Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlığı konusunda karma evliliklerden dünyaya gelip vatandaşlık hakkı alamayan kişilerle ilgili rapor bugün Kıbrıs Cumhuriyeti parlamentosu İnsan Hakları Komitesi‘nde sunuldu. Raporda, Kıbrıs’ta doğmuş ve yaşayan, her biri bir Kıbrıslı ebeveyni ve bir üçüncü ülkeden gelen 3.700’den fazla kişinin bulunduğu açıklandı
Uygunluk kriterlerini karşılayan Kıbrıslıtürklere ait 760 başvuru beklemede!
Kıbrıs Cumhuriyeti Temsilciler Meclisi İnsan Hakları Komitesi’ne, uygunluk kriterlerini karşılayan Kıbrıslıtürk ebeveynlere sahip çocuklardan yaklaşık 760 başvurunun beklemede olduğu kaydedilirken, bu şartları karşılamayanların sayısının ise 2.800 olduğu söylendi. Raporda, başvuruları beklemede olan Kıbrıslıtürklerin yanı sıra, aynı dertten müzdarip Kıbrıslırumların ek davalarının da çözüm beklediği vurgulandı.
Komite üyeleri, bazı başvuranların davalarının işleme alınması için 16 yıla kadar beklediğini, Kıbrıs’ta büyüyen diğerlerinin ise ülkede 20 ila 40 yıldır çözüme ulaşmadan yaşadığını öğrendi.
Kıbrıs Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı, en az bir Kıbrıslı ebeveyni olan çocukların genellikle vatandaşlık hakkına sahip olduğunu, ancak Kıbrıslı olmayan ebeveynin Cumhuriyet’e yasadışı olarak girmesi veya kalması durumunda bu hakkın alıkonulduğunu açıkladı.
Kıbrıslırum yetkililer, 2003 yılında geçiş noktaları açıldıktan sonra 5 Bin çocuğun vatandaşlık hakkını onayladı
2003 yılında geçiş noktalarının açılmasından bu yana yetkililer yaklaşık 5.000 çocuğun vatandaşlığa alınmasını onayladı. 2024 yılında Kıbrıslı Türkleri ilgilendiren 96 vaka ve Kıbrıslı Rumları ilgilendiren 25 vaka onay aldı.
İdare Komiserliği konu hakkında bir rapor yayınlayarak, bu konuda 30 şikayeti ele aldığı belirtildi. Yetkililer, etkilenen çocukların temel haklarından mahrum bırakıldığını, ancak reddetme kriterlerinin belirsizliğini koruduğunu belirtti.
Dondurulduğu için devlete karşı yasal işlem yapılamıyor!
Çocuk Komiseri, 2008’den beri başvurunun beklemede olduğu bir vakaya dikkat çekti. Yetkililer, başvuruların reddedilmek yerine dondurulduğu için devlete karşı yasal işlem yapmanın imkansız olduğunu açıkladı.
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği temsilcisi, Kıbrıs’ın Letonya ile birlikte vatandaşlık meselelerine ilişkin 1954 ve 1961 Sözleşmelerini imzalamayan yalnızca iki AB üye ülkesinden biri olduğunu belirtti.
Kıbrıs Mülteci Konseyi, yürütme makamının bu tür konularda tek başına takdir yetkisine sahip olmaması gerektiğini savunarak yeni bir mevzuat çağrısında bulundu.
Komite konuyu Şubat ayında tekrar ele alacak.
