Bağımsızlık Yolu Parti Meclisi Üyesi Mimar Mustafa Batak, hükümet tarafından Meclis’e sunulan İmar Yasası ve Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) Yasası’ndaki değişiklik önerilerinin bilimsellikten uzak olması nedeniyle gerekçelerinin dahi sunulamadığını vurguladı
Batak: Öyle görünüyor ki; hükümet deprem felaketinden hiçbir ders çıkarmadı
Parti adına yazılı açıklama yapan Batak, UBP-DP-YDP hükümetinin geçtiğimiz günlerde Meclis’e peşi sıra iki yasa önerisi sunduğunu hatırlatarak, sunulan önerilerin İmar Yasası ve Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) vize işlemleri konusunu ele aldığını belirtti.
Batak, “Böylesine kritik bir dönemde, yakın coğrafyamızda yaşanan deprem felaketinin tam da üzerine Meclis’e taşınan öneriler, başta meslek odaları olmak üzere halkın dikkatini çekti” dedi.
Batak şöyle devam etti;
“Kentlerin fiziki planına göre yeni yapılanmalar, deprem yönetmeliğine uygun adımlar, analiz ve yapılara yönelik teknik ayrıntılara yoğunlaşılması beklenirken; önce ‘Devlete ait projeler ile Uluslararası Antlaşma ve Protokollere dayanan projelerin’ KTMMOB’den vize koşulu aranmaması; daha sonra ise güncelliğini yitiren İmar Yasası’nın Şehir Planlama uzmanlarının gözetiminden uzak biçimde güncellenmesi önerisi geldi.
Öyle görünüyor ki hükümet deprem felaketinden hiçbir ders çıkarmadı.
“Önerilerin bilimsel dayanağı olmadığı için gerekçe de bulunamadı”
Çünkü yapılan iki önerinin de herhangi bir bilimsel dayanağı yok. Önerilen hali çağ dışı ve günümüz teknik imkanlarını reddeder durumdadır. Öyle ki her iki öneriye de gerekçe bulunamamıştır.
Hükümete göre KTMMOB’ye bağlı vize büroları tarafından incelenen projelerin teknik açıdan denetimi; ‘işlerin aksamasına ve/veya yavaşlamasına’ sebep oluyor.
Çözüm olarak da 1981’den bu yana faaliyet gösteren, vize mührü vurulan hiçbir projede teknik eksiklik yaşatmayıp, aksine katkı sunan bu uygulama ortadan kaldırılmak isteniyor.
İmar (Değişiklik) Yasası’nda da durum farklı değil. Şehir Planlama Dairesi’nin yasayı emredilen sürede yapacak kadrosu olmadığı gerekçe gösterilerek belediyeler yetkilendiriliyor.
“Pervasızca büyüme ısrarı olan inşaat sermayesine ve onlara daha hızlı hizmet vermek peşinde olan hükümete artık dur demeliyiz”
Öncelikle şunu söylemekte fayda var; İmar Yasası yenilenmesi ihtiyaçtır. Ancak yangından mal kaçırmıyoruz. Bu ihtiyacın karşılanması için Şehir plancılığı bilimini yok saymak yerine ondan faydalanmak, orada oluşan teknik bilgiyi kullanmak, yeterli personel yoksa istihdam etmek gerekmektedir.
Konuyu hiçbir hazırlığı olmayan belediyelere aktarıp, Türkiye’de uygulanan şehir plancılığı modelinin bir benzerini buraya taşımak daha büyük sorunlara yol açacak.
O nedenle pervasızca büyüme ısrarı olan inşaat sermayesine ve onlara daha hızlı hizmet vermek peşinde olan hükümete artık dur demeliyiz. Bilimsel verilere yaslanıp, başta meslek örgütleri olmak üzere çevreye, kentlere, yol ve sokaklara sahip çıkmalıyız”