Bağımsız milletvekili Jale Refik Rogers, hükümetin son bir ayı aşkın süredir vergisini ödeyen vatandaştan daha fazla vergi almak için yasa yapmakla meşgul olduğunu söyledi
Rogers: Dokuz aylık kesintiyle 50 yıldır yapılamayanlar yapılamaz
Katıldığı televizyon programında hükümeti eleştiren Rogers, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü;
“Hükümet, devletin gelirlerini artıracak, kayıt dışı ekonomiyi kayıt altına alacak tek bir adım atmış değil. Vergisini düzenli ödeyen vatandaşın maaşından kesilecek miktar bu ülkede 50 yıldır yapılmayanları yapmaya yetmeyecek.
Dokuz ay yapılacak kesinti ile gerek eğitim gerek sağlık altyapısı anlamında var olan ihtiyaçların karşılanması mümkün değil. Birçok okul 1974 öncesi yapılmıştır ve tekrardan sıfırdan inşa edilmesi gerekir. Hastane ve sağlık merkezleri benzer durumda.
“Zaman şimdi değil ise ne zamandır?”
Eğer bir şeyleri değiştirme noktasında bu hükümet samimi ise kayıt dışılığı önleyecek, bu devletin gelirlerini artıracak adımları atması gerekir.
Bunca yıldır iktidarda olan hükümetin büyük partisinin yarattığı bu statüko içten çürümüştür. Hiçbir şekilde sürdürülebilir bir düzen yoktur, halk hiçbir alanda hizmet alamamaktadır.
Gerek karanlık yollarda her gün yüzleştiğimiz trafik terörü, gerek halkın eğitim ve sağlık ihtiyaçlarını karşılamayacak durumda olan okul ve hastane alt yapı eksiklikleri, gerek artık halka hizmet veremeyen içi boşalmış kamu sürdürülebilir değildir.
Eğer yaşanan depremden ders alınıp bir şeyler değişecekse zaman şimdi değil ise ne zamandır? Ancak bu hükümetin samimiyetsiz olduğu ve kendi ayaklar üzerinde duran bir yönetim yaratmak gibi herhangi bir gailesi olmadığı ortadadır. Kesintiler yapıp bir süre halkın gözünü boyayacak adımlar atılacak ve esas sorunlar yine ötelenecek”
“Hükümetin attığı adımlar samimiyetsizliğinin göstergesi”
“Her gün içinin daha da boşaltıldığı bir devlet yapısıyla karşı karşıyayız” ifadesini kullanan Jale Refik Rogers, günü kurtaran değil, sürdürülebilir kamu maliyesinin oluşturulmasının şart olduğunun altını çizdi.
Rogers, “Deprem sonrası bağış toplanırken; hükümet, pandemiden Ukrayna savaşına uzanan bir gerekçeler silsilesiyle bir kararname çıkarmış ve maaşlardan kesinti yapacağını açıklamıştı. Meclise götürüldü, komitede tartışıldı. Ama hükümet gene son noktada genel kurulda birçok değişiklik yaptı” dedi.
Rogers şöyle devam etti;
“Hükümetin istediği çok gürültü çıkmadan bu kesintileri yapmak ancak ciddi anlamda bir zihniyet değişikliği niyeti yok. Hükümet bir ayı aşkın süredir bu kesintiler üzerinde kamuoyunda tartışmaya sebebiyet verirken, asli görevi olan kayıt dışılığı önleme ile ilgili tek bir adım atmadı.
Hükümet kurulduğunda ‘Elektronik Şans Oyunları Yasası’ hazırdır derken, kaynağa ciddi ihtiyaç duyulan bu dönemde bu yasayı Meclis’e bile göndermedi. Yapı denetim yasa tasarısını meclise göndermesi gerekirken, onun yerine imarı daha kontrolsüz hale getirecek KTMMOB’nin inşaat yapımındaki vizelendirme yetkilerini elinden almak için gönderdiği yasa tasarısı hala meclis gündeminde. Kamu ihale yasasına direk alımı sağlayacak AKSA şirketine özel değişiklikler getirmeye çalışıyor.
Hükümet sorunları çözmek ve kendi ayaklarımızın üzerinde durmamızı sağlayacak adımlar atmak zorundadır. Onun yerine statükonun devamına uğraşıyor. 20 bin TL maaş alandan 400 TL kesinti yapıp hastane, okul vs. yapması zaten mümkün değildir.
Bu sürdürülebilir bir yöntem hiç değildir. Bu rakamlarla, yıllardır ihmal edilen ihtiyaçların giderilmesi imkansız. Bizim ülke olarak sürdürülebilir kamu maliyesi oluşturmamız gerekiyor. Devletin gelirlerini artıracak düzenlemelere ihtiyacımız var. Yatırım teşviki olarak vergi muafiyeti veriliyor.
Geçmişte belki buna ihtiyaç vardı, ya şimdi? Bu, büyükler daha büyüsün küçük ölçekli işletmeler yok olsun demektir. ‘Ülkeyi üniversite adası yapacağız’ dedik ama üniversiteler insan ticaretiyle anılıyor. Bu sorunları gündeme getirdiğimizde de ülkemizi kötü gösterecek şeyler konuşmayın deniliyor.
Başımızı kuma gömerek sorunlarımızı çözemeyiz. Kayıt dışı ekonomiyi kayıt altına almak, vergileri adil şeklinde toplamak şarttır. Ancak o zaman kendi ayaklarımız üzerinde durmak mümkündür.
Bu adımlar atılsa halk kesintilere de karşı çıkmayacaktır. Ancak hükümet samimiyetsizdir, gene günü kurtarıp statükonun devamını sağlamak dışında bir niyeti yoktur, halk da bunu görmektedir”
