok sert eleştirilere sebep olmuştu.
Hava saldırıları ile Husi’leri bitirmek mümkün mü? O da çok mümkün durmuyor. Çünkü Husi’lerin yer üstünde olduğundan fazla yer altında sığınağı var.
Yani ya İsrail’in Lübnan örneğinde olduğu gibi çok büyük bombalarla yer altındaki sığınakları yok etmek için orantısız güç uygulayarak katliam yapacak, ya da bu savaş da senelerce sürecek.
Burada bilinesi gereken bir gerçek var.
Bu kez olayda İsrail’e yaptığı gibi koruyucu abilik yapan ABD yok. Burada direk olarak ABD sahada.
Yani olası savaşın büyümesinde arabuluculuk değil, daha büyük dengelerin savaşa dahil olma durumunda direk sahada olduğu için ya daha orantısız güç kullanmak zorunda kalacak ya da bir yolunu bulup savaşı bitirmek için geri adım atacak.
ABD’de Ukrayna savaşında hem maddi hem askeri teçhizat yönünde zayiatlar verdiği düşünülürse büyüyecek olası bir savaşı göze alabilir mi? Emin değilim!
Ama Trump’ın karakter yapısını düşünürsek geri çekilme seçeneği de mümkün görünmüyor.
İlerleyen günler diğer sürecin nereye kadar ilerleyeceğini elbette bize gösterecek ama şu anki konjonktür gösteriyor ki Yemen’de Trump hırsını ve egosunu tatmin edene kadar binlerce sivilin öleceği yönünde!