Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) Başkanı Tunç Adanır, yasada yapılmak istenen değişiklikle; öncelikle bunu talep eden hükümetin kendisini yok saydığını söyleyerek, bu insanları artık tanıyamadıklarını, bu kişilerin tüm toplumsal değerleri kaybettiğini söyleyerek mücadele edeceklerini vurguladı
Adanır: Her gün bir öncekinden daha kötü uygulamalarla karşı karşıya kalıyoruz
Özgür Web TV’de yayınlanan Özgür Yorum programında Damla Dabis‘in sorularını yanıtlayan Adanır, ülkede her gün bir önceki günden daha kötü uygulamalarla karşı karşıya kalındığını söyleyerek, yasa önerisini sunan üç vekilin de hükümetin temsilcisi olduğunu hatırlattı. (Özdemir Berova/UBP-Talip Atalay/YDP-Serhat Akpınar/DP)
Adanır, “1960 yılından beri her türlü sosyal ve kültürel alanda en etkin şekilde hizmet veren, 15 meslek odasını bünyesinde barındıran KTMMOB’un yasasıyla ilgili herhangi bir değişiklik talebi düşünülüyorsa ve demokratik ve özgür bir ülkede yaşıyorsak; bunların bize danışılması gerekirdi. Bizim böyle bir değişiklik talebimiz olmadı” dedi.
“Bu öneriyi sunanlar; önce kendilerini reddediyorlar”
Bu sürecin külliye ile başlayıp TOKİ ile devam eden bir süreç olduğunu, arkasından da hemen hemen bütün Bakanıkların Türkiye ile yaptıkları protokollerdeki takvimlendirilmiş projeleri getireceğini söyleyen Adanır, hükümetin bu ajandasının amacının; ülkenin herhangi bir yasal mevzuatına uymadan, kamu kurumunun denetiminine girmeden, her türlü kontrolden muaf tutulan projeler yaratmak olduğunun altını çizdi.
Adanır, “Geçen hafta Çalışma Bakanı Hasan Taçoy’un yaptığı protokolde de Beyarmudu’nda bazı projeler vardı, orada da bir bina söz konusuydu ve orada da bizim üyemiz olmyan bir mimarın ismi geçiyordu. Esasında bu öneriyi sunan vekillerin, öncelikle kendilerini reddediklerini bilmeleri gerek” dedi.
“Yetkililer önce kendilerini inkar ediyorlar; bunun farkında değiller”
Adanır şöyle devam etti;
“Bu ülkede vize dediğimiz şey; mesleki denetimdir. Yani odaların, üyelerinin yaptıkları projelerinin gerek güvenlik, gerek tasarım gerekse yasalara uygunluğu ve gerçekliği kontrol ediliyor.
Bu ülkenin yasa ve mevzuatların kontrol edildiği bir mekanızmadır bu. Siz bunu kaldırıyorsanız, bu ülkedeki KTMMOB üyelerinin hiçbirinin görev almamasını, proje çalışmamasını istiyor ve yurt dışından hazır paket projeleri uygulamak istiyorsunuz demektir.
Buradaki vekil ve yetkililer önce kendilerini inkar ediyorlar; bunun farkında değiller.
“Sen kendi halkını saymıyorsan, senin halkın seni hiç saymıyordur”
Gayri yasal bir uygulamayı, bizim yasamızda değişiklik yparak, kendi düşünce, mantık ve hedeflerine göre yasallaştırmaya çalışıyorlar. Bu büyük bir tehlikedir.
Benim başka bir ülkeye gidip istediğim gibi herhangi bir proje uygulama şansım yoktur. Oranın mevzuatlarına ve yasalarına uymak ve meslek örgütlerinin denetimine girmek zorundayım.
Ama burada bizim seçtiğimiz bu insanlar; meslek örgütlerini görmezlikten gelip, hiçe sayıp bu uygulamayı ortadan kaldırmaya çalışıyorlar. Sen kendi halkını saymıyorsan, senin halkın seni hiç saymıyordur.
