Bağımsızlık Yolu Onur Kurulu üyesi ve İskele milletvekili adayı Hakan Tanıttıran, Bağımsızlık Yolu’nun iki temel noktayı çözüm açısından kriter aldığını, bu kriterlerin Kıbrıslı Türk halkının dünya nezdinde tanınması ve adanın birleşmesi olduğunu, bunun da ancak federasyon yoluyla sağlanabileceğini vurguladı.
Tanıttıran: İki devletli çözüm modeli Kıbrıslı Türk sağı tarafından elli yıldır deneniyor
Bağımsızlık Yolu Onur Kurulu üyesi ve İskele milletvekili adayı Hakan Tanıttıran, BRT’de yayınlanan ve seçimlere dahil olan 8 partinin temsilcilerinin Kıbrıs Sorunu ile ilgili görüşlerini paylaştığı Seçim Özel yayınında hem Kıbrıs Sorunu, hem de emekçilerin durumu üzerinde açıklamalarda bulunduğu konuşmasında, Bağımsızlık Yolu’nun iki temel noktayı çözüm açısından kriter aldığını, bu kriterlerin Kıbrıslı Türk halkının dünya nezdinde tanınması ve adanın birleşmesi olduğunu, bunun da ancak federasyon yoluyla sağlanabileceğini vurguladı.
Federal çözüm en çok Türkiye kökenli Kıbrıslı Türklerin yararına olacak
Kıbrıslı Türk sağının 50 yıldır federasyon görüşülüyor gibi davranıp, iki devletliliği asli ajandasında tutarak federal bir çözümün karşısında durduğunu anlatan Tanıttıran, iki devletli çözümün, bu elli senede tekrar tekrar denenmiş, sınanmış ve başarısız olmuş olduğunu vurguladı. Kıbrıslı Türkler için ne Kıbrıs Cumhuriyeti’ne dönüşün, ne de mevcut durumun devamının bir çözüm olduğunu söyleyen Tanıttıran, federasyonun tek gerçekçi çözüm modeli olduğunu vurguladı.
Tanıttıran, Kıbrıslı Türk halkının tüm kesimlerinin federasyondan çıkarı olduğunu vurgularken, özellikle Türkiye kökenli Kıbrıslı Türkler’in mevcut durumdaki mağduriyetlerine değindi. Seyahat özgürlüğü, kültürel ve sportif faaliyetlerin mevcut durumda kısıtlanmış olduğunu, geçişlerin açılması ile Kıbrıslı Türklerin bir kısmının Kıbrıs Cumhuriyeti kimliğini alması ile seyahat özgürlüğü açısından ilerleme sağladığını fakat, Türkiye kökenli Kıbrıslı Türkler için bunun geçerli olmadığını vurguladı.
Türkiye kökenli Kıbrıslı Türkler’in defakto bir devletin, defakto vatandaşları olarak İskele ve Karpaz köylerine, hapsolmuş durumda olduklarına dikkat çeken Tanıttıran, Kıbrıs Sorunu’nda federal çözümün en çok da Türkiye kökenli Kıbrıslı Türkler’in çıkarına olcağını belirtti.
Kıbrıs sorununda tüm yük emekçilerin üzerinde
Tanıttıran, Maraş konusunda değerlendirme yaparken, özellikle sermaye temsilcileri olarak da tanımladığı sağ siyasetin “açtık, açarız, asarız keseriz” gibi ifadelerle savaşçı ve fetihçi bir çerçevede konuştuğunu belirtti. Bir savaş durumunda her daim sermayenin refleksinin kaçmak olduğunu söyleyen Tanıttıran, tüm yükün ise emekçilerin sırtına kaldığını vurguladı.
Özellikle sağ siyasetin Maraş ile ilgili yaptığı konuşmalarda para, çıkar ve savaş vurgusunun olduğunu fakat, insan hayatının öneminin olmadığını altını çizdi. Tanıttıran, kendisi de göçmen bir aile çocuğu olduğu vurgusu ile şahsi deneyimleri üzerinden Maraş’ın temsil ettiği göç acısının görmezden gelindiğini anlattı. Ayrıca Maraş’ta yaşananların Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki fosil yakıt aramaları ile birlikte emperyal bir ajandanın parçası olduğuna işaret eden Tanıttıran, atılan adımların Kıbrıslı Türk emekçilerin çıkarları üzerinden değil, Kıbrıslı Türk sağının biatı ile Ankara’dan atılmakta olduğuna dikkat çekti.
Tanıttıran, emekçinin partisi olarak Bağımsızlık Yolu’nun bu yapıyı değiştirmeye ve emeğin Kıbrıs’ını kurmaya aday olduklarını belirtti.