Kıdemli eski Yargıç Tacan Reynar Gazeteci Kazım Denizci’nin tutuklanması ile ilgili ilginç noktalara dikkat çekti
Reynar: Denizci’nin tutuklanması basitçe geçiştirilecek türden bir tutuklama değil
Reynar’ın sosyal medya hesabından konuyla ilişkin paylaştığı yazı şöyle;
“Gazeteci Kazım Denizci’nin tutuklanması olayına dikkat edelim. Bu olay öyle basitçe geçiştirilecek türden bir tutuklama değil.
Denizci’nin alıntıladığı ve ‘terörle bağlantılı’ olduğu iddia edilen haberin Türkiye’de halen yayında olduğuna dair de hukukçuların açıklamaları var.
Aslında sorunun temeli, bunu asker yaptı, bunu polis talep etti vs. diyerek gözümüzün önündekini görememek, görüyorsak da yüksek sesle bunu tartışmamak oluşturuyor.
Peki ya Başsavcılık ?
Çok bağımsız ve tarafsız olduğunu iddia ettiğimiz yargı erkinin en önemli ayaklarından biri olan Başsavcılığın takındığı tutum…
Şikayeti asker yaptıysa,
hukukçu değil.
Şikayet polisten başladıysa, değerlendiren tahkikat memuru hukukçu değil,
Fakat…
O talep tutuklama talebiyle mahkemeye geldiğinde tahkikat polisinin yanında Başsavcılık bulunuyor.
İşte sorun burada.
Hukukçu olmayanların taleplerini elekten geçirmeyen bir Savcılığın sonunda sebep olacağı sonuçlar çok daha vahim oluyor.
Olay mahkeme aşamasına kadar polisin, sonrasında Başsavcılığın sorumluluğunda.
Biliyorum ve farkındayım, gündelik kaygılar nedeniyle birçok hukukçu meslektaşım Savcılık boyutunu gündeme getirmiyor.
Haklı da olabilirler çünkü bazen hukuk baktığınız dosyada iki dudak arasına sıkışıp kalabiliyor.
Ancak söylemedikçe de bu sis dağılmayacak.
Hukukçu olmayanların özellikle gittikçe artan temel insan haklarına aykırı hukuk dışı taleplerine NEDEN Başsavcılık DUR diyemiyor ?
Ne ediyorsak kendi kendimize ediyoruz.
Olmaz olası bu vesile ile de Gazeteci Kazım Denizci’ye geçmiş olsun diyorum.