Karaoğlanoğlu İlkokulu‘nda yaşandığı söylenen bir skandal, altından çıkan bir dram, geleceği risk altında bir olan bir çocuk, tepkili veliler ve çaresiz kaldığını söyleyen öğretmen ve okul yönetimi…
“Öğretmen 10 yaşındaki çocuğu tartaklayarak müdür odasına götürdü”
Gazetemize ulaşan bir grup veli, geçtiğimiz günlerde okulda yaşanan ve şahit olduklarını söyledikleri olay karşısında büyük bir şok yaşadıklarını, okul yönetiminin yaşananlar karşısında sessiz kaldığını ve durumu bugün itibariyle polise bildireceklerini belirtti.
Velilerin iddiasına göre; çocuklarını almak üzere okul bahçesinde bekledikleri sırada, okul çıkış saati olan 12.40‘dan 10 dakika önce bir kadın öğretmen, 4. sınıfta okuyan 10 yaşındaki bir erkek çocuğunu kıyafetlerinin ense bölümünden tutarak ve tartaklayarak müdür odasına götürdü.
Çocuğun bu sırada ağladığını, hareketsiz şekilde öğretmen tarafından götürüldüğünü ve müdürün odasındaki koltuğa “fırlatıldığını” anlatan veliler, olayı görmeleri üzerine müdür odasına gittiklerini ve neler olduğunu sorduklarını belirtti.
“Artık dayanamıyorum. Siz neler olduğunu bilmiyorsunuz”
İlgili öğretmene tepki gösterdiklerini ve bir çocuğa bu şekilde davranamayacağını söylediklerini kaydeden veliler, bunun karşılığında öğretmenin, “Artık dayanamıyorum. Siz neler olduğunu bilmiyorsunuz. Bu çocuğun tedavi görmesi ve ilaç kullanması gerekiyor. Saldırgan ve öfke kontrolü yok. Bana sınıfta kitap fırlattı” dediğini, müdürün de çocuğun psikolojik problemleri olduğunu ve ailenin çocukla ilgilenmediğini söyleyerek, çocuğu sınıfa götürdüğünü aktardı.
Öğretmenin ve müdürün bu açıklamalarına karşın, çocuğun tüm problemlerine rağmen bu şekilde bir muameleyi yapamayacaklarını söylediklerini anlatan veliler, o sırada zil çaldığını, çocuğa okul servisine kadar eşlik ettiklerini, servis annesine de çocukla ilgili sorular sorduklarını ve çocuğun şiddet içeren davranışlarının olduğunun servis annesi tarafından da doğrulandığını belirtti.
“Bugün polise gidip şikayetçi olacağız, polis kamera kayıtlarını incelesin”
Müdüre “Bu çocuk gözümüzün önünde dövüldü, polise haber verelim” dediklerini ancak müdürün bunu kabul etmediğini iddia eden veliler, ertesi gün çocuğun dayısının okula geldiğini ve müdür ve öğretmene çocuğun dövülüp dövülmediği konusunda hesap sorduğunu anlattı.
Bunun üzerine kendilerinin de tekrar müdüre gidip durumla ilgili gelişme olup olmadığını sorduklarını, müdürün de kendilerine çocuğun dövülmediği yönünde savunma yaptığını söyleyen veliler, bugün kamera kayıtlarının incelenmesi için polise gidip şikayette bulunacaklarını aktardı.
Hatta veliler, yıllardır çocuklarını almak için okul çıkış saatinde bahçesine girip bekledikleri okula, bu olay sonrası alınmadıklarını ve bunu sorguladıklarında da “artık yasak” denildiğini belirtti.
Öğretmen kendisini savundu: Asla vurmadım, bu çocukla özel olarak ilgilendim
Konuyla ilgili ulaştığımız öğretmen ise 23 yıllık öğretmen olduğunu, kendi çocuklarına yapılmasını kabul etmeyeceği davranışları başka bir çocuğa asla uygulamayacağını söyleyerek kendisini savundu.
Öğretmen, “Bu çocukla 2 senedir ilgileniyorum. Hatta geçen sene ‘Onu sevgimle iyileştireceğim’ diyerek sorumluluğunu bizzat aldım. Farklı bir yaklaşımla kendisine yaklaştım, biraz iyileşme de gösterdi ancak bu yıl yeniden eski davranışlarına döndü” dedi.
“Babası hapiste, annesi İstanbul’da”
Öğretmen, ilgili öğrencinin şiddet eğilimi olan ve öfke kontrolü olmayan, geçen sene tedavisi başlayan ve ilaç kullanan bir çocuk olduğunu ancak ailenin çocukla ilgilenmediğini söyleyerek, çocuğun babasının uyuşturucu ticareti suçlamasıyla hapiste olduğunu, annenin de bir süredir İstanbul’da bulunduğunu aktardı.
İlgili öğretmen, “Bu tip problemli ve özel olarak ilgilenilmesi gereken, tedavilerinin aksatılmaması gereken çocukları aileler okula bırakıyor ve asla okulla iş birliği yapmıyor, ilgilenmiyor. Bu çocuk sınıfta bana kitap fırlattı, daha önce başka bir öğretmene servise binerken yol ortasında çanta fırlattı. Diğer öğrendiler için de risk oluşturuyor” dedi.
“Görüntüler incelensin. Bir insanı karalamak bu kadar kolay olmamalı”
Böyle çocuklar karşısında okul yönetiminin yapabileceği ve uygulayabileceği prosedür hakkında da bilgi veren öğretmen, son çarenin Eğitim Bakanlığı eşliğinde Sosyal Hizmetler‘e bilgi vermek olduğunu ancak Bakanlığın bu tip çocuklara yeterince ilgi göstermediğini belirtti, olay günü hakkında da bilgi verdi.
Çocuğa asla vurmadığını ve şiddet uygulamadığını söyleyen öğretmen, “Sınıfta bana kitap fırlatınca ‘Müdür odasına gidiyoruz’ diyerek çocuğu aldım ve sınıftan çıktım. Ancak tam okul çıkışı saatiydi ve elimden kaçmaya çalışıyordu. Kaçmasın diye kıyafetlerinden sıkı sıkı tuttum, bunu kabul ediyorum ama amacım elimden ve dolayısıyla okuldan kaçmamasıydı. Okulda her yerde kameralar var. Görüntüler incelensin. Bir insanı karalamak bu kadar kolay olmamalı” dedi.
Top poliste
Velilerin iddiaları ve ilgili öğretmenin savunması sonrası şimdi top poliste. Veliler, yaptıkları şikayet sonrası kamera görüntülerinin incelenip olayın ortaya çıkarılmasını bekliyor.