Londra‘da 26 Kasım’da kaybolan 48 yaşındaki makine mühendisi Profesör Orhan Ekren‘i arama çalışmaları 3 haftadır devam ediyordu, Ekren’in cansız bedenine ulaşıldığı açıklandı
Camden’da bir pub’dan eşiyle paylaştığı mesaj, aralarındaki son temas oldu
Başkentin bir saat kadar dışındaki Milton Keynes’de yaşayan Ekren kaybolduğu gün bir vize görüşmesi için Londra’ya gelmişti.
Londra’yı gezerken fotoğraflar paylaştığı eşi, kendisini ortak kullandıkları bir uygulama üzerinden takip ettiğini anlatmıştı.
Ekren’in, kentin eğlence merkezlerinden Camden’da bir pub’dan eşiyle paylaştığı mesaj, aralarındaki son temas oldu.
Akademisyen Banu Ekren, kaybolduğu gün son kez eşiyle iletişim kurmaya çalıştığında aramanın meşgule düştüğünü ve sonra telefonun sinyal vermeyi kestiğini aktardı.
Prof. Dr. Orhan Ekren’in cansız bedeni, telefonunun son olarak sinyal verdiği nokta yakınlarında bulundu.
Eşi Banu Ekren, Türk akademisyenin cansız bedeninin Londra’daki Regent kanalında bulunduğunu açıkladı.
Ekren’in paylaştığı bilgilere göre, 15 Aralık’ta bir temizlik işçisi, Londra’nın Camden bölgesinden geçen Regent kanalında bir cansız beden bulunduğu ihbarı yaptı.
Polisin kimlik tespiti için aileye fotoğraflar gönderdiğini anlatan Ekren, kimlik tespitinin 17 Aralık’ta tamamlandığını kaydetti.
Ekren, İngiltere’de otopsi çalışmalarının devam ettiğini, cenaze töreninin Orhan Ekren’in cenazesinin teslim alınmasından sonra İzmir’in Torbalı ilçesinde yapılacağını söyledi.
22.42’ye kadar neler yaşandı?
BBC Türkçe, polis ve Banu Ekren ile konuşarak, olayın zaman çizelgesini çıkarmaya çalışmıştı.
Çift, Türkiye’den 3 yıl önce iki kızlarıyla birlikte İngiltere’ye taşınmış, Orhan Ekren enerji sektöründe çalışıyordu.
Kaybolduğu gün de Schengen vizesi için sabah 7.45 treniyle Londra’ya geldi.
Vize görüşmesini bitirdikten sonra da kenti gezmeye başladı.
BBC Türkçe’ye konuşan eşi, gerçek zamanlı yer paylaşımı uygulaması kullandıklarını ve aralıklarla gün boyu eşini izlediğini söylüyor.
Banu Ekren eşi ile ilk konuşmasını Camden’da olduğunu görünce saat akşam 20.30 sıralarında yapmıştı.
Camden, Londra’da kenti ziyaret eden turistlerin tercih ettiği bir bölge olarak biliniyor.
Eşinin alkolün de etkisiyle “keyifli” bir şekilde kendisiyle konuştuğunu anlatan Banu Ekren, bu aramada eşine tren seferlerinin bitmek üzere olduğunu hatırlattığını söyledi.
Eşinin anlatımına göre, Orhan Ekren 22.30 sıralarında pub’dan ayrıldı ve yürümeye başladı.
Banu Ekren bu sırada uygulama üzerinden eşini takip ettiğini ve “tren istasyonuna değil kanala doğru yönelmesi nedeniyle” kendisini yeniden aradığını söylüyor:
“Beni meşgule aldı. Ama adımları hızlanmıştı, uygulama koştuğunu gösteriyordu. Acaba hızlı mı yürüyor, meşgule aldığı için bir yere yetişmeye çalışıyor olmalı diye düşündüm. Ancak 10 dakika sonra internet bağlantısı kesildi.
“26 Kasım 22.42’den itibaren kendisinden haber alamıyoruz.”
27 Kasım’da arama çalışmaları başladı
Banu Ekren olay gecesini yarı uyuyarak geçirdiğini ancak ertesi güne halen umutlu uyandığını anlatıyor.
Hava koşulları nedeniyle ulaşımın aksamış, eşinin de Londra’da mahsur kalmış olabileceği ihtimali nedeniyle yine de umutla beklediğini aktaran Ekren, eşinin iş arkadaşlarına da haber vermemesi üzerine polisle temas kurdu.
Banu Ekren, elindeki telefon uygulamasının verilerini polisle paylaştı. Orhan Ekren’in içinde neredeyse tüm özel eşyalarının bulunduğu çantası da yer bildiriminin sinyal verdiği son bölgede bulundu.
Banu Ekren eşinin bulunması için kanaldaki ilk aramanın 1 Aralık Pazar günü yapıldığını söyledi.
BBC Türkçe’ye konuşan kayıp kişi bürosundan bir polis, kanalda iki kez tam gün dalgıçlı arama yapıldığını söylemişti.
Londra polisi, Ekren’in bulunması için kanalın “sürekli tarandığını” da aktarmıştı.
11 Aralık günü yayınlanan kayıp kişi bildirisindeyse 48 yaşındaki Ekren’in fotoğraflarını paylaştı ve olası görgü tanıklarının polise başvurmasını istemişti.
Polisin çağrısı olay saatinde bölgede olan kişiler ve demirli haldeki kanal botu sakinlerine yönelikti.
Banu Ekren kendisine bilgi veren yetkililerin, kanal botlarının hareketi ile Thames Nehri’ne kadar sürüklenme olabileceğinin aktarıldığını anlatmıştı.
Farklı senaryolar
Tüm eşyalarının çantasında olması ve üzerinde kimlik bulunmaması nedeniyle, hastanelerle temasa geçildi. Ancak bir sonuç çıkmadı.
Banu Ekren buradaki bot sahiplerinin eşinin akıbetiyle ilgili bilgi sahibi olabileceği ihtimalini de dile getirdi, ancak 11 Aralık çarşamba günü akşam saatlerine kadar polise başvuran herhangi bir görgü tanığının olmadığı bildiriliyor.
Emniyetin olayı “sıra dışı” olarak sınıflandırdığını söyleyen Ekren, polisin “intihar” olasılığını da kendisine sorduğunu söylüyor.
Özel hayatında eşinin “mutsuzlukları, depresif halleri” olduğunu doğrulayan Banu Ekren, o gün böyle bir ruh halinde olmadığını aktarıyordu.
Eşinin kaybolduğu gün, kendisiyle sonraki günler için program yaptığını da anlatıyor.
Türkiye’nin Londra Konsolosluğu da olayı takip etiğini açıklamış, konsolosluktan bilgilendirme notları paylaşılmıştı.
BBC Türkçe’ye açıklama yapan konsolosluk yetkilileri, emniyet makamlarıyla olayın başından beri temas halinde olduklarını duyurdu.
Yetkililer, herhangi bir ihbarın kendilerine ulaşmadığını da aktarmıştı.
BBC Türkçe