Yerli sebze-meyve üreticisi Eşref Özbilgili, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri (KTBK) ihalelerinde yaşandığını söylediği usulsüzlükleri anlattı, bu ihalelerde bulunan komisyon başkanını ve adını açıkça şikâyet dilekçelerinde de belirttiği bir şahsı suçlayarak, bu usulsüzlüklerle her yıl yaklaşık 50 milyon TL zarar yaratıldığına ve bunun da halkın vergileriyle ödendiğine dikkat çekti.
Maksıl Manav adlı firmasıyla askeri ihalelere katılan Özbilgili, durumun soruşturulması ve suçlu olduğunu iddia ettiği kişilerin yargılanması için KTBK’ya resmi şikâyette de bulundu.
Özbilgili, geçtiğimiz hafta yapılan son pazarlık usulü ihalede de yumrukların havada uçuştuğunu, bir katılımcının darp edildiğini, kişinin avukatıyla birlikte Girne Polis Müdürlüğü’ne şikâyette bulunduğunu anlattı ve KTBK ihalelerinde kurulan bu düzenin yaklaşık 30 yıldır bu şekilde devam ettirilerek, devletin her sene milyonlarca lira zarara uğratıldığını öne sürdü.
Özbilgili’nin iddiaları korkunç!
Türkiye’nin Kıbrıs’ın kuzeyindeki askeri kanadı olan, TC Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri, her sene milyonlarca liralık sebze, meyve, et ve süt gibi ürünler için ihaleye çıkıyor.
Geniş katılımın olduğu bu ihalelerle ilgili daha önce de ortaya atılan birçok usulsüzlük iddiası olmasına rağmen, ilk kez bir katılımcı firma sahibi, isim vererek hem resmi şikâyette bulundu hem de gazetemiz aracılığıyla konunun kamuoyu tarafından da bilinmesinde ısrarcı oldu.
Özgür Gazete‘ye konuşan Özbilgili’nin iddiaları çok ciddi. Buna göre bu ihalelerde tam 30 yıldır çeşitli usulsüzlükler yapılıyor ve bu usulsüzlüklerin sorumluları da neredeyse hiç değişmiyor.
İşte Özbilgili’nin o iddiaları;
Özbilgili: Ciddi bir çeteleşme var, bu şahsın istemediği hiç kimse ihale alamaz
Yaklaşık 7-8 senedir askeri ihalelere katıldığını söyleyen Özbilgili, bu ihaleler sürecinde mağdur edilenlerden sadece biri olduğunu belirtiyor ve birçok kez maddi/manevi zarara uğratıldığını anlatıyor.
Özbilgili, “Bunları yapanlar bellidir, ciddi bir çeteleşme var. Özellikle KTBK’ya ait ihalelerin başını çeken İ. adlı bir şahıs var. Bu şahsın istemediği hiç kimse ihale alamaz, alsa da ürününü teslim edemez. Bu ette de sütte de sebze ve meyvede de böyledir. Bu kişinin tam 30 senedir kurduğu bir düzen var” diyor.
“İhale bedelinin yüzde 13’ünü alıyor”
Özbilgili bahsettiği kişinin bu usulsüzlükleri yüzdelikle yaptığını da iddia ederek yüzdelik bedeli bile veriyor. Buna göre İ. adlı şahıs ihaleyi “kazandırdığı” firmadan, ihale bedelinin yüzde 13’ünü alıyor. Kazanan kişi bunu vermek zorunda.
Özbilgili’ye göre bu yüzde 13’ün gideceği yerler de belli. İ. adlı kişi bu miktarın yüzde 5’ini direkt kendisi alırken, kalan yüzde 8’i de ürünlerin muayenesi sırasında çıkabilecek sorunlar için kullanıyor.
Örneğin; şartnameye uygun olmayan ya da beğenilmeyen bir ürün varsa ve ürünler reddedilirse, bu yüzde 8’lik kısım da ürünleri “kabul ettirmek” için kullanılıyor ve kazanan firmanın önünün tıkanması engelleniyor.
Özbilgili KTBK’ya dilekçe verdi
Özbilgili’nin iddiaları bunlarla da sınırlı değil. Bu arada Özbilgili gazetemize anlattığı bu iddialarını, açık isimlerin de yer aldığı bir dilekçe haline getirerek, 23.6.2023 tarihinde KTBK Komutanlığı’na da teslim ediyor.
