AKP iktidarı tarafından adanın kuzeyine yaklaşık 5 yıl önce “Cumhurbaşkanı” sıfatı ile atanan Ersin Tatar, kendisinin önderlik ettiği Türki Cumhuriyetler “KKTC’yi tanıyacak” söyleminin çökmesi üzerine yaşanılan fiyasko konusunda açıklama yaptı
Tatar: AB ile ilişkileri bağlamında böyle bir sürece girdikleri için herhalde böyle durum ortaya çıkmıştır
Yaklaşık beş yıl önce yaşanan Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi halka, “KKTC tanınacak” söylemini bir kez daha yaymaktan çekinmeyen atanmış Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türki Cumhuriyetlerin “KKTC’yi tanımak” yerine Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanıması, direk uçuş başlatması ve Elçilik açılması için görüşmelere başlaması sonrasında konu ile ilgili konuşmak durumunda kaldı.
Tatar konuyla ilgili açıklamasında Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) bünyesinde bulunan Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan ve Türkmenistan’ın Avrupa Birliği (AB) ile yaptığı anlaşmayla ilgili, “Türk devletleri, Rum tarafıyla ilişkilerine biraz daha dikkat etmeli” değerlendirmesinde bulunarak, kendi makam sevdaları için çözümsüzlük siyasetine sarılan diğer siyasiler gibi bir kez daha duvara tosladı.
Tatar, TDT üyesi bazı devletlerin AB ile yaptıkları anlaşmanın normal olduğunu ileri sürerek, “AB ile ilişkileri bağlamında böyle bir sürece girdikleri için herhalde böyle durum ortaya çıkmıştır. Bu normaldir, neticede bu ülkelerin AB ile çeşitli farklı projeleri ile özel sektör, devlet anlamında her türlü kendi menfaatleri ve çıkarları vardır. İfade edildiği gibi maddi projeler, maddi katkılar, aynı zamanda farklı ticari boyutlarıyla AB’nin kendilerine verebileceği ticari imkanlar vardır” şeklinde konuşmak durumunda kaldı.
“AB’nin anlaşmayı yapmasındaki temel hedef, KKTC’yi engellemek”
Tatar açıklamasında uluslararası arenada yaşanan gelişmeler sonrasında sarıldığı söylemin boşa düşmesi sonrasında Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanıyan ve karşılıklı ilişki geliştirmek için resmi girişimlere başlayan Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Türkmenistan’ın bu girişimin AB tarafından “KKTC’yi engellemek için” başlatıldığı iddia etti.
Tatar, Kıbrıs’la ilgili Türk tezinin iki devletli çözüm olduğunu bir kez daha iddia ederek, Türk devletlerinden, Kıbrıs Cumhuriyeti ile ilişki kurdukları kadar “KKTC’yle” de kurmaları yönünde beklenti içinde olduklarını söylemekten çekinmedi.
