Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası (KTEZO) Başkanı Mahmut Kanber, eylemliklerine paydaşlar ile birlikte yükselerek devam edeceklerini vurguladı ve ülkeyi yönetme sorumluluğunu alamayan siyasilerden toplumsal fayda beklemeyeceklerini söyledi
Kanber: Hükümet pandemide esnafa, ‘kendi başınızın çaresine bakınız’ dedi
Kanber yaptığı yazılı açıklamada, “Hükümet pandemi süresince ülkede yaşananlara karşı bakış açısını hiç değiştirmedi. Esnafa, iş insanlara, üreticiye ‘kendi başınızın çaresine bakınız’ dedi. Başımızın çaresine bakma zamanı geçte olsa gelmiştir” ifadelerini kullandı.
Kanber, UBP-DP-YDP Azınlık Hükümeti’nin istihdama, ekonomiye, çalışma yaşamına, işyerlerinin ayakta kalması noktasındaki bakış açısını net bir şekilde ortaya koymakta olduğunu kaydetti.
“Toplumsal muhalefeti yükseltmenin zamanın çoktan geldi”
Sigorta primlerinin yanı sıra tüm kamu borçlarının ödenebilir olmaktan çıktığı bir noktada olduklarını dile getiren Kanber, pandemi sürecinde gelir kaybına uğrayan esnafın bankalara olan borçlarına hiçbir çözüm üretilmeden yüksek faiz altında ezilmesine daha fazla göz yumulmasını kabul etmeyeceklerini belirtti.
Kanber, sosyal devletten bihaber siyasilerin iki dudağının arasına sıkışmış bir toplum olmaktan daha ileriye giderek haklarını arama noktasında toplumsal muhalefeti yükseltmenin zamanın çoktan geldiğini belirtti.
Kanber’in açıklamaları şu şekilde:
“Pandemi sürecinde 5 bini aşkın işyerinin kapanması, 50 bini aşkın çalışanın işsiz kalması hükümetin zerre umurunda olmamıştır. KTEZO adına yapılmış bilimsel araştırmalar sonucunda işyerlerinin gelir kaybı yüzde 50 ile yüzde 70 oranında devam etmektedir. İşletmelerin yüzde 81’i bu durumdan ‘çok etkilenmiş’ durumdadır.
İşletmelerin yüzde 90’ı müşteri kaybına uğrarken yüzde 70’i çalışanlarını kısmen işten çıkarmış veya ücretsiz izne ayırmış durumundadır. İşletmelerin yüzde 15’i şubelerini kapatmış, yüzde 20 oranında da çalışanların maaşlarında kesinti yapmıştır.
Bu hazin tablo ortadayken beton yığınlarının içine sıkışıp kalmış, ülkeyi yönetme sorumluluğunu alamayan siyasilerin atacağı adımlardan toplumsal fayda beklenemeyeceği çok açıktır.”
Toplumsal dayanışma adına bugün buradan tüm topluma bu mesajı iletmek istiyorum. Ülkemizin doğru yönetilememe noktasındaki mücadelemizi sokağa taşıyarak üreten toplumun öncüsü olarak en önde olacağız.
Toplumumuzun demokrasiye, özgürlüğe, hukuka, eşit iş hakkına, güvenilir, sosyal ve dayanışma içerikli bir ekonomiye, kendi sorunlarımızı çözebilecek yetkinliğe haiz irade sahibi yeni yöneticilere ihtiyacı vardır.
Bu noktada birlikte mücadele edebilmek adına toplumsal muhalefeti ve toplumsal dayanışmayı sürdürerek halkımızın layık olduğu yere taşımaya ihtiyaç vardır.
Aynı tercihleri yaparak farklı sonuçlar alamayacağımız gerçeğiyle yüzleşmek zorundayız. Birlikte mücadele edebilmenin koşuları oluşmuştur. Bu noktada eylemliğimiz paydaşlar ile birlikte yükselerek devam edecektir.”