ABD, Japonya ve Güney Kore, Kuzey Kore‘nin nükleer silahlardan arındırılmasına yönelik çabalarını “diyalog ve yaptırım” yoluyla sürdürme konusunda anlaştı
Kuzey Kore yeni bir balistik füze denemesi yaptı
Tokyo’daki zirvenin hemen ardından Kuzey Kore yeni bir balistik füze denemesi yaptı. Pyongyang’ın füzeyi Japonya’ya doğru test ettiği iddia edildi.
Japonya’nın ev sahipliğinde bir araya gelen ABD ve Güney Koreli diplomatlar, “Kore Yarımadası’nın nükleer silahlardan arındırılması ve Kuzey Kore ile müzakereler” konusunu ele aldı.
Üçlü zirveye Japonya Dışişleri Bakanlığı Asya ve Okyanusya İşleri Genel Müdürü Takehiro Funakoşi, ABD Başkanı Joe Biden’ın Kuzey Kore Özel Temsilcisi Sung Kim ve Güney Kore’nin Kore Yarımadası Barış ve Güvenlik İşleri Özel Temsilcisi Noh Kyu Duk katıldı.
Zirvede, üç ülke temsilcisi, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyinin kitle imha silahları ve balistik füzeler üretilmesini önleyecek kararları doğrultusunda, Kuzey Kore‘nin “tam olarak nükleersizleştirilmesi” hedefine yönelik yakın iş birliği yürütülmesinde anlaştı.
Yonhap ajansına göre, Sung Kim, ABD’nin, “nükleerden arındırmaya yönelik ilerleyişine bakılmaksızın” Kuzey Kore’nin insani konularıyla ilgilenmeye hazır olduğunu belirtti.
Pyongyang’dan balistik füzeli cevap
Japonya Savunma Bakanlığı, Kuzey Kore’nin denediği tahmin edilen “balistik füzenin” Japonya’nın yetki alanlarına düşmediğini açıkladı.
Kyodo ajansına göre, Japonya Sahil Güvenliği, füzenin, Japonya’nın münhasır ekonomik bölgesinin (MEB) dışına düşmüş olabileceğini aktardı.
Associated Press’in (AP) Güney Kore Genelkurmay Başkanlığı açıklamasına dayandırdığı habere göre, Kuzey Kore, füzeyi ülkenin doğu kıyılarına fırlattı. Füzeye ilişkin detaylı bilgi verilmedi.
“Diplomasi potansiyeli”
Sung, “ABD, uluslararası standartla uyumlu şekilde, en savunmasız Kuzey Korelilere erişim ve bu kişilerin izlenmesi kapsamında, Kuzey Kore’ye insani yardım sağlanmasını destekliyor.” dedi.
Kuzey Kore ile “ön şartsız” görüşmeye hazır olduklarını yineleyen Sung, buna karşın BM Güvenlik Konseyi‘nin kararlarının uygulanmasına yönelik ABD’nin “sorumluluğunu” da anımsattı.
Pyongyang yönetimi ile müzakerelerin gidişatına değinen Sung Kim, “Umarım Kuzey Kore, koşulsuz görüşmek amacıyla yaptığımız çok yönlü tekliflerimize olumlu cevap verir.” ifadesini kullandı.
ABD’nin, diplomasi potansiyelinin keşfedilmesi ve diyaloğun yeniden başlatılması için Pyongyang’a ulaşmayı sürdürdüğünü dile getiren Sung, “Amacımız net. Kuzey Kore’ye yönelik düşmanca maksadımız yok ve onlarla ön şartsız buluşmaya hazırız.” diye konuştu.
Kuzey Kore’nin füze denemelerinin oluşturduğu bölgesel tehdide dikkati çeken Sung, “Japonya ve Güney Kore’nin güvenliğine yönelik taahhütlerimiz güçlü. Son gelişmeler, müttefikler arasında yakın iletişim ve iş birliğinin önemini gösteriyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“Umuyoruz Kuzey Kore Cevap Verir”
Noh Kyu Duk da salgın hastalıklarla mücadele kapsamında yeni tip corona virüs (Covid-19) aşıları dahil, uluslararası kuruluşlar vasıtasıyla Kuzey Kore‘ye insani yardım sağlanması olasılığına dikkati çekti.
Kuzey Kore’ye yönelik olası insani yardımlar konusundaki müzakerelerde Güney Kore ve ABD’nin “oldukça ilerleme katettiğini” belirten Noh, “Güney Kore ve ABD, bu şekilde ilerleyerek, Kuzey Kore ile diyalog başlatılmasına ilişkin yapıcı yöntemler bulacak. Umuyoruz, Kuzey Kore diyalog amaçlı ortak çabalarımıza cevap verir.” görüşünü paylaştı.
Kyodo ajansına göre, Takehiro Funakoşi de “Kuzey Kore, nükleer kapsamı ve füze geliştirmesini daha da ileri taşıdığından, bizim iş birliğimiz daha önemli hale gelmektedir.” sözlerini sarf etti.
Öte yandan zirvede, Kuzey Kore’nin alıkoyduğu Japon vatandaşları sorununda, Güney Kore ve ABD’nin Japonya’ya desteklerini açıkladıkları kaydedildi.
Biden yönetimi, Kuzey Kore’ye yönelik, “ölçülü ve kullanışlı diplomasi” şeklinde nitelendirdiği ve ABD ile müttefiklerinin güvenliğini artırmayı hedefleyen politika değerlendirmesini nisan ayı sonunda açıklamıştı.
Üst düzey yetkilileri buluşturan üçlü zirve, en son, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin çağrısı üzerine, haziran ayında Güney Kore’nin başkenti Seul’de toplanmıştı.
