Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay Cenevre zirvesi öncesinde, uluslararası aktörlerin güven yaratıcı önlemler koyabileceklerini açıklayarak, bu konuda dikkatli ve hazırlıklı olunması çağrısı yaptı
Özersay: Müzakere zemini bulamadıkları taktirde ‘bir tür süreç’ diyeceklerdir
Özersay, uluslararası aktörlerin karşılıklı kabul edilebilir çözüm için bir ortak zemin olamayacağını anladıkları anda en azından başlayacak olan bu süreç devam etsin diye masaya bazı konularda iş birliği yapılması yönünde güven yaratıcı önlemler koyabileceklerini açıklayarak bu konuda dikkatli ve hazırlıklı olunması çağrısı yaptı.
Halkın Partisi olarak Kıbrıs meselesinin toplumsal bir mesele olduğunu bilerek hareket ettiklerini ve bu konuda Kıbrıs Türkünün haklarını önceliğe alarak katkı koymaya devam edeceklerini dile getiren Özersay, “Uluslararası aktörler ve BM ortak müzakere zemini bulamadıkları taktirde, bu oluşana değin başlatacakları sürece müzakere süreci değil ama ‘bir tür süreç’ diyeceklerdir” ifadesini kullandı.
“Uluslararası aktörler Kıbrıs Türkü’ne zarar verse de göreceli olarak istikrar sağlayan statükonun sürdürülebilmesi ve sorgulanmaması için ortak zemin olmadan da bir tür sürecin başlaması için bir çaba ortaya koyacaklardır” diyen Özersay, bu nedenle Cumhurbaşkanlığı’nın Cenevre öncesinde zirve toplantısını beklemeden geçiş kapılarında pandemi öncesi duruma dönüş taahhüdü de dahil çeşitli konularda güven yaratıcı önlemler çalışması yapması ve hazırlıklı olması çağrısında bulundu.
“Cenevre’de hemen ortk bir müzakere zemini bulunacağını düşünmüyorum”
Cenevre’de yapılacak toplantıda, Kıbrıs Rum tarafının bu kadar yıldan sonra neden halen daha federasyon müzakeresi olması gerektiği sorusunu cevaplaması gerekeceğini söyleyen Özersay, Kıbrıs Türk tarafının da iki ayrı devlet yaklaşımının bölge barışına nasıl hizmet edeceğini ve Rum tarafının bunu neden kabul etmesi gerektiğini açıklamak durumunda olacağını belirtti.
Özersay “Hal böyle olunca Cenevre’de hemen ortak bir müzakere zemini bulunmasını ve resmi müzakerelerin hemen başlamasını beklemek gerçekçi değildir. Muhtemelen süreç başlamadı ama tarafların istişaresi doğrudan veya dolaylı olarak sürüyor mesajı verilecek ve toplantıdan sonra özellikle geçmişte güven yaratıcı önlem olarak gündeme gelen konular ve bunlara ilaveten yeni ve daha farklı ekonomi temelli işbirliği modelleri, konuları gündeme gelecektir” dedi.
Özersay Cenevre sonrasında tarafların ya doğrudan ya da dolaylı yöntemlerle temasa devam edeceklerini ama bundan sonrasına dair sürecin Türkiye-ABD ve Türkiye-AB ilişkilerinin seyri ile de alakalı olacağını belirtti.
“Mecliste kapalı oturum yapılması gereklidir”
Cenevre zirvesi öncesinde Cumhuriyet Meclisi’nde kapalı bir bilgilendirme ve tartışma toplantısı yapılmasının yararlı ve gerekli olduğunu vurgulayan Özersay “Geçmiş Cumhurbaşkanları döneminde de bu artık bir gelenek haline geldi. Meclis’te sadece parti başkanları değil tüm milletvekilleri Cumhurbaşkanı’na sorular sorabilir öneriler yapabilir. Unutmayın akıl akıldan üstündür, Sayın Tatar ve ekibinin aklına hiç gelmemiş olan bir nokta dile getirilir onlar da notlarını alırlar ve giderler ya da önerecekleri yapacakları bir hamlenin bizim için yaratacağı sıkıntıyı yapılan yorumlardan görüp anlayabilirler. Bu açılardan bakıldığında Meclis’te kapalı toplantı faydalı ve gereklidir” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı’nın siyasi parti başkan ve heyetlerini hafta içi ayrı ayrı görüşmeye davet ettiği bilgisini de veren Özersay “Bu görüşmede biz Halkın Partisi olarak görüşlerimizi tabi ki Sayın Tatar ile paylaşacağız. Bu konular toplumsal meselelerdir ve katkımızı tabi ki koyacağız. Öte yandan Meclis toplantısı halen daha bir ihtiyaçtır” dedi.