Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası El-Sen’den dün artarda istifa haberleri geldi. 9 üyenin istifasının ardından, basın açıklaması yapan sendika başkanı Kubilay Özkıraç, bunun bir operasyon olduğunu öne sürerek, sorumlu olduğunu söylediği isimlere adeta ateş püskürdü
“BUNLARIN KIBLESİ PARADIR”
Özkıraç, “Hiç açıklamadığımız olayları açıklayacağız” diyerek başladığı konuşmasına, El-Sen’e operasyon düzenlendiğini, bunun başında, Kıb-Tek Yönetim Kurulu eski Başkanı Ahmet Hüdaoğlu, asbaşkan Yusuf Avcıoğlu, El-Sen eski Başkanı Tuluğ Kalyoncu, Kıb-tek eski Genel Müdürü Ahmet Dargın, El-Sen eski Mali Sekreteri Hüseyin Sönmezoğlu ve Kıb-Tek eski Mali Koordinatörü ve aynı zamanda Maliye eski Bakanı Hasan Başoğlu’nun olduğunu ileri sürdü.
“AKSA ile bu ülkede kavga eden tek örgütüz’ diyen Özkıraç, El-Sen’e operasyon yapmakla suçladığı isimlerin, AKSA’nın adamı(!) olduğunu ve tek amaçlarının da Kıb-Tek’i AKSA’ya teslim etmek olduğunu belirtti.
Özkıraç, “Çarklarına çomak soktuğumuz için bize operasyon çekiyorlar. Ama bilmeliler ki, El-Sen’in kavgası devam edecektir. Kıb-tek kimsenin babasının malı değildir, olmayacaktır” dedi
Özkıraç: Biz bu toplumun bağrından çıkan bir sendikayız
Basın açıklamasına, “Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun içinde bulunduğu pozisyonla ve sendikamızla ilgili hiç açıklamadığımız olayları açıklayacağız” diyerek başlayan Özkıraç, sendikada yapılan son seçimleri kazanmasının ardından, AKSA lobisinin sendikaya büyük operasyonlar yaptığını ama kendilerinin, mevcut yönetimi devirme planlarını boşa çıkarttıklarını söyledi.
“2018 yılından bu güne kadar gerek Kıb-tek içinde gerek bazı partilerin MYK’larında, El-sen sürekli masaya yatırılmıştır” diyen Özkıraç, sendikada ortaya koydukları tavır sayesinde, El-Sen’in tüm siyasi partilerden arınmış, tam bağımsız bir örgüt olduğunun toplum tarafından da kabul gördüğünü belirtti.
Özkıraç, “Biz hiç bir siyasi partinin arka bahçesi değiliz. Biz bu toplumun bağrından çıkan bir sendikayız” dedi
“Ülkedeki bazı siyasi partiler AKSA’dan besleniyor”
Ülkede AKSA ile kavga eden tek örgüt olduklarını söyleyen Özkıraç, ülkedeki bazı siyasi partilerin, AKSA’dan beslendiğini iddia ederek, bunları artık net bir şekilde konuşacaklarını dile getirdi.
Özkıraç, “Hem 4’lü koalisyon döneminde (CTP-HP-DP-TDP), hem de UBP-HP döneminde, yatırımlarla ilgili, sendikamızın ortaya koyduğu grev ve mücadeleler bellidir. Bize talimat verecek olan tek kesim çalışanlarımız ve toplumumuzdur. Siyasi partiler bize talimat veremez” dedi
“12 milyon Euro’luk farkı nasıl bölüşeceklerdi?”
4’lü koalisyon hükümeti döneminde 4 jeneratör alımı için, Ahmet Hüdaoğlu’nun başkanlığındaki sendikanın bir rapor hazırladığını hatırlatan Özkıraç, o rapora destek veren herkese teşekkür ettiklerini söyledi.
Ancak 28 milyon Euro’luk 4 dizel jeneratörün keşif bedeli olarak 42 milyon Euro gösterildiğini söyleyen Özkıraç, bunun, hem kendilerini hem bu ülkenin düzgün politikacılarını rahatsız ettiğini vurguladı.