“Devlet zarara uğratılıyor, bu olaylar araştırılsın ve sorumlular yargılansın” diyen Özbilgili, komutanlıktan da bu konuda soruşturmanın yapılacağına dair yazılı cevap aldığını belirtiyor.
“Süt ürünleri üreten firma sebze-meyve ihalesine girdi”
Özbilgili son katıldığı ihale sürecini ise şöyle anlatıyor;
“Artık ihalelere katılmak zorlaştı. Sadece katılım için hazırlanması gereken dosyaya gerekli evrakları toparlamak 60 bin TL civarı tutuyor.
Son katıldığım 120 milyon TL’lik sebze-meyve ihalesine 11 firma olarak katıldık. Bu 11 firmadan 10’u her zaman katılan ve tanıdık olan firmalardı ancak bir firma daha önce hiç görmediğimiz bir firmaydı. Sahiplerini de tanımıyorduk.
Bu firman aslında süt ve süt ürünleriyle ilgili üretim yapıyordu ancak sebze-meyve ihalesine gelmişti. Tahminim; diğer ihalelerde bu bahsettiğim kişilerce çok hırpalanan firma sahibi, alakası olmayan bu ihaleye katılarak fiyat kırmak istemiş.
“İhale Komisyonu Başkanı da bu işin içinde”
Bu ihale pazarlık usulü yapılan bir ihaleydi.
Ben ise verdiğim dosya köşesinden açıldığı ya da bilinçli şekilde açtırıldığı için ihaleden elendim. Tabi bunu hiçbir zaman ispat edemeyeceğim için itiraz da edemedim ve ihale alanından ayrıldım.
Çünkü ihalelerde yapılan usulsüzlükleri şikayet ettiğim de biliniyordu.
Ben iddia ediyorum ki; KTBK’nın İhale Komisyonu Başkanı da bu işin içindedir ve bu adamları destekler ve her türlü kolaylığı da sağlar.
“Sadece muz ve limonda devlet milyonlarca lira kâr etti, birileri ise zarar etmiş oldu”
Bu ihalede 14 kısım sebze ve meyve vardı. Normal şartlarda birinci sıradaki üründen başlaması gereken pazarlık, komisyon başkanının marifetiyle 14. sıradan başlatıldı.
14. sırada ise elma vardı. 40 TL’den pazarlığa çıkan elma, sadece 30 kuruş düşülerek 39.70 TL’den İ. adlı kişiye kaldı.
Elmadan sonra muz, limon diye giden sıralama 14’ten 1’e kadar böyle sürerken, biri muzun fiyatını 36 TL’ye kadar düşürdü ve bu bahsettiğimiz yabancı firma da hem muzu hem de 40 TL’den açılan ve 16 TL’ye düşürülen limon ihalesini aldı.
550’şer tondan alınacak olan sadece bu iki üründe bile (Muz-limon) devlet milyonlarca lira kâra geçmiş oldu ancak tabi birileri de zarar(!) etmiş oldu.
“Firma sahibi darp edildi, polise gitti”
Bu sırada komisyon başkanının bir katılımcının dışarı çıkarak telefonla konuşmasına izin vermesi de son damla oldu.
İşte tam bu noktada kavga başladı, yumruklar havada uçuştu ve bu ürünleri kazanan firma sahibi darp edildi. Hatta bu kişi Girne Polis Müdürlüğü’ne gitti ve durumdan şikayetçi de oldu.
Ve bu ihale ertesi gün iptal edildi.
“Her yerde çürük elmalar olabilir. Askerde de olabilir”
Ben 26 Haziran’da yaptığım dilekçeden sonra bu olayın üstüne bir dilekçe daha yaptım KTBK’ya.
Komutanlık duyarlı davrandı. Beni aradılar, yazılı bilgi de verdiler, bu konuyla ilgili şikayetimi değerlendireceklerini söylediler.
Her yerde çürük elmalar olabilir. Askerde de olabilir. Ama görevimiz bunları açığa çıkarmak. Devlet sadece meyve sebzeden senede 50 milyona yakın zarara uğratılıyor. Bu para senin benim cebimden çıkıyor”
Özbilgili’nin dilekçeleri ve ve aldığı cevap
Özbilgili iddialarını Özgür Gazete mikrofonlarına anlattı
“ASKERDE İHALE ÇETESİ VAR” – EŞREF ÖZBİLGİLİ (YERLİ SEBZE-MEYVE ÜRETİCİSİ)
Haber: Pınar Barut
Video: Kadir Sidal