EkonomiInstagramKıbrısManşetSiyaset

Elcil: “Ekonomi güneye kaydı” söylemi yeni kapıların açılmasını engellemeye yönelik bir söylem!






Arif Hasan Tahsin Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Şener Elcil, Kıbrıs‘ın kuzeyi ile güneyi arasındaki geçiş kapıları konusunda yaptığı açıklamada açılan her yeni geçiş kapısının özellikle ekonomik açıdan kuzeye daha fazla katkı sağladığını belirtti

Elcil: Tatar, bu meseleyi adeta bir suçlama oyununa dönüştürmek istemektedir

Elcil, 2003 yılında Kıbrıs’ın kuzeyi ile güneyi arasındaki geçiş kapılarının açılması, adanın tarihindeki önemli dönüm noktalarından biri olduğunu kaydederek, kuzey ile güney arasındaki 9 geçiş kapısının 21 yıl boyunca 150 milyondan fazla insanın icaret, eğitim, sağlık ve turizm başta olmak üzere , çeşitli alanlarda karşılıklı geçiş yapmasına olanak sağladığını ifade etti.

Kuzey ile Güney arasında geçiş kapılarının açılması çerçevesinde insanlar arasında oluşan bu köprü, önyargıların yıkılmasına, işbirliklerinin artmasına , sosyal ve ekonomik ilişkilerin gelişmesine büyük katkı sağladığını vurgulayan Elcil, bu ilişkilerin güçlenmesinin, adada barışın sürekliliği için kritik bir öneme sahip olduğunu aktardı.

Kuzey ile güney arasında açılan geçiş kapılarının iki bölge arasındaki farklılıkların ortaya çıkması açısından belirleyici olduğunu belirten Elcil, açılan her yeni geçiş kapısının kuzeye güneyden daha fazla katkı sağladığının altını çizdi.

“Bu gerçek ortadayken, adanın kuzeyindeki nüfusun büyük çoğunluğunun güneye geçemediği gerçeğine rağmen, “ekonomi güneye kaydı” söylemi, sadece yeni kapıların açılmasını engellemeye yönelik bir yalandan ibarettir” ifadelerini kullanan Elcil, atanmış Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu ve Ersin Tatar’ın yeni geçiş kapılarıyla ilgili umarsız tavrının çözüm sürecine zarar verme niyetlerini ortaya koyduğunu ifade etti.

Şener Elcil’in geçiş kapılarıyla ilgili yaptığı yazılı açıklama şu şekilde devam etti;

“Sayın Tahsin Ertuğruloğlu’nun “Yeni kapıya ihtiyaç yok” şeklindeki açıklamaları ve Sayın Ersin Tatar’ın yeni kapılar açılması için yapılan çağrılara kulak tıkaması, çözüm sürecine zarar verme niyetlerini ortaya koymaktadır.

Hatta, Sayın Tatar’ın Haspolat ziyaretinde yaptığı açıklamalarda “asker ve güvenlik” gibi gerekçeleri öne sürerek, yeni kapı açılmasına karşı çıkması, bu yaklaşımın ne denli tutarsız ve engelleyici olduğunu gözler önüne sermektedir.

Teknik komite toplantılarına katılmayan ve yeni kapılar açılmasını engellemeye çalışan Sn. Ersin Tatar, bu meseleyi adeta bir suçlama oyununa dönüştürmek istemektedir.

“Ersin Tatar ve onu bu makama oturtan Türkiye yetkililerini şiddetle protesto eder, onları barış düşmanı ilan ederiz”

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’e verdiği sözü tutmayan, yapılan çağrılara rağmen teknik komite toplantılarına katılmayan, “asker ve güvenlik” gibi mazeretlerle yeni kapıların açılmasına engel olan, yeni kapı açılması konusunu, siyasi pazarlık ve suçlama oyunlarına dönüştürmeye çalışan, insanlarımızı geçiş noktalarındaki kuyruklarda saatlerce bekletilmesi işkencesinden haz duyan, ‘iki devletli çözüm’ saçmalığı ile Kıbrıs Türk toplumunu dünyadan daha da izole eden Sayın Sn. Ersin Tatar ve onu o makamlara oturtan Türkiye yetkililerini şidddetle protesto eder ,onları barış düşmanı ilan ederiz”









Başa dön tuşu