Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı, kadın hakları aktivisti ve hukukçu Mine Atlı, Lefkoşa Suriçi‘ndeki iş yerinde hunharca öldürülen Ayça Alav cinayetine dikkat çekti, böylesine vahşi bir cinayet karşısında bile ülkeyi yönetenlerin tamamen kayıtsız kaldığını vurguladı
Atlı: Göç alan ülkelerin en büyük sorumluluğu entegrasyon çalışmalarıdır
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Atlı, yıllarca yazıp söylediğini bir kez daha söyleme ihtiyacı duyduğunu belirterek, bir göçmen olarak yabancı bir ülkede büyüdüğünü ve birçok kez ırkçılığa maruz kaldığını anlattı, “Irkçılık bir toplum hastalığıdır ve içinden refah doğmaz” dedi.
Göç alan ülkelerin en büyük sorumluluğunun entegrasyon çalışmaları ve bu hastalığı yitirmek için politikalar ve uygulamalar gerçekleştirmek olduğunu vurgulayan Atlı, aynı zamanda bir ülkeye göçmen alırken devletin sorumluluğunun; kişilerin sicilleri hakkında bilgi sağlamak olduğunu ve dünyanın neresine vize başvurusu yapmak zorunda olunsa, daha önce suç işleyip işlenmediğinin sorgulandığına işaret etti.
“Ülkem, toplumumun güvenliği ve geleceğimiz için çok endişeliyim”
“Bizim ülkemizde bunların hiçbiri geçerli değil” diyen Mine Atlı, toplumun ciddi güvenlik tehditleri yaşadığını, ülkeyi yönetenlerin ise bu duruma tamamen kayıtsız kaldığını belirtti.
Mine Atlı, “Ülkemizde ve şehrimizde böylesi vahşi bir cinayetin meydana gelmesi bizi derinden sarsmış bu hadisenin tekerrürünü nasıl engelleriz diye düşünmek yerine, böylesi bir ölüme bile kayıtsızlaşan bir toplum oluyoruz. Ülkem, toplumumun güvenliği ve geleceğimiz için çok endişeliyim. Ayça Alav’ın tüm yakınları ve sevenlerine başsağlığı dilerim” dedi.