Halkın Partisi (HP) Milletvekili Adayı Jale Refik Rogers, Halkın Partisi’nin seçimlerde 18 adayla en çok kadın aday çıkaran parti olduğunu belirtti
Rogers: Partimizde kadınlar da her zaman erkekler kadar iddialı ve üretken oldu
Rogers yazılı açıklamasında, siyasette toplumsal cinsiyet eşitliğinin önemine vurgu yaptı, “Bizim şu an üç kadın üç erkek vekilimiz var. Partimizde kadınlar da her zaman erkekler kadar iddialı ve üretken oldu. Bizim Halkın Partisi olarak benimsediğimiz anlayış budur. Daha geleneksel partilere baktığımızda kadın kollarının erkeklerin siyasete girmesini destekleyen bir yapıda olduğunu görüyoruz. Siyasetteki ataerkil düşünce şekli devam ettiği sürece cinsiyet kotasının olması gerektiğine inanıyorum” dedi.
“Kadınların siyasetin her alanında temsiliyeti çok önemlidir”
Kadının siyasetteki yerini çok önemsediğine işaret eden Rogers, kadınların masaya farklı konular getirdiğini, toplumun hassas olduğu konulara ses verilebilmesi için bunun önemli bir unsur olduğunu ifade etti.
Rogers, şöyle devam etti:
“Kadınlar, sosyal ve çocuklara ilişkin konularda daha hassas olabiliyor. Cinsiyet kotasının seçimlerde bir zorunluluk olmasını ben olumlu bir adım olarak görüyorum. Bu kota ile ülkemizde kadınların siyasetteki temsiliyeti artmıştır. Başarılı kadın politikacı örneklerini görmek, hem toplumsal cinsiyet eşitliğinin politikada normal görünmesi açısından, hem de kadınların politikaya girmesi için bir motivasyon olması açısından önemlidir. Kadınların gerek takım çalışmasında erkeklerden daha başarılı olması, gerek kadınları direk ilgilendiren konularda sesini duyurması açısından mecliste, belediyecilikte ve siyasetin her ortamında temsiliyeti çok önemli bir unsurdur”
“PCR testleri altın standartlı testlerdir”
HP Milletvekili Jale Refik Rogers, ülkedeki PCR tartışmasına da değinerek, pandemiyle birlikte genetiğin öneminin daha anlaşılır olduğunu anlattı. Rogers, “Pandemi ile birlikte, moleküler analizlerin sağlık alanındaki rolü çok daha görünür olmuştur. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi bünyesinde Genetik Laboratuvarı uluslararası standartlara uygun bir şekilde Sars-Cov2 gerçek zamanlı PCR testlerini yapan referans merkezi olarak görevini başarı ile sürdürmektedir” dedi.
Rogers, “şu anda kullanılan PCR testlerinin ‘influenza’ gibi başka virüs türlerini de yakaladığı için yanlış sonuç verebiliyor” şeklinde öne sürülen iddianın gerçekle ilgisinin olmadığını ifade ederek, şunları kaydetti:
“PCR testleri altın standartlı testlerdir. Bu şu demektir; bir tüpte altı farklı virüs bile olsa siz istediğiniz virüse yönelik araştırma ve tespit yapabiliyorsunuz. PCR’ın güçlü bir yöntem olması bundandır. Son günlerde medyaya düşen tartışmanın aksine, devlet ve özelde kullanılacak kitler de devletin onayı ile IVD-CE belgesi gibi bir uluslararası onay belgesi aranarak kullanılmaktadır. Çok hassas bir metod olan gerçek zamanlı PCR tekniği ile sadece istediğiniz virüsün genetik materyalini başka virüs ve bakteriler içeren bir örnekten ayırıp tespit edebilirsiniz. PCR, doğru kullanıldığı sürece, yalancı pozitif sonuç verme olasılığı yok denecek kadar azdır. Test yapan laboratuvarların Sağlık Bakanlığı tarafından denetlenmesi de testlerin güvenilirliği açısından önemlidir. Biz göreve geldiğimizde devlet bünyesindeki Genetik Laboratuvarını tam teşekküllü bir Genetik Merkezi’ne dönüştürmek için gerekli adımları atacak, ihtiyaç duyulan yasal zemini de oluşturacağız. Kanser, bulaşıcı hastalıklar ve daha birçok hastalığın teşhis ve tedavisinde önem taşıyan genetik tanı yöntemlerinin ülkemizde sayısının artırılarak, sağlık alanına kazandırılmasını önemsiyoruz”
“Hastaneye yatışın azalmasında aşının da çok etkisi var”
Covid19’un beklenenden farklı seyrettiğini, yeni varyantların şiddeti azalacağına arttığını anlatan Jale Refik Rogers, pandeminin Omicron’la birlikte hızlı yayılan ama hafif geçirilen bir şekle evrildiğini söyledi.
Vaka sayılarındaki artışa rağmen hastaneye yatışlarda azalma olduğunu belirten Rogers şöyle konuştu:
“Hastaneye yatışın azalmasında aşının da çok etkisi var. Virüsün şekil değiştirdiğini de görüyoruz. Pozitif olan biri kısa zamanda negatife dönüyor. İlk zamanlarda kişiler 28 gün pozitif kalabiliyordu. Temkinli bir iyimserlik gerekiyor. Bekleyip göreceğiz. Temaslı takibinin de yapılması artık çok mümkün değildir. Dünya da temaslı takibini bıraktı. Bizim yapmamız gereken kronik hastalığı olanları, yaşlıları, riskli grupları korumaktır. Salgını sağlık sistemimizi zorlamayacak bir noktada tutmaya çalışmalıyız. Aşılamanın artırılması, denetimlerin sıklaşması ve salgının hızının kontrol altında tutulması gerekiyor.”