Dev İşçi Sendikaları Federasyonu (Dev-iş) Başkanı Koral Aşam, hükümetin yaşanan felaketi bir fırsata çevirmeye çalıştığını belirterek, bunun tam bir vicdansızlık örneği olduğunu vurguladı
Aşam: İnsanların acılarını istismar ederek, ekonomik çıkar sağlamaya çalışıyorlar
Özgür Web TV‘de yayınlanan Özgür Yorum programında Damla Dabis‘in sorularını yanıtlayan Aşam, hükümetin bu kararnameyle “Biz bu felaketi fırsata çevirmek peşindeyiz. Bundan dolayı Anayasa’ya aykırı olduğunu bile bile Yasa Gücünde Kararname çıkarttık” dediğini belirterek, bunun bir vicdan işi olduğunu kaydetti.
Aşam, “Evet, bu tam da bir vicdan işi, vicdansızlık örneğidir. Yetkililerin yaptıkları vicdansızlıktır. İnsanların acılarını istismar ederek, ekonomik çıkar sağlamaya çalışıyorlar. Bugün bu yüzden Mahkemeye başvuruyoruz” dedi.
“Hem maaş kesintisi hem izaz ikram ödeneği artışı ve yandaş istihdam”
Bütün ülkenin yaşanan felaket karşısında duyarlılık gösterdiğine ve çocukların dahi kumbaralarından çıkardıkları paraları depremzedelere bağışladığına dikkat çeken Aşam, hükümetin de bir taraftan maaşlardan kesinti için Yasa Gücünde Kararname çıkarırken, diğer taraftan da izaz-ikram ödeneğinin artırılması talebinde bulunduğunu ve yandaş istihdam yaptığını hatırlattı.
Aşam, “Mezar taşı yapılmak için asgari ücretlisinden emeklisine 13 ay boyunca kesinti yapmak istiyorlar. Halbuki, deprem bölgelerinden en yakın güvenli bölge olarak Kıbrıs’a gelen birçok depremzede var. Bu sayının kaça çıkacağı tam bilinmese de bir hayli artacağı tahmin ediliyor. Bizim bu ekstra nüfusu kaldırabilmemiz için çalışma yapmaları gerekirken fırsatçılık yapmaya çalışıyorlar” dedi.
“Vicdan kelimesinin arkasına saklanıldı ve atanmış otorite bu felaketi bir fırsata çevirmeye çalıştı”
Aşam şöyle devam etti;
Bizim sendikalarla yaptığımız toplantılarda; sağlık sektöründe örgütlü olan doktorlar gelen depremzedelerin burada sağlık kontrolünden geçmesi gerektiğini belirtti. Ancak hastanelerin de yeterli olmadığını biliyoruz. Özellikle diyaliz hastalarının tedavilerinde geçen hafta sıkışıklık yaşandı.
Üniversitelere kayıt yapmaya çalışan öğrenciler, deprem felaketinden kaçıp buraya gelmeleri nedeniyle ailelerinden destek alamıyorlar. Yatacak yerleri dahi yok.
Bu insanları da düşünmek gerekiyor. Hükümetin aslında hali hazırda da yeterli olmayan ülke kaynaklarının bu durumda nasıl kullanılacağını düşünmeleri gerekiyor.
Tüm bunları yan yana koyduğumuzda, biz bu hükümete güvenmiyoruz. Nasıl yardım yapılacağını biz çok iyi biliyoruz. Özellikle belediyelerde çalışan üyelerimiz hem gönüllü şekilde hem de hayatlarını riske atarak ellerinden geleni yaptılar.
Ama bu vicdan kelimesinin arkasına saklanan atanmış otorite bu felaketi bir fırsata çevirmeye çalışmıştır”