Ahmet Soyalan‘ın Polis Genel Müdürü (PGM), Zorlu Topaloğlu‘nun ise Güvenlik Kuvvetleri Komutanı (GKK) olduğu dönemde 3 üst düzey polis mensubuna yönelik kurulan kumpas davalardan Polis Müdürü Vasvi Arkın‘ın davasında dün çok önemli gelişmeler yaşandı
Savcı Ankara’dan tanık getirdi
Savcı Behrat Mavioğlu dün tanık olarak, Arkın’ın bilgisayar imajının götürülüp teslim edildiği ve bu imajlarda “dışarı çıkarım” denilen export işlemini yapan Ankara Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nda çalışan Hilal Kara ve Feriha Tuğçe Keser’i dinletti.
Burak Yılmaz, “Bizzat yükledim, USB’yi de imha ettim” demişti
Hatırlanacağı üzere Arkın’ın üzerindeki suçlamalardan biri, Burak Yılmaz adlı polisin, kendisine bir USB içinde getirdiği 164 sayfalık FETÖ raporunu alıp, bir üst amirine bildirmemesi ve işlem yapmaması suçlamasıydı.
Burak Yılmaz Mahkemede, “Bizzat USB’yi Arkın’ın bilgisayarına ben taktım, dosyayı da bilgisayarına ben yükledim” demişti.
Ancak aynı Burak Yılmaz’ın mahkemeye emare olarak getirdiği USB’nin farklı bir USB olduğu anlaşılınca, “İlgili birimden ayrılınca USB’yi imha ettim, bilgileri başka bir USB’ye yükledim” diyerek, emare niteliğinde olan ve PGM’de bulunması gereken USB’yi imha ettiğini itiraf etmişti.
Raporun “sunum yaptık” denilen tarihten sonra hazırlandığı ortaya çıkmıştı
İlgili USB Mahkemede açıldığında ise “Arkın’a 23 Şubat 2017’de sunum yaptık” dediği ilgili 164 sayfalık raporun, 27 Şubat 2017’de hazırlandığı anlaşılmıştı.
Bunların üzerine Savcı Behrat Mavioğlu Mahkemeye, kendi tanığının ifadelerinin teknik olarak araştırılması talebini yapmış ve Avukat Mustafa Şener’in “Eğer yaptığınız araştırmada, tanığın söylediklerinin yalan olduğu tespit edilirse -ki benim iddiam odur- tanığınız hakkında gereken değerlendirmeyi yapacak mısınız?” sorusuna, “Elbette, olayın aydınlatılması için gereken neyse onu yapacağız” cevabını vermişti.
İspat olarak gösterilmişti
İşte bu olaydan sonra Mahkemeye gelen bir başka tanık polise ise Vasvi Arkın’ın bilgisayarının harddiskinin imajında yapılan incelemede, ilgili 164 sayfalık raporun kapak fotoğrafının küçük bir ikonunun bulunduğunu söylemişti.
Bu, ilgili raporun Vasvi Arkın’ın bilgisayarına yüklendiğinin ispatı olarak gösterilmeye çalışılmıştı.
İddialar tanık ifadesiyle çürüdü
Dünkü Mahkemede konuşan Uzman Hilal Kara ilgili bilgisayar imajlarının sadece “dışa aktarım” yani export edilerek okunacak hale getirilmesi işlemini yaptığını söyledi.
Kara’nın ifadesindeki en dikkat çeken nokta ise ilgili harddisk imajlarının “3 Mayıs 2018 ile 18 Temmuz 2018” tarihleri arasında, kendisinde (Ankara’da) olduğunu ve bu tarihler arasında inceleme yapıldığını aktarması oldu.
Savunma Avukatı Mustafa Şener’in tanığı istintakında ortaya çıkan gerçek ise önceki iddiaları çürüttü.
İlgili ikon bilgisayar incelemedeyken yüklenmiş!
Polis bilgisayarlarının saat ve tarih ayarlarının güncel olduğu bilgisi ışığında, ilgili kapak fotoğrafının ikonunun “25 Haziran 2018” tarihli olduğunun belirlendiğini hatırlatan Şener, bunu kimin yaptığını sordu.
O tarihlerde imajların kendisinde olduğunu söyleyen tanık Kara, kendisinin böyle bir şey yapmadığını ama kendi çalışmasını bitirdiğinde bir başkasının bunu yapıp yapmadığını bilmediğini söyledi.
Yani Vasvi Arkın’ın, “Üstlerine verip ileri işlem yaptırmadı” diye suçlandığı ve bilgisayarına yüklendiği iddia edilen dosyanın teknik izinin, aslında incelemeye gönderildikten sonraki bir tarihte yüklendiği anlaşıldı.
Arkın’ın bilgisayarının imajı da 31 Mayıs 2017’de alınmıştı.