“Biz artık bu insanları tanıyamıyoruz”
Yani öneriyle ‘Devletin projeleri bu denetimlerden ve yasalardan muaftır ama halkın yaptığı bunun kapsamındadır’ demek istiyorlar. Yani yasa kendisine uygulanmayacak şekilde düzenlensin istiyorlar. Yani ‘halk buna uyacak biz bundan muafız’ diyorlar.
Ben bunu örgütümün menfaati için değil toplumun genelinin menfaati için söylüyorum; Biz artık bu insanları tanıyamıyoruz. Nasıl bir düşünce tarzıyla hareket ediyorlar, önlerinde nasıl bir ajanda var ve neleri hedefliyorlar?
Bu ülkede elektrik yok, benzin yok ama ne önemlidir ki bir anda devlet projelerinin önü açılması ihtiyacı doğuyor. Bu tavırlarlarında ısrarcı olacaklarsa biz de sonuna kadar yürüyeceğiz ve tavrımızı geliştireceğiz.
“Hükümetin bazı Bakan ve vekilleri bize destek veriyor”
Ben bir takım Bakan ve siyasiyi aradım, bugün de devam edeceğim. Hükümete mensup birtakım vekiller bu öneriden haberleri olmadığını söylediler. Bunun olamayacağını ve kendi aralarında tartıştıkları ve bizim görüşlerimize destek verdiklerini söylediler.
Bugün Yönetim Kurulu toplantımız var, atacağımız adımları planlayacağız. Kamuoyuyla da paylaşacağız. Bu konuda ciddiyiz ve sonuna kadar gideceğiz.
Özdemir Berova bizim şu anda ortak mücadele ettiğimiz Kıbrıs Türk Tabipler Birliği’nin eski Başkanıdır. Meslek örgütlerinden gelen biridir. Ama son günlerde birbirimizi tanıyamaz hale geldik. Birbirimizle olan ilişikimizi, değerlerimizi kaybettik”
Neler olmuştu?
UBP-DP-YDP Hükümeti, ülkedeki tüm kurumları ve meslek odalarını by-pass etmek için yeni bir hamle yaptı ve “kaçak külliye” ve TOKİ’nin ülkemizde yapacağı öngörülen mimari projelerde karşılarına problem(!) çıkmaması adına “vizeye gerek duyulmaması” için yasa önerisi hazırlamış ve Meclis’e sunmuştu.
Yerli kurumları by-pass etmek için dört koldan saldırıyorlar!
“Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (Değişiklik) Yasa Önerisi”, Ulusal Birlik Partisi‘nden (UBP) Özdemir Berova, Demokrat Parti‘den (DP) Serhat Akpınar ve Yeniden Doğuş Partisi‘nden (YDP) Talip Atalay‘ın imzasıyla Meclis‘e sunulmuştu.
Öneriye göre; “Devlete ait projeler ve uluslararası antlaşmalar veya bunlara dayanan protokoller uyarınca yapılacak projeler için vize alınması gerekmez” ibaresi yasaya eklenecek.
Yasa değişikliği yapılırsa, mimarı vatandaş olmayan, ülkemizde hazırlanmayan, yerli meslek odalarından onay ve vize almayan her türlü proje hayata geçirilebilecek ve yerli tüm kurum ve meslek odaları by-pass edilmiş olacak.
Mimar dava açtı!
TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın geçtiğimiz sene KKTC Meclisi‘nde yaptığı konuşma sırasında “müjde” olarak duyurduğu, Türkiye’deki “kaçak külliye”nin bir benzerinin ülkemizde yapılacağı haberi sonrası, “yavru külliye” projesinin Türkiyeli mimarı Hilmi Güner Bakanlar Kurulu tarafından usulsüzce ‘KKTC’ vatandaşı yapılmıştı.
Mimarlar Odası tarafından “meslek etiğine aykırı” denilerek dava edilen vatandaşlık sonrası projesine vize almak isteyen mimar, Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne bağlı Mimarlar Odası’na üye olmak için başvurmuş ancak Oda’nın şartlarını yerine getirmediği ve dava süreci devam ettiği gerekçesiyle reddedilmişti.
Bunun üzerine ilgili mimar, geçtiğimiz aylarda Mimarlar Odası’na dava dosyaladı. Bu arada külliye de tüm hızıyla devam ediyor.
