KıbrısSağlıkSürmanşet

EHHD: Önlem alınması gereken tek doğal afet depremler değildir




Evrensel Hasta Hakları Derneği (EHHD), gündemde deprem olsa da önlem alınması ve hazırlık yapılması gereken tek doğal afetin depremler olmadığına işaret ederek, bunların gerçekleşme ihtimali karşısında hasta haklarının korunabilmesi adına yapılması gerekenleri sıraladı

Dernek: Önlem alınması gereken tek doğal afet depremler değildir

Yazılı açıklama yapan dernek, yaşanan yıkıcı deprem sonrasında, adada gerçekleşebilecek olası bir depreme ne kadar hazırlıklı olunduğu konusunun toplumda ciddi bir tartışma yarattığına dikkat çekerek, her ne kadar gündem, depremi en acil önlem alınması gereken doğal afet olarak herkesin önüne koysa da hazırlıklı olunması gereken tek doğa olayının deprem olmadığını kaydetti.

Açıklamada, “Depremin yanında, küresel ısınma sonucunda gerçekleşebilecek sel baskınları, kuraklık vb. olası afetlere karşı da koruyucu tedbirlerin alınması; yaşam hakkı ve güvenlik hakkı kapsamında, hasta haklarının korunması için alınacak önlemlerin de ivedilikle planlanması gerekmektedir” denildi.

“Görev dağılımının önceden planlanması hayati önemdedir”

Açıklama şöyle devam etti;

“Olası bir afet durumunda kamu ve özel sağlık kuruluşlarının hizmetlerine aksatmadan devam edebilmesi; oluşabilecek yaralanmalara anında müdahale edebilecek kapasite için güçlendirilmesi ve böylesi acil durumlarda görev dağılımının önceden planlanması hayati önemdedir.

Özellikle kamu binaları ve kamusal yaşam alanlarında yapılacak hazırlıklar ve önlemler elzemdir ancak bunun yanında gerek gıda, gerekse de tıbbi ilaç ve malzemelerin tedariği konusunda da ciddi planlama yapılması gerekmektedir.

Gıda ve ilaç tedariğinde doğrudan bağımlı olduğumuz ülke olan Türkiye’de yaşanan afet ve krizler bizleri de bire bir etkilemektedir.

“Hala ilaç ve tıbbi malzeme tedariğinde istikrar sağlanamamıştır”

Pandemi döneminde de tecrübe ettiğimiz gibi birçok hastanın tedaviye erişim hakkı ilaç tedariğinde oluşan aksaklıklar yüzünden ihlal edilmiş ve hala ilaç ve tıbbi malzeme tedariğinde istikrar sağlanamamıştır. Son yaşanan deprem ise halihazırda sorunlu olan tedarik zincirinin tekrar aksamasına neden olmuştur.

Yaşanan deprem sonucunda adamıza Türkiye’den gelen depremzedelerin sağlık hizmeti ihtiyaçlarını da göz önünde bulundurduğumuzda yaşanabilecek eksikliklerin daha da büyük krizlere gebe olduğunu söyleyebiliriz.

“Sağlığa ayrılan bütçenin tekrar gözden geçirilmeli”

Bu nedenle sağlığa ayrılan bütçenin tekrar gözden geçirilmesi, oluşan bu olağanüstü duruma ve artan talebe karşılık verilebilmesi için ivedilikle düzenleme yapılması ve kayıt tutulması gerekmektedir.

Hali hazırda yetersiz olan sağlık altyapısı, ilaç ve tıbbı malzeme yetersizliklerinin hem adamıza gelen depremzedelerin, hem de ülkemizdeki hastaların haklarının ciddi bir biçimde ihlal edilmesiyle sonuçlanabilecek bu durumun derhal tüm yetkililer tarafından önceliklendirilmesi hayati önem taşımaktadır.

“Uzman oda, birlik ve sivil toplum örgütlerinin karar alma süreçlerine dahil edilmeleri konusunda ısrarcıyız”

Toplum olarak öncelikle yerel kaynaklarımızı oluşan bu kriz durumuna ve ilerde olabilecek her türlü acil duruma karşı doğru yönlendirmeli ve yerel kapasitemizi geliştirip güçlendirmek için kitlesel olarak harekete geçmeliyiz.

Yasa yapıcı ve yasa koyucuların da farklı konularda uzman oda, birlik ve sivil toplum örgütlerini karar alma süreçlerine dahil etmelerini ısrarla talep etmeye devam etmeliyiz.

Evrensel Hasta Hakları Derneği olarak özellikle hasta hakları ihlalleri konusunda yürüttüğümüz hak izlemeciliği görevimizi idarenin deprem ve olası diğer doğal afet ve krizlerin yönetimine ilişkin aldığı kararları, bununla ilgili harcama kalemlerini ve kararların uygulamasındaki tüm süreçleri paydaşlarımızla birlikte ‘yaşam hakkımız’ adına takipçisi olacağımızı duyururuz”









Başa dön tuşu