Özkıraç, “Dönemin El-Sen Yönetim Kurulu Başkanı, bu konuda ısrarla bir mücadele veriyordu. Ancak dönemin başbakanı Tufan Erhürman’la yaptığımız görüşmelerde, aradaki 12 milyon Euro’luk fark soru işaretleri doğurdu. Yapmış olduğumuz araştırmalarda da, bazı yönetim kurulu üyelerinin banka hesaplarında hareketlilik başladığını gördük” dedi
Bunu ilk kez açıkladığını belirten Özkıraç, bu 12 milyon Euro’luk farkın nasıl bölüşüleceğini bu toplumun bilmesi gerektiğini belirtti.
“Hüdaoğlu bu topluma bunu açıklasın”
Kıb-Tek’in her yıl 200 milyon TL zarara uğratıldığını öne süren Özkıraç, rüşvetin belgesi olmaz denildiğini ama piyasa değeri 28 milyon Euro olan 4 jeneratörün, 42 milyon Euro’ya çıkmasını Ahmet Hüdaoğlu’nun bu topluma anlatması gerektiğinin altını çizdi.
Özkıraç, “Yaptıkları katkılar için samimiyetle teşekkür ettik. O dönem bir de Toplu İş Sözleşmesi imzalanması olayı vardı. Hüdaoğlu’nun gidip başbakan Tufan Erhürman’dan özür dilediğini de biliyorum. Erhürman’la görüşlerimiz farklı olsa da bu ülkenin temiz siyasetçilerindendir” dedi
“Bunlar AKSA lobisinin elemanlarıdır”
Kıb-Tek’in bu gün bu hale gelmesinin baş sorumlularının, Kıb-Tek Yönetim Kurulu eski Başkanı Ahmet Hüdaoğlu, şimdiki Asbaşkan Yusuf Avcıoğlu, El-Sen eski Başkanı Tuluğ Kalyoncu, Kıb-tek eski Genel Müdürü Ahmet Dargın, El-Sen eski Mali Sekreteri Hüseyin Sönmezoğlu ve Kıb-Tek eski Mali Koordinatörü ve aynı zamanda Maliye eski Bakanı Hasan Başoğlu olduğunu ileri süren Özkıraç, “Bunlar AKSA lobisinin elemanlarıdır” dedi.
“Avcıoğlu’nun solar enerji şirketi var”
Kıb-Tek Yönetim Kurulu Asbaşkanı Yusuf Avcıoğlu’nun, solar enerji şirketi olduğunu, aynı zamanda da Kıb-tek Yönetim Kurulunda olduğunu söyleyen Özkıraç, bunun etik olmadığını savundu.
Özkıraç, “AKSA bu ülkeye rahmetli İrsen Küçük’ün bakan olduğu dönemde geldi. Peki, sendikanın eski genel başkanı Tuluğ Kalyoncu, AKSA sözleşmeleri imzalanırken neredeydi? Tek bir eylem tek bir mücadele örneği bana gösterebilirlerse, ben bugün istifa edeceğim” dedi
“‘O iş bitti’ başlığıyla sosyal medyaya fotoğraf attılar”
Özkıraç, ‘AKSA lobisinin adamları’ diyerek suçladığı kişilerin, kurumu batırmak ve AKSA’ya teslim etmek için sendikaya operasyon başlattıklarını ve 9 sendika üyesini, yalan yanlış bilgilerle etkileyerek, istifa ettirdiklerini öne sürdü.
Özkıraç, “Bu ekibin, dün akşamda çok özel bir yemekleri vardı Girne’de. Bunun fotoğrafını da, ‘O iş bitti’ başlığıyla sosyal medyaya koydular” dedi.
Bu gün yetkisini kullanarak, sendikada 4 atama yaptığını belirten Özkıraç, operasyonun mimarları olduğunu iddia ettiği kişilerle canlı yayında karşı karşıya gelmeye de hazır olduğunu söyledi.
“Hiç bir güç bizi bir adım geri attıramaz”
Kendi yollarının yatırım yapmaktan geçtiğini belirten Özkıraç, 1,5 yıl önce Ekonomi ve Enerji Bakanlığı ile El-sen arasında imzalanan protokolün de arkasında olduklarını belirtti.
