Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, art arda yapılan hatalarla, siyasi eşitlik gibi temel bir parametreyi kabul etmeyen Kıbrıs Cumhuriyeti Başkanı Nikos Anastasiadis‘e ‘çözümü isteyen taraf’ statüsünün resmen hediye edildiğini vurguladı
Erhürman: Anastasiadis’e ‘çözümü isteyen taraf’ statüsü resmen hediye edildi
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Erhürman, Maraş açılımının doğru yapılmaması durumunda, uluslararası alanda başımıza yeni dertler açmaktan başka bir işe yaramayacağını defalarca söylediklerini hatırlattı.
Erhürman’ın açıklamasının tamamı şu şekilde;
“KKTC ve Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinin Maraş ile ilgili açıklamalarının ardından BM Güvenlik Konseyi Başkanlık açıklaması geldi. Yıllardır söylüyoruz: İki toplumlu, iki bölgeli, siyasi eşitliğe dayalı kapsamlı federal çözüme henüz ulaşılmadan da Maraş’ın açılması mümkün.
Bu iş doğru yapılırsa statükoyu bozar ve kapsamlı çözüm konusunda motivasyon yaratır. Doğru yapılmazsa uluslararası alanda başımıza yeni dertler açmaktan başka bir işe yaramaz.
Doğru yapılabilmesi için uluslararası hukuk meselesinin bir boyutunun AİHM kararları çerçevesinde mülkiyet hakkıyla, ikinci boyutunun da BMGK kararlarıyla ilgili olduğunu kabul etmek gerekir.
Onun içindir ki sürekli olarak, iki adım birlikte atılmalıdır; bir yandan ilgili bölge askeri bölge statüsünden çıkarılıp Taşınmaz Mal Komisyonu aracılığıyla iade koşulları oluşturulmalı, diğer yandan da, eş zamanlı olarak, BM ile BMGK kararlarının uygulanması çerçevesinde istişareye, hatta müzakereye başlanmalıdır deyip durduk.
Art arda yapılan hatalarla, önce siyasi eşitlik gibi temel bir parametreyi kabul etmeyen Sn. Anastasiadis’e ‘çözümü isteyen taraf’ statüsü hediye edildi.
Ardından da Maraş’ta atılacak uluslararası hukuka uygun adımlarla statüko bozulup çözüm zorlanabilecekken, atılan adımların kınanması noktasına gelindi.
Kıbrıslıtürkler uluslararası hukukun ve uluslararası toplumun parçası olmayı istiyor. Her adımda uluslararası hukuktan ve uluslararası toplumdan biraz daha uzaklaşmayı değil!”