Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın, ‘ayrı devlet’ söylemleriyle bölücülük yaptığını söyledi
Elcil: Sağlık ve Çalışma hayatını kaosa sürüklüyorlar
Ulusal Birlik Partisi hükümetlerinin, Kovid-19 salgının arkasına saklanarak yaptığı yanlış icraatlarla, eğitim, sağlık ve çalışma hayatının kaosa sürüklediğini söyleyen Elcil, bunun da işsizlik ve geçim zorlukları artırdığını belirtti.
Elcil, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın, Türkiye‘nin iktidar partisi AKP tarafından o makama getirildiğini vurgulayarak, ‘ayrı devlet’ söylemleriyle de bölücülük yaptığını ileri sürdü
“Tatar bölücülük yapıyor”
Elcil’in açıklamasın tamamı şu şekilde;
“Adanın kuzeyinde, Covid-19 salgınının arkasına saklanan Ulusal Birlik Partisi hükümetleri tarafından yapılan yanlış icraatlarla eğitim, sağlık ve çalışma hayatı kaosa sürüklenir, işsizlik ve geçim zorlukları artarken, AKP tarafından Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturtulan Sn. Ersin Tatar da ayrı devlet söylemi ile bölücülük yapmaya devam etmektedir.
İnsan hakları ve uluslararası hukuk çiğnenerek Kıbrıs’ın kuzeyinde yaratılan Türkiye’nin alt yönetimi durumundaki statüko, AKP yetkilileri ve Sn. Tatar tarafından “ayrı egemen devlet” söylemi ile dünyaya ve Kıbrıslılara yutturulmaya çalışılmaktadır.
“Tatar AKP’nin iradesini temsil etmektedir”
AKP yetkililerinin söylemlerini ezberleyen Sn. Tatar da seçimlere AKP’nin yaptığı müdahaleyi unutmuş görünerek, Kıbrıslı Türkler adına Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Sn. Antonio Guterres’e bu çerçevede bir mektup yollamıştır.
Bilinmelidir ki, Sn. Ersin Tatar, seçimlere AKP’nin yaptığı müdahale nedeni ile Kıbrıslı Türklerin siyasi iradesini değil, AKP’nin iradesini temsil etmektedir. Söylem ve eylemleri ile AKP’nin çizdiği yörüngede hareket eden Sn. Tatar, kimi temsil ettiğini göstermekte ve AKP’nin memuru olmakla da her fırsatta övünmektedir.
“Sn. Tatar, Kıbrıs Cumhuriyeti anayasasının, taksimi ve Enosis’i yasakladığının da öğrenememiştir”
BM Genel Sekreteri’ne yazılan mektupta görüşme zemininin 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti antlaşmalarının kazandırdığı toplumsal haklar olduğunun farkında bile olmayan Sn. Tatar, Kıbrıs Cumhuriyeti anayasasının, taksimi ve Enosis’i yasakladığının da öğrenememiştir.
Oysa, Türkiye Cumhuriyeti garantör ülke sorumluluğu çerçevesinde adada yaşanan çatışmaları durdurmak, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğünü ve anayasasını korumak için 1974 yılında uluslar arası hukuk içinde kalarak askeri müdahalede bulunmuştu.
“İki ayrı devlet istemek ‘taksim’ istemektir”
İki ayrı devlet istemek “taksim” istemektir. Bu söylem Kıbrıs Cumhuriyeti’ni hala daha kimin yıkmak istediğini gösterdiği gibi, vatanımızı bölmek demektir.
Bu çerçevede Sn. Ersin Tatar’ı gerçekleri görmeye davet eder, bölücü söylem ve eylemlerden vazgeçmesi tavsiyesinde bulunuruz”