Kıbrıs Türk Ortopedik Özürlüler Derneği (KTOÖD) Başkanı Günay Kibrit, Meclis plakalı bir aracın, tekerlekli sandalye basketbol maçı olduğu gün Atatürk Spor Salonu önünde engelli park yerine park ettiği fotoğrafları paylaşarak, sürekli yaşanan bu duruma bir kez daha dikkat çekti
Kibrit: “Yüce Meclisin” amblemini de görünce çok daha fazla üzüldüm
Sosyal medya hesabından fotoğraflar yayımlayan Kibrit, geçtiğimiz gün Atatürk Spor Salonu’nda yapılan tekerlekli sandalye basketbol maçını izlemeye giderken karşılaştığı bir durumu paylaştı.
Engelli park yerine park etmiş olan aracın kime ait olduğunu bilmediğini ancak plakasında “Yüce Meclisin” amblemini de görünce çok daha fazla üzüldüğünü belirten Kibrit, “Bu paylaşımın farklı yerlere çekilmesini istemiyorum. Bu yazıyı yazarken amacım sadece yanlış olan fakat biz engelliler için hayati önem taşıyan bu gibi konulara dikkat çekmek, önemine vurgu yapmaktır” dedi.
Tekerlekli sandalye basketbol maçını izlemeye gelen araç sahibinin engellilere karşı duyarlı ve hassas birisi olduğunun tartışılmayacağını düşündüğünü kaydeden Kibrit, kendisinden maça gelme duyarlılığı için teşekkür ederken biraz daha dikkatli olmasını da rica ettiğini belirtti.
Kibrit, “Çünkü aracını park ettiği yer maalesef engelli rampasına erişimi engelliyor. Kesinlikle bilerek oraya park etmeyeceğine inanıyorum. Mutlaka rampayı fark etmediği içindir ki aracını oraya park etmiştir. Bu nedenle de Atatürk Spor Salonu yetkililerinin de dikkatini çekmek istiyorum. Rampanın olduğu yere lütfen bir tabela koyunuz ki fark edilsin ve böyle üzücü durumlar sürekli olarak yaşanmasın” dedi.
“Ben tekerlekli sandalyem ile salona nasıl mı girdim?”
Kibrit şöyle devam etti;
“Bu yazıyı yazarken kimseyi üzmek, yargılamak, kötülemek veya klavye kahramanlarına malzeme vermek niyetinde değilim. İstenmeden yapılan bir dikkatsizliğin biz engelliler için hayati öneme sahip olduğunu hatırlatmak ve buna dikkat çekmek içindir.
Umarım bu yazıyı okuyan herkes de bu yönde bir tutum, tavır ve farkındalık kazanır.
Ben tekerlekli sandalyem ile salona nasıl mı girdim? Her zamanki gibi; ‘Biz seni kaldırımdan çıkarırız abi’
Bir… İki… Üç… Hooop”