Kıbrıs, bölgedeki tırmanan çatışmanın binlerce kişiyi etkileme tehdidinde olması nedeniyle, “Estia” planı kapsamında Lübnan‘dan 100.000’e kadar kişiyi tahliye etmeye hazırlanıyor. ABD yetkilileri, şiddetin yoğunlaşması durumunda Kıbrıs üzerinden nakledilmesi gerekebilecek tahmini vatandaş sayısını Kıbrıs hükümetine bildirdi
Kıbrıs’ta en fazla 48 saat kalacaklar
Kıbrıs Cumhuriyeti, beklenen akını yönetmek için yüksek alarmda, ancak bu kadar çok sayıda insanı barındırma ve işleme konusunda endişeler var. Gelenler, nihai varış noktalarına transfer edilmeden önce Kıbrıs’ta en fazla 48 saat geçici olarak kalacaklar. Bu kişiler arasında Kanada, ABD, Fransa, Almanya ve İngiltere vatandaşları ile çatışmadan kaçmak isteyebilecek diğer kişiler yer alıyor.
Uygulanması planlanan transfer işlemleri doğal olarak bazı zorlukları şunları içeriyor. Yaşanması beklenen zorluklar şu şekilde sıralanıyor:
Çifte Vatandaşlık Komplikasyonları: Tahliye edilmesi gerekenlerin çoğu aile bağları nedeniyle çifte vatandaşlığa sahip, ancak Lübnan’da yaşıyorlar ve ayrılmaya isteksiz olabilirler. Çatışmanın başlaması, lojistik zorluğu artırarak toplu tahliye taleplerine yol açabilir.
Hava Sahası Kapatılması: Düşmanlıklar tırmanırsa, bölgedeki hava sahası kapatılabilir ve hava taşımacılığı imkansız hale gelebilir. Deniz ve helikopter taşımacılığı gibi alternatifler gerekli hale gelecektir. Tahliyeyi kolaylaştırmak için yabancı gemiler halihazırda bölgede konumlandırılmıştır.
Bölgesel Hava Sahası Etkisi: Yaygın bir krizde, bölgesel hava sahası kapatmaları bölgeye giden uçuşları etkileyebilir. Nisan ayında uçuşların yönlendirilmesi gibi geçmiş deneyimler, Kıbrıs’ta mahsur kalan yolcuları barındırmak için acil durum planlarına olan ihtiyacı vurgulamaktadır.
Konaklama Endişeleri: Çok sayıda tahliye edilen kişi, konaklama konusunda endişelere yol açıyor. Mevcut tesisler arasında Larnaka Askeri Kampı ve diğer mekanlar bulunuyor. 2006 Lübnan savaşı gibi geçmiş çatışmalarda yaklaşık 60.000 kişi tahliye edildi; mevcut projeksiyonlar bu sayının iki katına çıkabileceğini gösteriyor. Bazı tahliye edilenler akışı daha etkili bir şekilde yönetmek için Ürdün gibi komşu ülkelere yönlendirilebilir.
Tüm kaynaklar harekete geçiriliyor
Kıbrıs Cumhuriyeti, tüm mevcut kaynakları harekete geçiriyor ve öngörülen insani ihtiyaçları karşılamak için hızlı bir şekilde konuşlanmaya hazırlanıyor.
Kıbrıs, çeşitli ülkelerden vatandaşların organize tahliyesine ek olarak, Larnaka limanına sığınmak isteyen özel yatlarla gelen Lübnanlı bireylerin akınını bekliyor. Daha önce Kıbrıs vatandaşlığı almış ve şimdi Kıbrıs’ta sığınma talebinde bulunabilecek Lübnan vatandaşları konusunda da endişeler var. 1980’lerde ve 2006 çatışması sırasında Lübnanlıların akını gibi tarihi emsaller, istikrar sağlandığında birçoğunun Lübnan’a geri döneceğini gösteriyor.
Suriye’de yeni bir göç dalgası yaşanabilir
Ayrıca, çatışmanın yoğunlaşmasının Suriye’den yeni bir düzensiz göç dalgasına yol açabileceğinden endişe ediliyor. Lübnan kıyılarından Kıbrıs’a doğru teknelerin toplu olarak hareket etmesi bekleniyor, ancak bölgedeki yoğun deniz varlığı bu hareketleri engelleyebilir. Bu, Kıbrıslı yetkililer için acil bir konudur.
Hükümet kaynakları, Kıbrıs’ın “Estia” planının uygulanması yoluyla bölgesel müdahaleye etkili bir şekilde katkıda bulunmaya hazırlandığını ve ülkenin krizin yönetiminde önemli bir rol oynamasını sağladığını teyit ediyor.