Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, 586 milyon TL kaynak ayrılan külliyenin yapılmaması için Türkiye‘nin yoksul halklarına ve aydın kesimine seslendi
Özyiğit: Ülkemiz için gereksiz
Özyiğit ve bir grup TDP’li bugün sabah saatlerinde Metehan Çemberi’nde külliye yapımıyla ilgili bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Genel Başkan Özyiğit, “Bugün buraya külliye denen yapının ülkemiz için gereksiz olduğunu söylemek ve partimizin görüşlerini paylaşmak üzere geldik” dedi.
“Türkiye ile ilişkiler bugün mutlak bir biat ilişkisine ulaşmıştır”
Kıbrıs Türk halkının tarih boyunca bu adada kendi kimliği ve kendi kültürü ile özgür bir var olma mücadelesi verdiğini hatırlatan Özyiğit, bu mücadele içinde de çok acı olaylar yaşandığına, Türkiye’nin de maddi ve manevi desteğinin burada olduğuna değindi.
Özyiğit, “Ancak 1974 sonrası Türkiye ile olan ilişkiler zaman içerisinde maalesef bir ‘ast üst’ ve ’emir alan-emir veren’ ilişkisine dönüşmüş, nihayetinde bugün mutlak bir biat ilişkisine ulaşmıştır. Bu ilişki biçiminin oluşmasında hem Türkiye hükümetlerinin hem de bizim hükümetlerin büyük hataları vardır. Son dönemde Türkiye’de AKP hükümeti ve adada Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve UBP’li hükümetler bu biat ilişkisini maalesef Kıbrıs Türklerinin demokrasisinin sembol değerleri olan Cumhurbaşkanlığı ve Cumhuriyet Meclisi binalarına taşıma noktasına geldi” dedi.
“Ortaya çıkacak şey biat kültürünün sembolü haline gelecektir”
TDP olarak yeni yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve Cumhuriyet Meclisi yerleşkesi projesine iki nedenden dolayı karşı çıktıklarını anlatan Özyiğit, Cumhurbaşkanlığı binasının ihtiyaçlara yeterince cevap veremediğinin doğru olduğunu ancak böyle olsa dahi ihtiyacın karşılanmasının kendi Şehir Plancılarımızla, kendi Mimarlarımızla, kendi Mühendislerimizle, kendi Müteahhitlerimizle ve kendi kültürel değerlerimizi, bu toprakların kimliğini yansıtan bir proje ile olması gerektiğini vurguladı.
Özyiğit, “Kıbrıs Türk Halkı, demokrasisinin sembolü olan bu binaları kendi gücü ile kendi kültürü ile kendi kimliğini ve mütevazı değerlerini yansıtacak şekilde tasarlamalı ve inşa etmelidir. Söz konusu külliye projesi öngörüldüğü şekilde yapılırsa ortaya çıkacak şey biat kültürünün sembolü haline gelecektir ki bu demokrasimize vurulması kabul edilemez en büyük darbe olacaktır” dedi.
“Türkiye’nin yoksul insanlarının ucuz ekmek alabilmek için uzun kuyruklarda beklerken…”
Bu hatadan en yakın zamanda dönülmesi gerektiğini, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs’ın çok ağır bir ekonomik krizden geçtiğini ve halkın yoksullaştığını söyleyen Özyiğit, Türkiye’nin yoksul insanlarının ucuz ekmek alabilmek için uzun kuyruklarda beklediğini, bu tablonun diğer tarafında ise hemen her yere lüks ve büyük saraylar yapma derdinde olan bir siyasal kültürün ortaya çıktığını vurguladı.
“Bu siyasal kültürün biat ilişkisi Kıbrıs’a da taşınmasına izin verilmemelidir” diyen Özyiğit, “Söz konusu 586 milyon TL’lik kaynağın, Kıbrıs’ta yoksullukla mücadele edilmesi için ve veya okul, hastane, altyapı yatırımında kullanılması için aktarılmasına bir itirazımız olmaz. Bunu Türkiye vatandaşlarının bizimle bir dayanışması olarak görürüz. Ancak bu kaynağın, ihtiyacın çok ötesinde tıpkı Türkiye’deki örneklerde olduğu gibi kocaman lüks sarayların yapımı için kullanılmasına itirazımız var” ifadelerini kullandı.
“Bu isyan bizim vicdanımızın sesidir”
Özyiğit şöyle devam etti;
“Evet doğrudur. Bu para bizim değildir. Ancak bu paranın bizim için kullanılacağı iddia ediliyorsa söyleyecek sözümüz var.
Bu paranın buralarda birilerine görkemli saraylar yapılması için kullanılmasına biz sessiz kalmayacağız. Bu isyan bizim vicdanımızın sesidir.
Bu isyan sesi sadece Kıbrıs’ta değil Türkiye’de de yıllardır yükselmekte olan bir sestir. Bu sesin sadece Kıbrıs’ta değil, Türkiye’de de duyulmasını istiyoruz.
“Türkiye’deki aydın kesimlerin de bu isyana destek olmasını bekliyoruz”
Kıbrıslı kardeşleriniz, vatandaşlarınız buralarda sizin paralarınızla saray yapılmasına karşıdır. Birileri biat ettikleri kişilerin emirleri karşısında sessiz kalabilir. Yerel destekçileri ve iş birlikçileri olabilir.
Ancak TDP bu toplumun vicdanının sesidir. Böyle olmaya da devam edecektir. Bizler TDP olarak bugün buradan Kıbrıs’tan isyan ederken Türkiye’deki aydın kesimlerin de bu isyana destek olmasını bekliyoruz.
Bilinsin ki TDP olarak biz ister hükümette olalım ister muhalefette olalım bu amacını aşan projeye asla destek olmayacağız”