Basın Emekçileri Sendikası (Basın-sen) Başkanı gazeteci Ali Kişmir, Bağımsızlık Yolu Parti Meclisi Üyesi Cansu N. Nazlı ve Bağımsızlık Yolu Omorfo Bölge Sorumlusu Celal Özkızan, “Emeğin Gündemi” programına katılarak, Kişmir’in yazmış olduğu yazıyla ilgili Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın (GKK) şikâyeti üzerine açılan ve 10 yıla kadar hapsinin istendiği davayı ve Kıbrıs‘ın kuzeyinde ifade özgürlüğünü tartıştılar
Kişmir: Bu davaya destek toplumsal açıdan özgürlüklerimize sahip çıkmak adına önemli
Kişmir, mahkemeye daha önce Afrika gazetesi davasında tanık olarak çıktığını, hiçbir konuda daha önce yargılanmadığını ve suçla ilişkisi olmayan bir insan olarak 10 yıla kadar hapsinin istendiğini duyduğunda ürktüğünü ifade etti, kuzey Kıbrıs şartlarına bakıldığında yargının en ağır cezalarda bile görmediği cezanın, kendisine bir yazı için öngörülmesinin gerçekten ürkütücü olduğunu söyledi.
Kişmir, dava süreci başladığı zaman bazı insanların korkup kendisiyle yanyana görünmemeye çalıştığını, bunun yanında beklemediği çok da destek aldığını söyleyerek, desteğin toplumsal açıdan özgürlüklere sahip çıkma adına çok önemli olduğunu da ifade etti.
Türkiye’de 2016 yılında darbe girişimi olduğu zaman yazdığı yazıdan dolayı zor durumda kalan gazeteci arkadaşlarına o dönem destek belirttiğini anlatan Kişmir, aynı desteği o kişilerden bugün görmediğini söyledi.
“Beyaz Ev’e ‘Genel Ev’ benzetmesi veya iması yok”
Programda 3 yıl önce yazdığı yazıda ne demek istediğine değinen Kişmir, dönemin mevcut Cumhurbaşkanını devirmeye yönelik toplantıyı yazısında konu ettiğini söyledi.
Yazısında Beyaz Ev’e “genel ev” benzetmesi yapmadığını da vurgulayan Kişmir, böyle bir benzetme yapmadığını yine aynı dönemde yazdığı bir köşe yazısında anlattığını açıkladı, başka bir ülkede böyle bir haber yapılsa o toplantıda olanların ceza alacağını, kendisinin de bir gazeteci olarak belki de ödüllendirilebileceğini dile getirdi.
Bağımsızlık Yolu’nun bu süreçte kendisine en çok destek çıkan parti olduğunu belirten Kişmir, CTP’den de bazı isimlerin ve geç de olsa bazı sendikaların desteğinin de kendisine güç kattığını aktardı.
Nazlı: Hem sokakta hem de Mahkemede, Ağır Ceza’ya havale olmaması için elimizden gelen her mücadeleyi yapacağız
Programda açıklamalarda bulunan Bağımsızlık Yolu Parti Meclisi Üyesi Cansu N. Nazlı, Ali Kişmir’e açılan davanın, bugüne kadar Kıbrıs’ın kuzeyinde eşi benzeri görülmeyen bir dava söyledi. Bugüne kadar gazetecilerin yargılandığı birçok davanın olduğunu hatırlatan Nazlı, Kişmir’e getirilen yasadan bir gazetecinin yargılanması ve 10 yıla kadar hapsi istenmesi gibi bir davanın daha önce yaşanmadığını ifade etti.
Suç ithamının “Askeri Suçları Düzenleme Yasası”na dayandığını belirten Nazlı Kişmir’e, yazdığı bir yazıdan dolayı askerin manevi şahsiyetini zarara uğrattığıyla ilgili bir suçlamada bulunulduğunu söyledi.
Nazlı birçok kez; bir insanın yazdığı yazıdan veya ifadesinden dolayı Ağır Ceza’da yargılanmasına sebep olacak çağdışı maddenin ortadan kalkması gerektiği çağrısında bulunduklarını söyledi.
Her ne kadar geç kalınmış olsa da yasa önerisinin değişmesi için bir komitenin yakın zamanda kurulduğunu belirten Nazlı, bunun sevindirici bir adım olduğunu aktardı. Barolar Birliği Başkanı Hasan Esandağlı’nın gönüllü olarak davanın avukatlığını üstlendiğini de aktaran Nazlı, 6 Ekim’de davanın Ceza Mahkemesi’nde mi, Ağır Ceza mahkemesinde mi görüleceği kararının verileceğini söyledi.
Nazlı, hem sokakta örgütlü bir şekilde hem de mahkemede hukuki olarak davanın Ağır Ceza’ya havale olmaması için ellerinden geleni yapmaya çalışacaklarını da ekledi.
“İfade özgürlüğünün Ağır Ceza’da yargılanmaması adına Bağımsızlık Yolu mücadele için inisiyatif almıştır”
Nazlı, insanların yazdıkları veya ifade ettiklerinden dolayı Ağır Ceza’da yargılanmalarının önünün açılmaması için bu dava sürecinde Bağımsızlık Yolu olarak mücadele anlamında inisiyatif aldıklarını, ellerinden geleni yapmaya çalıştıklarını dile getirdi.
Düzenledikleri imza kampanyasında imza koyanların, aynı fikirde olduğu için değil kimsenin fikrini paylaştığı için ceza yargılanmasına tabi tutulmaması gerektiği fikrini savunduğundan imza koyduğunu, bunun da çok anlamlı olduğunu anlattı.
Nazlı, konunun Ali Kişmir olmadığını kim olursa olsun Bağımsızlık Yolu’nun yine aynı desteği vereceğini de vurguladı.
Özkızan: Bu dava hepimize açıldı
Bağımsızlık Yolu Omorfo Bölge Sorumlusu Celal Özkızan ise bu davanın sadece Ali Kişmir’e değil herkese karşı açıldığını beliterek, “Kıbrıs’ın kuzeyinde ve Türkiye’de yaşananlardan tanık olduğumuz gibi ne kadar ileriye gidebileceklerini biliyoruz” dedi, bu konunun insani boyutunun da önemli olduğunu aktardı.
Özkızan, Kişmir davasının doğası gereği toplumsal ve politik bir dava olduğunu, muhalefetin de sahip çıktığı oranda daha anlamlı hale geleceğini söyledi.
“Farklı fikirler bu davaya sahip çıkmaya engel olmamalı”
“Farklı görüşlerde olmak bu davaya sahip çıkmamak için sebep olmamalı” diyen Özkızan, “İlkelerine sahip çıkanların bu davaya destek vermesi gerekirdi” ifadelerine kullandı.
Toplumda “severse eleştirmeme, sevmezse de uzak durma” anlayışının var olduğuna vurgu yapan Özkızan, “Oysa buluşabildiğimiz noktada yoldaş gibi buluşmak, anlaşamadığımız nokta da kendi yollarımıza devam etmek gerekmektedir” dedi.
İfade Özgürlüğü Adalet Nöbeti bu akşam Lefkoşa Mahkemeler önünde başlıyor
Özkızan, 5 Ekim akşamı ifade özgürlüğü nöbeti düzenleneceğini açıkladı. Lefkoşa’da mahkemelerin önünde saat 20:00’de toplanılacağını belirten Özkızan, aydınların ve sanatçıların desteğiyle, şiirle ve müzikle dava saatine kadar nöbetin süreceğini belirtti.