KıbrısManşet

Yücel: 103 bin 108 öğrencinin 43 bin 118’i 3 dünya ülkesi vatandaşı




Göç, Kimlik ve Halk Çalışmaları Merkezi‘nin (CMIRS), yabancı öğrenciler ile ilgili yaptığı çalışma çok çarpıcı sonuçlar verdi

Yücel: 103 bin 108 öğrencinin 43 bin 118’i 3 dünya ülkesi vatandaşı

CMIRS Direktörü Mine Yücel ve Abdullah Korkmazhan, yabancı öğrenciler ile ilgili yaptıkları çalışmanın sunumunu bugün Kıbrıs Türk öğretmenler Sendikası (KTÖS)  toplantı salonunda yaptı.

Yücel çalışmanın, farklı ülkelerden öğrenci temsilcileri yanında sivil toplum ve polisten yetkililerle derinlikli mülakatlarla yapılarak yürütüldüğünü belirtti ve KKTC 2020 İstatistik Yıllığı rakamlarına göre, 2020-21 ders yılında Kıbrıs’ın kuzeyinde toplam üniversite öğrenci sayısının 103 bin 108 olduğunu, bunların 43 bin 118’inin de 3. ülkesi vatandaşları olduğunu ifade etti.

“Bu öğrenciler burada hem okuyup hem de para kazanmayı hedefliyor”

Yabancı öğrencilerin ülkeye gelmelerinin genellikle buraya daha önce gelen arkadaş/akraba/tanıdık aracılığıyla veya ülkelerinde bulunan ama burada daha önceden öğrencilik yapmış menajerler/aracılar yardımıyla olduğuna dikkat çeken Yücel, öğrencilerin çoğunluğunu da Afrikalı öğrencilerin oluşturduğunu belirtti.

Yücel, “Afrika’nın, genellikle Avrupa veya Amerika’ya gidemeyecek kadar fakir olan öğrenci adayları hedef alındı. Bu öğrenciler genellikle ailenin tüm birikimlerini harcayarak buraya geliyor ve büyük bir çoğunluk da menajerlerin kendilerine vaad ettiği iş olanaklarına güvenerek, burada hem okuyup hem de para kazanmayı hedefliyor” dedi.

“Eğer gerçekten bir ünivesite adası olduğumuzu düşünüyorsak…”

Ancak burada farklı bir gerçekle karşılaşan öğrencilerin bir bölümünün büyük sıkıntılar yaşadığını vurgulayan Yücel, yapılması gerekenlere de değindi.

Yücel, atılması gereken adımları şöyle sıraladı:

“Öğrenciler sadece para getiren ama hiçbir hakka sahip olmasına gerek olmayan kişiler değildir. Bu ülkede yaşaması ve para harcaması için buraya davet ettiğimiz bu kişilerin de hakları olduğunun ve bu haklarla ilgili, bilgiye anlayabilecekleri bir dilde ulaşabilmeleri gerektiğinin kabul edilmesi gerekmektedir.

Eğer gerçekten bir ünivesite adası olduğumuzu düşünüyorsak bunun gereklerini yerine getirip de bu adaya üniversite için gelmiş kişilerin gerçek anlamda bir eğitim ve misafirperver bir ülke bulması için çalışmalıyız.

Yabancı öğrencilerin yaşadıkları ile ilgili empati yapmak önceliğimiz olmalıdır. Yabancı öğrencilerin devlet kurumlarına güveninin artırılması için İngilizce bilen ve öğrencileri başından savmadan onların sorunlarına çare bulmaya çalışan personele ihtiyaç vardır.

“Bu düzenin değiştirilmesi üniversiteler, YÖDAK ve devlet kurumlarının sorumluluğundadır”

Bunun için de personel eğitimi önemlidir. Öğrencilerin bu ülkede yaşadıklarıyla ilgili herkesin bilgi sahibi olması ve bunun çözümü için birlikte çalışması gerekmektedir. Eğer bu ülke ekonomisi öğrencilere çok şey borçluysa, öğrencilerin de buradan memnun ayrılması ekonomik aklın da bir gerekliliğidir.

Ülkede üniversiteler tarafından kurulan bu düzen menajerler ve insan tacirleri tarafından sömürülmektedir. Bu düzenin değiştirilmesi de üniversiteler, YÖDAK ve devlet kurumlarının sorumluluğundadır.

İnsan ticaretinin önlenmesi, gerçekten öğrenci olmayıp da suç işlemek için ülkeye gelenlere izin verilmemesiyle birlikte yabancıların suça karışmasının da önüne geçilecektir. Irkçılık ve ırk üzerinden yapılan nefret söylemi engellenmeli ve suç haline getirilmelidir.

“Öğrenciler anlayabilecekleri bir dilde bilgilendirilmelidir”

Öğrenciler ükeye girişte ülkenin yasaları, çalışma vs gibi konularda kendi anlayabilecekleri bir dilde bilgilendirilmeli ve özellikle yardım alabilecekleri irtibat numaraları kendilerine verilmelidir.

Bu üniversitelerin sorumluluğunda olması gereken bir konuyken, ülkeye girişte pasaport kontrolünde görevli kişiler tarafından da bilgi içeren broşür verilmesi şeklinde de gerçekleştirilebilir.

Yabancıların çalışma koşullarının denetlenmesi ve sömürünün önlenmesi gereklidir. Bu sadece yabancı öğrencilerin değil ülkemizde çalışan ve birçoğu insan ticareti mağduru olan yabancı çalışanların tümü için de geçerli olan bir önlemdir”









Başa dön tuşu