Türkiye ana muhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, muhalefetin hem parlamento seçimini, hem de Cumhurbaşkanlığı‘nı kazanacağını belirterek, “Cumhurbaşkanlığı seçimini birinci turda alırız” tahmininde bulundu
Kılıçdaroğlu: Bütün vidaları gevşemiş devlet yapısını yeniden inşa etmek istiyoruz
İktidar kanadından 6’lı masaya gelen eleştirileri de değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Bütün vidaları gevşemiş devlet yapısını yeniden inşa etmek istiyoruz” dedi.
İktidarın Suriye ile ilişkileri normalleştirme girişimlerini de değerlendiren Kılıçdaroğlu, geç de olsa olumlu bir adım olduğunu belirterek, “Bir barışma ikliminin yaratılması güzel ama kavgayı yaratanların topluma hesap vermesi lazım, toplumdan çıkıp özür dilemesi lazım” görüşünü dile getirdi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, BBC Türkçe’nin de aralarında bulunduğu bir grup gazetecinin sorularını yanıtladı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Hafta sonunda (Pazar günü) 6’lı masanın toplantısı var. Masadan ne bekleyelim, adaylık meselesi, diğer meselelerle ilgili. Artık klasikleşti ama adaylık konusu dahil, nasıl bir yol haritası olur?
“Her ay bir liderin konukseverliği içinde buluşuyoruz, oturuyoruz, konuşuyoruz gündem önceden belirleniyor. O gündemi bize bildiriyorlar. Şu ana kadar bize bir gündem gelmedi ama Temel (Karamollaoğlu) Bey geldi, bazı düşüncelerini aktardı, diğer liderlere de gitti, yani önce bir ön görüşme yapılıyor.
Sanıyorum bugün, yarın gündem de ortaya çıkar. Yani sonuçta Türkiye’nin bu kadar sorunu var derdi var. Bizim kamuoyuna yaptığımız her açıklama, bir anlamda bizim ittifakı bir araya getiren düşünceler bütünlüğünü oluşturuyor. Yani Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemden söz ediyoruz. Bir toparlanma sürecini ya da hasar tespit komisyonu gibi, bir toparlanma sürecinin başlangıcında neleri yapacağımızı anlatıyoruz. Bir şekli ile bir program da açıklamış oluyoruz aslında. Her aşamada biraz daha ilerliyoruz biraz daha iyi bir noktaya taşıyoruz birlikteliğimizi. Önümüzdeki liderler toplantısında da gündem gelecek, o çerçevede tekrar biz kendi düşüncelerimizi, diğer liderler kendi düşüncelerini masada dillendirecekler.
6’lı masanın toplantısı önce Temel Bey’in bir açıklaması oldu. Seçim Kanunu’ndaki değişikliği kast ederek 6’lı masanın eski öneminin kalmadığını söyledi. Bu sözleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Temel Bey’in orada kast ettiği şey şu: Eski seçim yasasına göre, artık oylar bir partinin hanesine yazılıyordu. Sonra değiştirdiler bunu ve artık oylar bir partinin hanesine yazılmıyor.
Eskiden ittifak ve artık oyların getirdiği artı vardı ve ittifakın işine yarardı. Sadece bizim Millet İttifakı için değil Cumhur İttifakı için de bu olurdu. Yurt dışı oyları da eklenince, bizim kaybettiğimiz milletvekillikleri var, onların da var. Seçim kanunu değiştirilince artık oylar kalmadı. Temel Bey ona vurgu yapmak istiyor. Yoksa 6’lı masanın ne kadar önemli olduğunu Temel Bey de biliyor.
6’lı masa bildirileri: Hükümet program taslağı da ortaya çıkıyor
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan bir ön koalisyon mutabakatına işaret etmişti. Temel Karamollaoğlu da koalisyonların seçimden sonra olacağını söyledi. Bir ön koalisyon mutabakatına siz nasıl bakıyorsunuz?
Koalisyon ancak seçimden sonra olabilir. Ama bugünden bizim yayınladığımız her bildiri aslında ittifakın bir anlamda “seçim beyannamesi” gibi bir şey. Altı genel başkanın imzaladığı bildiriler seçim beyannamesi. Aynı zamanda bu ittifakın kendi içindeki tutarlılığını, vaatlerini gösteren, iktidara geldiği zaman neleri yapacağını kamuoyuna açıklayan belgeler bunlar.
Bunları alt alta yazıp topladığınızda gayet güzel, Türkiye için önü açık bir program, hükümet programı taslağı da ortaya çıkıyor. Her görüşmenin böyle bir yararı var. Bir görüşmede diyelim ki ağırlıklı olarak ekonomiyi, bir başka görüşmede bürokrasiyi, bir başka görüşmede parlamentodaki yapılanmayı, bir başka görüşmede anayasada ve Meclis iç tüzüğünde yapılması gereken değişiklikleri almışsanız, hepsini bir araya getirdiğinizde bir mantık bütünlüğü, uygulama bütünlüğü ortaya çıkıyor. Altı lider bunu onayladığı zaman bu altı liderin programı haline dönüşmüş oluyor. Bu bize daha sonraki aşamalarda dil birliği de sağlamış olacak. Hepimiz aynı şeyi savunan liderler olacağız. Ben de aynı şeyi söyleyeceğim, Temel Bey de Meral Hanım da Davutoğlu da Babacan da Gültekin Bey de hepsini dillendirecek.
Röportajın devamı için TIKLAYIN