Hollanda‘da Sosyal ve Kültürel Planlama Kurumu’nun (SCP) araştırmasına göre, ‘Tanrı’nın var olmadığını söyleyen ateistler ile tanrının varlığının bilinemeyeceğini düşünen agnostiklerin sayısı, artık ülkedeki inananlardan fazla
Hollanda’da dini inancı olmayanların sayısı artık inananlardan fazla
BBCTürkçe‘den Yusuf Özkan‘ın haberine göre SCP’nın verilerinde, Hollanda’da din ve dini topluluklar giderek daha fazla zemin kaybediyor. Sekülerleşme ise kişisel özgürlük ve toplumda cinsel çeşitliliğin artmasına katkıda bulunuyor.
Daha önce Hollanda’daki Hristiyanlar ve Müslümanları inceleyen Sosyal ve Kültürel Planlama Kurumu, bu kez de inançsızların durumunu araştırdı.
“Nüfusun yarısından fazlası şu anda ateist veya agnostik”
Hollanda’da, yıllardan beri toplumda inanmayanların oranı konusunda araştırmalar yapılıyordu. Ancak Sosyal ve Kültürel Planlama Kurumu’nun son araştırmasında ateistler ve agnostikler arasındaki ayrıma da yer verildi.
“Kilise ve Cami Dışı” araştırması, Hollanda nüfusunun yaklaşık yarısından fazlasının şu anda ateist veya agnostik olduğunu ortaya koydu. SCP’ye göre, 1960’ların ortası ve 1970’lerin sonunda yapılan ilk ölçümlerden bu yana, Hollanda toplumundaki inanmayanların oranı iki kat arttı.
İnançsızların sayısındaki artış, en fazla 2000’lerin ilk yarısında yaşandı. Ondan sonraki yıllarda rakamlar belli bir oranda sabitlendi.
“İnanmayanlar, hayatın anlamını aramak yerine kendi hayatlarında anlam arıyorlar”
SCP’nin yaklaşık 210 sayfalık raporuna göre, ateistler ve agnostikler genellikle hayatın anlamı ile ilgilenmediklerini söylüyor. İnanmayanlar, hayatın anlamını aramak yerine kendi hayatlarında anlam arıyorlar.
Araştırmaya katılan inançsızlar, “kendini geliştirmek, başkalarıyla ilgilenmek, yoğun deneyimler yaşamak ve daha büyük bir bütünün parçası olduğunu bilmek gibi unsurları” hayata anlam kazandırmanın yolları olarak görüyor.
SCP’ye göre, sekülerleşmenin örneğin kişisel özgürlük ve toplumda cinsel çeşitlilik hakkında nasıl düşünüldüğü gibi olumlu sonuçları bulunuyor.
Araştırma, Hollanda’da, din ve dini toplulukların, etkili sosyal oyuncular olarak giderek daha fazla zemin kaybettiğini ortaya koyuyor.
Daha önce Hristiyanlar ve Müslümanlar araştırılmıştı
Daha önce yapılan araştırmalarda, Hıristiyanlar, ve özellikle Katolikler arasında kiliseden ayrılanların sayısının hızla arttığı belirlenmişti.
Dini kuruluşlara neredeyse hiç güven kalmadığı belirtilen SCP araştırmasında, ortodoks Protestanlar dışında, Hıristiyanlığın diğer mezheplerinde “kan kaybı” yaşandığı vurgulanmıştı.
SCP’ye göre, en fazla dinden kaçış Katolikler arasında yaşandı.
SCP’nin ikinci araştırması Müslümanlar üzerine yapıldı. Araştırmada, Hollanda’daki Müslümanlar arasında dinin son 10 yılda daha önemli hale geldiği belirlendi.
Türkiye kökenli göçmenler arasında durum ne?
Türkiye ve Fas kökenli Hollandalılara odaklanan araştırmaya göre, Türkiye’den gelenlerin yüzde 86’sı ve Fas’tan gelenlerin ise, yüzde 94’ü kendilerini Müslüman olarak adlandırıyor.
Türkiye kökenliler arasında inanmayanların sayısı son yıllarda biraz artarak yüzde 10’a ulaştı. Faslılar arasında ise inanamayanların oranı yüzde 5 ile aynı kaldı.
SCP araştırmasına göre özellikle Türkiye kökenli Hollandalılar arasında camiye gidenlerin sayısı arttı. Fas kökenli Müslüman kadınlar arasında da başörtüsü takmaya başlayanlar daha çoğaldı.
Sosyal ve Kültürel Planlama Kurumu, Hollanda’daki Hristiyan, Müslüman ve diğer inananlar ile inanmayanlar arasında daha fazla yanlış anlama yaşanabileceği uyarısında bulunarak, bu nedenle politikacılara, “karşılıklı anlayış ve kabule odaklanmalarını ve herkesin tam olarak katılabileceği bir toplumu teşvik etmeleri” önerisinde bulundu.
