İsrail Yüksek Mahkemesi, oybirliğiyle ultra-Ortodoks erkeklerin askerlik hizmetine alınması gerektiğine karar verdi
Mahkeme, zorunlu askerlik hizmetinin ultra-Ortodokslar için de geçerli olduğuna karar verdi
Bu karar, Başbakan Benjamin Netanyahu‘nun koalisyonunu Gazze‘deki devam eden savaş sırasında istikrarsızlaştırabilecek bir karar olarak değerlendiriyor.
Mahkeme, Yahudi ilahiyat öğrencilerini diğer askerlerden ayıran bir yasanın bulunmaması nedeniyle, İsrail’in zorunlu askerlik hizmetinin ultra-Ortodokslar için de diğer vatandaşlar gibi geçerli olduğuna karar verdi.
Tarihsel olarak, ultra-Ortodoks erkekler askerlikten muaf tutuluyor. Bu politika, özellikle Gazze’deki savaş dokuzuncu ayına girerken ve 600’den fazla asker öldürülürken laik halkı giderek daha fazla kızdıran bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor.
Ultra-Ortodokslar Netanyahu’nun önemli müttefikleri arasında yer alıyor
Netanyahu hükümetindeki önemli müttefikler arasında yer alan ultra-Ortodoks partiler, muafiyet sistemindeki değişikliklere şiddetle karşı çıkıyor. Bu muafiyetlerin sona ermesi ise, bu partilerin Netanyahu’dan destekleri geri çekme potansiyeli taşımasının yanı sıra, potansiyel olarak hükümeti çökertebilir ve yeni seçimleri tetikleyebilir.
Hükümet avukatları, ultra-Ortodoks erkekler için askerlik hizmetinin zorunlu kılınmasının “İsrail toplumunu parçalayabileceği” konusunda uyardı.
Kararda askere alınacak ultra-Ortodoks erkek sayısı belirtilmedi ancak ultra-Ortodoks erkekleri muaf tutan ilahiyat okulları için devlet sübvansiyonlarının askıya alınması devam etti. Bu bütçeler bu yılın başlarında donduruldu.
Goldknopf: Çok talihsiz ve hayal kırıklığı yaratan bir karar
Ultra-Ortodoks partilerden birinin lideri olan kabine bakanı Yitzhak Goldknopf, partisinin koalisyondan ayrılıp ayrılmayacağını belirtmeden kararı “çok talihsiz ve hayal kırıklığı yaratan” olarak nitelendirdi. İsrail devletinin Tevrat’a dayalı Yahudi halkı için bir yuva olmak üzere kurulduğunu vurguladı.
Ultra-Ortodoks toplumu, askeri hizmetin dini uygulamalarını zayıflatacağından korkarak, dini çalışmalarını devletin korumasına katkıları olarak görüyor. Eğitimleri öncelikli olarak dini çalışmalara odaklanıyor ve bu da birçoğunu askeri veya laik istihdam için yetersiz bırakıyor. Dindar kadınlar da muafiyet alırken, erkeklere göre bu konu daha az tartışma yaratıyor.
Kararın, Netanyahu’nun koalisyonu içinde ultra-Ortodoksların askere alınmasını savunanlar ile buna karşı çıkanlar arasındaki gerginliği artırması bekleniyor. Ultra-Ortodoks milletvekilleri, tutumlarını sürdürmeleri için dini liderlerinden ve seçmenlerinden baskı görüyor.
AP’ye göre, ultra-Ortodoks topluluğu, İsrail nüfusunun en hızlı büyüyen kesimidir ve her yıl yaklaşık 13 bin ultra-Ortodoks erkek askerlik yaşına ulaşmaktadır. Ancak, İsrail parlamentosunun Devlet Kontrol Komitesi’ne göre, yüzde 10’dan azı askere alınıyor.