Özkıraç, “Hiç bir güç, hiçbir baskı ve tehdit, bizi AKSA ile mücadeleden, özelleştirme kavgamızdan, çalışanların ve toplumun haklarından bir adım geri attıramaz” dedi
“Ayrıcalıklı kesime karşı birçok eylem yaptık”
Özkıraç, borçları olmasından dolayı elektrikleri kesilen ama yasadışı şekilde tekrar bağlatılan ‘ayrıcalıklı’ kesime karşı durmak için El-sen’in mücadele ettiğini belirtti.
Özkıraç, “El-sen son aylarda, o ayrıcalıklı kesime karşı, Güzelyurt’ta, İskele’de ve Girne’de bir çok grev yaptı. Elektriklerini kestik, tahsilat yaptık, grevler yaptık ve kuruma 20-30 milyonluk katkı sağladık.
“Hüdaoğlu’nun kuruma 600 bin TL borcu var”
Özkıraç, basın açıklaması sırasında, elindeki belgeyi göstererek, Kıb-Tek Yönetim Kurulu eski Başkanı Ahmet Hüdaoğlu’nun, Kıb-Tek’e 600 bin TL borcu olduğunu da iddia etti.
Özkıraç, “Hüdaoğlu çıksın bunu açıklasın. 600 bin TL borcu var Mağusa’da. Taksitlendirme hikâyelerini de geçsin. Yönetim kurulunda olan birinin böyle yapmaması gerekir. Onun önderliğinde, Ahmet Dargın da kullanılarak sendikamıza operasyon yapılıyor” dedi.
“Ucunda ölümde olsa kavgamız devam ediyor”
Restorantlarda El-sen’i masaya yatırmanın kimsenin haddine olmadığını söyleyen Özkıraç, Kıb-tek’in evraklarının basında dolaştırıldığını, bunu yapanın da Yusuf Avcıoğlu olduğunu ileri sürerek, “Çok organize bir operasyon var. Ama sadece El-sen’e değil, Kıb-Tek’e” dedi.
Sendikadan istifa edenleri saygıyla karşıladıklarını belirten Özkıraç, “Ucunda ölümde olsa, arkadaşlarımızla birlikte kavgamız devam ediyor” dedi.
“Bizleri AKSA’dan nemalanan kişiler yargılayamaz”
Son dönemlerde 15-16 kişi hakkında görevlendirmeler yapıldığını, sendikanın, çalışanın her zaman yanında olduğunu ifade eden Özkıraç, “Ama çalışan yanlış yaparsa onu da ikaz edeceğiz. 15-16 tane görevlendirme var. Bazı çalışmayan arkadaşlar başka bölgelerde görevlendirildi. Ama bunlar medyaya sürgün diye verildi” dedi.
Teknecik Elektrik Santrali’ne de yapılan operasyonlar olduğunu öne süren Özkıraç, bunun tek bir amacının, AKSA ile 2022 yılında masaya gelecek olan yeni sözleşmeye evet demek olduğunu söyledi.
Özkıraç, “Kıb-tek toplumun malıdır. Biz mahkemelerde kavga verirken bu arkadaşların operasyonu sendikaya yapılan en büyük ihanettir. Bizleri AKSA’dan nemalanan kişiler yargılayamaz. Bizi tarih ve bilim yargılayacak” dedi.
“Biz müsaade etmeden bu iş bitmez”
Özkıraç son olarak şunları söyledi; “Ben bu ülkenin ezilen ve sömürülen kesimlerinin kavgasında El-Sen’in bir neferiyim. Bizim 8 görev şehidimiz var. Bu ranta çomak soktuk diye böyle oldu, biliyoruz.
Dünden beri öyle saldırılar var ki, hangi şirket ve çevrelerle çıkar ilişkileri sonucu oluyor çok iyi biliyoruz. Akıllarını başlarına toplasınlar, bu kurum babalarının malı değildir.
Asgari ücretin 4 bin TL bile olmadığı bir toplumda bunların servetlerini ben biliyorum. Çıksınlar açıklasınlar, ak koyun kara koyun çıksın ortaya”