Milli Eğitim Bakanlığı’nın Öğretmen Sınav Tüzüğü’nde yapmak istediği değişiklik, kamuoyunda tepkilere yol açmaya devam ediyor. Bu değişikliğe karşı direnen Atatürk Öğretmen Akademisi (AÖA) öğrencilerine bir destek de Anonim Gençlik Örgütü’nden geldi
Sucubaşı: Öğretmen olma hakkı kazandıktan sonra yeniden sınav, mevcut öğretmen istihdam modelini değiştirmeye yönelik bir girişim
AÖA önünde düzenlenen açıklamada Anonim Gençlik Örgütü adına konuşan Ahmet Sucubaşı, devletin bir kurumu tarafından yürütülen dört yıllık yoğun eğitim ve denetim sürecinden geçen öğrencilerin mezuniyet, yani öğretmen olma hakkı kazandıktan sonra yeniden sınava tabi tutulmak istenmesinin, mevcut öğretmen istihdam modelini değiştirmeye yönelik bir girişim olduğunu ve akademinin planlı eğitim politikasına yönelik saldırılara bir zemin hazırlama dayanağı olacağını ifade etti.
Sucubaşı, bu saldırının akademinin misyonunu aşındırarak, geçmişten tecrübe ettiğimiz kamu kurumlarının işlevsizleştirilip özele peşkeş çekme süreçlerinin yeni bir örneği olduğunu vurgulayarak, sürece karşı direnen öğrencilere destek çağrısında bulundu.
Açıklamanın tamamı ise şu şekilde:
“Anonim Gençlik Örgütü olarak direnen Akademi öğrencilerinin yanındayız!
“Yükseköğretimin ticarileştirildiği, gençlerin eğitim harçları altında ezilerek; ancak bankalara borçlanarak eğitim hakkına erişebildiği ve mezuniyet sonrası işsizlikle yüz yüze bırakıldığı bu dönemde, Atatürk Öğretmen Akademisi mevcut düzene rağmen; nitelikli, kamusal ve planlı eğitim politikasıyla varlığını sürdüren, halkımız için son derece kıymetli bir kurumdur.
Bu kurum yalnızca aydınlık yarınların ışığı olacak olan öğretmenleri yetiştirmekle kalmayıp; aynı zamanda yüksek harçlar nedeniyle eğitim hakkı ellerinden alınan dar gelirli ailelerin çocukları için de bir umut ve eğitim hakkı kapısıdır.
Ancak Eğitim Bakanlığı’nın Öğretmen Sınav Tüzüğü’nde yapmak istediği değişiklikle, mevcut öğretmen istihdam modeli doğrudan hedef alınmakta ve akademinin misyonunu zayıflatmaya yönelik bir zemin hazırlanmaktadır. Devlete bağlı bu kurumda, dört yıllık yoğun bir eğitim ve denetim sürecinden geçen öğrencilere, mezun olmaya hak kazandıktan sonra öğretmen olarak atanabilmek için yeniden sınav şartı getirilmesi; yalnızca teknik bir düzenleme değil, Akademi’nin planlı eğitim politikasını aşındırmaya yönelik bir müdahaledir.
Depreme dayanıksız okullarda ve konteynerlerde öğrenim gören öğrencilerin yaşadığı sorunlara sırt çeviren Bakanlık, konu kamusal eğitimi zayıflatmak olunca, sendikaların ve öğrencilerin itirazlarına rağmen bu tüzüğü tereddüt etmeden hayata geçirmeye çalışmaktadır.
Bu saldırı, geçmişte defalarca karşılaştığımız senaryoların yeni bir perdesidir: Önce kamu kurumlarının içi boşaltılır, işlevsizleştirilir ve ardından sermayeye peşkeş çekilmeye uygun hâle getirilir. Bugün yaşananlar yalnızca Atatürk Öğretmen Akademisi’ne değil; kamusal eğitime yönelmiş sistematik bir saldırının parçasıdır.
Neoliberal politikalarla birlikte sağlıktan ulaşıma, elektrikten barınmaya kadar her alanda kamusal haklarımız piyasalaştırma saldırısı altında gerilerken, kamusal eğitim de bu saldırıların doğrudan hedefi olmaya devam etmektedir.
Anonim Gençlik Örgütü olarak, geçmişte benzer saldırılar karşısında “parasız, kamusal, demokratik eğitim” şiarıyla direnen kuşaklardan aldığımız ilham, kamu kurumlarının başına gelen benzer süreçlerden edindiğimiz tecrübe ve örgütlü mücadelenin getirdiği dirençle; Atatürk Öğretmen Akademisi öğrencilerinin onurlu mücadelesini selamlıyoruz!
Akademi öğrencileri yalnız değildir!
Kamusal eğitim haktır, gasp edilemez!
Direnenler kazanacaktır!
Anonim Gençlik Örgütü”
