Kendi Merkez Bankası‘nın başına bile kendi insanını bir Kıbrıslı Türk’ü atayamayan siyasal ve ekonomik yapı içinde “dövize endeksli” veya “Euro endeksli” bir ekonomik yapıya geçmek veya “sabit para birimine” geçme talebi kamuoyunu manipüle etmektir.
İlk önce “iktidara” geldiğinizde bu kadar birikimli insanımız, donanımlı insanımız varken, hani üretmek kendi ayaklarımız üzerinde durmak gibi siyasal söylemlere sarılırken “niye Merkez Bankası’nın başkanını bile Kıbrıslı Türklerden birini atayamadınız?” sorusuna açık bir şekilde cevap vermeniz gerekmektedir.
Cumhuriyetçi Türk Partisi tek başına iktidara gelmekten bahsederken, koalisyona girdiği “iktidar” dönemlerinde defalarca niye Merkez Bankası’nın başkanının Türkiye’den atanmasına engel olamadı?
Kolonyalizm ekonomik bağımlılıktır. Sömürgecinizden ayrı ekonomi politikaları üretemezsiniz.
Bütün ekonomik modelleri o size dayatır. Para birimi dahil. Kıbrıs Cumhuriyeti’nin para biriminden TL’ye geçiş süreci iyi tartışılmalıdır.
KKTC Merkez Bankası’nın hangi koşullarda kurulduğu iyi tartışılmalıdır. Kıbrıslı Türklerin trajedisi burada başlar.
Toplum artık kendi kendisinin beceriksiz olduğunu kendi kendini yönetemediğini kanıksamıştır. Korkunç bir özgüven yetimi söz konusudur.
Bütün sömürgeciler sömürdüğü toplumun bu psikoloji içinde çürümesini ister ve bunun için her şeyi yapar. Kıbrıslı Türk cemaati kendi kendini hiçbir zaman yönetmediğini, kendi seçimlerini kendisinin gerçekleştirmediğinin ne yazık ki farkında bile değildir.
Akıncı, Talat hiçbiri Türkiye’ye rağmen seçilmemiştir. Türkiye rıza gösterdiği için bütün bu hükümetler kurulmuş, istemediği için yıkılmıştır.
Kıbrıslı Türk cemaati büyük bir illüzyon içindedir. Literatürde buna “colonized mind” denmektedir.
Kolonize edilmiş Zihin…
Peki çare nedir?
Anti kolonyal anti kapitalist anti emperyalist Marksist özgürlük mücadelesi…
Bundan kaçamayacaksınız!
Halil Karapaşaoğlu
YKP Örgütlenme Sekreteri
Akademisyen