Cengiz Topel Hastanesi’nde hemşire olarak görev yapan Hüseyin Turaç‘ın, bölgesinden Lefkoşa Acil Durum (Pandemi) Hastanesi’ne ambulansla getirdiği bir hastanın yaşadıklarıyla ilgili anlattıkları kan dondurdu, yaşananlar işin ticari ve insani boyutlarını sorgulattı
Turaç: “Hastadan haberimiz yok” diyerek geri çevirdiler
Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla neredeyse 2 seneyi bulan Covid-19 salgın sürecinin hala yönetilemediğinig özler önüne seren Turaç, başından geçen bir olayı anlattı.
Turaç’ın anlattığına göre, dün saat 17:00’da ambulansıla Cengiz Topel Hastanesi‘ne halsizlik şikayeti ile ileri yaşta bir hasta getirildi. Hastanın bir yandan tahlil için kan örneği alınıp, EKG‘si (kalbin kasılması sırasında ortaya çıkan elektriksel aktivitenin grafiksel olarak kayıt edilmesi) çekilirken, diğer yandan yapılan antijen testi pozitif çıktı.
Pozitif test sonucu nedeniyle yaşlı hastanın Lefkoşa Acil Durum (Pandemi) Hastanesi’ne sevk kararı çıktığını ve 17:20 itibariyle de ambulasla yola çıktıklarını anlatan Turaç, Lefkoşa’ya geldiklerinde hastanenin ‘hastadan haberi olmaması’ gerekçesiyle kabul edilmediğini belirtti.
“45 dakika beklettiler, yaşlı hastayı kabul etmediler”
Kendisine, Cengiz Topel Hastanesi doktorlarının sevkle ilgili bilgi vermesi gerektiği söylenilen Turaç, antijen testinin de pozitif sonuç vermesinin, hastaneye yatış için yeterli bir sonuç olmadığının belirtildiğini söyledi.
Bu bilgilerle hastayla birlikte yaklaşık 45 dakika boyunca bekletildiklerini anlatan Turaç, daha sonra hastanın akciğer tomografisinin çekildiğini ve buradaki doktorun kendisine, “Tomografisi temiz çıktı, hemşire arkadaş gelip PCR için örnek aldıktan sonra hastayı geri götürün” dediğini aktardı.
“Yapacak bir şey yok, geri götürün”
Turaç, yaşanan gelişmeler üzerine Cengiz Topel Hastanesi’ndeki nöbetçi doktoru aradığını ve durumla ilgili bilgi verdiğini ve Lefkoşa’ya getirilmeden önce alınan kan tahlili sonuçlarına göre hastanın ‘Troponin‘ değerinin (Kalp krizi gibi çeşitli hastalıklarda kalp kaslarının hasar görmesi sonucu kan dolaşımına salınan protein) yüksek çıktığını öğrendiğini kaydetti.
Bu bilgiyi Acil Durum Hastanesi doktoruna ilettiğini ancak “Yapacak bir şey yok, geri götürün, 21.30’da tekrar tahlil yapın, yüksek çıkarsa geri getirin” cevabını aldığını söyleyen Turaç, kendisinin de “Ya PCR pozitif çıkarsa ve Troponin daha çok yükselirse ne yapacağız? Zaman kaybımız olacak ve hasta için dezavantaja dönecek” diye sorması üzerine de ‘Ona o zaman bakarız” denildiğini iddia etti.
“Pilli geceliği 1000 TL’den hastaneye yatış için yardımcı olabileceğini söyledi”
Tüm bunların üzerine önce Cengiz Topel Hastanesi nöbetçi doktoruyla daha sonra da Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Acil Servis doktoruyla görüştüğünü kaydeden Turaç, hastadan yenidenkan örneği alındığını ve 30 dakika sonra çıkan sonuçta da, bu değerin yükseldiğinin görüldüğünü ve aynı dakikalarda PCR sonucunun da pozitif olarak sonuçlandığını söyledi.
Turaç, buna rağmen hastanın yine de hastaneye alınmadığını, hasta yakınlarının Sağlık Bakanı Dr. Ali Pilli’yi arayıp durumu şikayet ettiklerini, Pilli’nin de geceliği 1000 TL’den hastaneye yatış için yardımcı olabileceği cevabını verdiğini ileri sürdü.
“Pandemi merkezinin esas amacı ticaret evi olması mı?”
Tüm olay sonucunda çok kritik sorular soran Turaç, şunları söyledi;
1. Madem Acil Durum Hastanesi’nde antijenlerin sonuçları önemli değil ve antijen pozitif gelen hastaların girişi uygun görülmüyor, o halde neden hala devleti ve halkı zarara uğratmak için antijen testi yapılmaya devam ediliyor?
2.Antijen kitlerini getirenlerin cebini daha çok doldurmak için mi?
3.Pandemi ilan edildiği günden beri neden hala daha düzgün bir işleyiş yok?
4.Pandemi merkezinin esas amacı ticaret evi olması mı?
5.Ben Covid-19 pozitif olan hasta ile Lefkoşa’da sıcak vaka ambulansı ile beklerken, bölgede ikinci ambulans ihtiyacı gereken acil bir vaka çıksa ne olacaktı?
