Mülteci Hakları Derneği‘nin de üyesi olduğu Irkçılık Karşıtı Ağ, Gönyeli bölgesinde yaşanan ırkçı saldırıları şiddetle kınadı
“Irkçı saldırılar ve etik olmayan habercilik konusunda endişe içindeyiz”
Yazılı açıklama yapan örgüt, Irkçılık Karşıtı Ağ olarak adaletsizin, eşitsizliğin ve ırkçılığın ortadan kaldırılmasının için çalışan bir örgütlenme olduğunu belirterek, son zamanlarda yaşanan ırkçı saldırılar ve bunları çevreleyen etik olmayan habercilik uygulamaları konusunda endişe duyduklarını belirtti.
Açıklamada, “Topluluğumuzda meydana gelen ırkçı saldırıları şiddetle kınıyoruz. Özellikle Gönyeli bölgesinde yaşanan ve giderek şiddetini artıran ırkçı saldırılardan bahsetmek istiyoruz” denildi.
“Polisi göreve çağırıyoruz”
Açıklama şöyle devam etti;
“Kendilerini ‘Türk Erkeği‘ olarak tanımlayan bir grup saldırganın sokak ortasında gerçekleştirdiği saldırılar ile ilgili polisi göreve çağırıyoruz.
Araç ile kurbanlarına yaklaşan saldırganlar, hedef aldıkları kişilerin üzerine su fırlattık, hakaret ediyorlar ve daha sonra araç ile hızla uzaklaşıyorlar. Kurbanlardan birçoğu yaşadığı bölge veya kendi evinin önünde saldırıya uğramış ve mağdur edilmiştir.
Kendi yaşam alanı sınırları içerisinde saldırıya maruz kalan mağdurlar, güvende hissetmediklerini belirterek, travmatize edilmişlerdir.
“15’den fazla kişi bu saldırılara maruz kaldı”
Biz en çok üzen durum ise aynı gece 15’ten fazla farklı kişinin bu ırkçı saldırılara maruz kaldığı, bu saldırıların artarak daha devam etmekte olmasıdır.
Irkçılık Karşıtı Ağ olarak bu durumun kabul edilemez olduğun özellikle belirtmek isteriz. Her türlü ırkçı saldırı, tutum ve söylemin karşısında olduğumuzu bildiririz.
Gönyeli bölgesinde yaşana bu olayın özellikle uluslararası öğrencileri hedef alması, hakaret niteliği taşıyan bu saldırıların önüne geçilmemesi bölgede yaşan bireyleri oldukça huzursuz ve tedirgin etmektedir.
“Mağdurlar saldırganlara karşı savunmasız bırakılıyor”
Polise başvuru yapan bazı mağdurlar polisin ‘mahkemeye git’ gibi geri çeviren söylemlerine maruz kalmış ve saldırganlara karşı savunmasız bırakılmışlardır.
Irkçılığın ve ırkçı saldırıların toplumumuzda yeri yoktur. Etnik kökenleri veya geçmişleri ne olursa olsun tüm bireylere karşı anlayışı, saygıyı ve hoşgörüyü benimseyerek ırkçılığı ve ırkçı tutumları ortadan kaldırmak bizim ortak sorumluluğumuzdur.
Bu noktada, adada yaşayan tüm bireylerin güvenliğini ve refahını sağlamak için gerekli önlemlerin alınması ve yaptırımların uygulanması çok önemlidir.
Bu sebeple de polis teşkilatını, toplum liderlerini ve yerel makamlarını bu olayları kapsamlı bir şekilde soruşturması, araştırılması ve saldırganların yakalanması için acilen harekete geçmeye çağırıyoruz”