InstagramKıbrısManşetSiyaset

Birleşik Kıbrıs-İki Toplumlu Barış İnisiyatifi, Cuellar’a mektup gönderdi




Birleşik Kıbrıs-İki Toplumlu Barış İnisiyatifi, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri António Guterres‘in Kıbrıs Özel Temsilciliği görevine atanan Maria Angela Holguin Cuellar‘a mektup gönderdi

Birleşik Kıbrıs-İki Toplumlu Barış İnisiyatifi: Crans Montana’da yarım kalan müzakere sürecine devam edilmeli

İnisiyatif tarafından gönderilen mektupta, 2017 yılında Crans Montana Konferansı’nda dondurulan ve yarım kalan çalışmaların devam ettirilmesi gerektiği vurgulandı.

Bugüne kadar elde edilenleri savunmaya kararlı oldukları ve ortak zeminin gerektiği gibi korunmasını sağlamak için Birleşmiş Milletler’e güvendikleri belirtilen mektupta,” Birleşmiş Milletler’in de Kıbrıs’taki Sivil Toplumu, Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumların ortak iradesinin doğru şekilde değerlendirilmesi için gerekli alanları yaratan kilit paydaş olarak görmesini bekliyoruz” denildi.

“Bugüne kadar elde edilenleri savunmaya kararlıyız”

İnisiyatif tarafından gönderilen mektubun tamamı şu şekilde;

“Sayın Cuellar,

Size, federal, iki-bölgeli, iki toplumlu yeniden birleşmiş Kıbrıs’a yönelik ortak dileği ifade etmek amacıyla birlikte çalışan, bölünmenin her iki tarafından 75 örgütün yer aldığı bir platform olan Birleşik Kıbrıs – İki Toplumlu Barış İnisiyatifi adına yazıyoruz. 2017’deki Crans Montana Konferansı’ndan bu yana dondurulan yarım kalan çalışmaların devam ettirilmesi için yenilenen çabalar beklentisiyle sizi Kıbrıs’ta ağırlamayı sabırsızlıkla bekliyoruz.

Ada’da kötüleşen koşulların endişeyle bildirildiği ve olumlu ilerleme kaydedilmesindeki zorlukların kaydedildiği BM Genel Sekreteri’nin Güvenlik Konseyi’ne sunduğu son raporlara dikkat çekerek, Liderlik düzeyindeki olumsuz atmosferin, hiçbir şekilde bölünmenin her iki tarafında da Sivil Toplum düzeyindeki gerçeği temsil etmediğini önemle belirtiriz. Sistematik araştırma çalışmaları ve kamuoyunun haritalanmasıyla, BM kararlarına dayalı siyasi eşitliğe sahip, İki Toplumlu, İki Bölgeli Federasyon temelinde mutabakata varılmış bir çözümün, her iki taraftaki Kıbrıslıların açık çoğunluğu tarafından kabul edilebilir olduğu iyice belgelenmiştir.

Toplumun daha geniş kesimlerinin bunun başarılması ihtimalinin sınırlı olduğunu belirtmesine rağmen bu, Crans Montana’dan bu yana geçen dönemde eğilimin yükselişe geçtiğini açık bir şekilde göstermektedir.

Olumsuz atmosfere rağmen, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Crans Montana’da masaya koyduğu 6 maddelik çerçevenin, Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüme ulaşmak için ileriye dönük pragmatik bir yol oluşturmaya devam ettiğini düşünmeye devam ediyoruz. Crans Montana’daki Kıbrıs Konferansı öncesinde ve sonunda varılan yakınlaşmalara, olumlu acil gelişmeler için temel bir seçenek olarak saygı gösterilmelidir. Kıbrıslı Türklerin karar alma süreçlerinin her aşamasına etkili katılım hakkına saygı gösterilmesi ve BM Genel Sekreteri tarafından önerildiği gibi, eskimiş garantiler sistemine ve tek taraflı müdahale hakkına son verecek, karşılıklı olarak mutabakata varılan yeni bir güvenlik düzenlemesinin kabul edilmesi esastır.

İki devletli veya konfederasyonlu çözümün açıkça kabul edilemez olduğunun altını çiziyoruz. Aynı zamanda, tek egemenlik veya Kıbrıslı Türklerin karar alma süreçlerinin her aşamasına etkili katılımı gibi kritik yakınlaşmaları tekrar ele almak ve potansiyel olarak bir aksamaya yol açabilecek değişiklikler yaratmaya çalışmak, ters etki yaratır ve kabul edilemezdir.

Bugüne kadar elde edilenleri savunmaya kararlıyız ve ortak zeminin gerektiği gibi korunmasını sağlamak için Birleşmiş Milletler’e güveniyoruz. Birleşmiş Milletler’in de Kıbrıs’taki Sivil Toplumu, Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumların ortak iradesinin doğru şekilde değerlendirilmesi için gerekli alanları yaratan kilit paydaş olarak görmesini bekliyoruz.

Kıbrıs’a vardığınızda, yoğun programınızda platformumuzun geniş bir delegasyonuyla bir araya gelmek için zaman ayırmanızı ve beklentilerimizi daha ayrıntılı olarak tartışmamıza ve çabalarınıza tam desteğimizi ifade etmemize olanak sağlamanızı rica ediyoruz.

Sizi bizzat Kıbrıs’ta ağırlamayı sabırsızlıkla beklemekteyiz”









Başa dön tuşu