Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Devrim Barçın, 18 saate varan uzun elektrik kesintilerinin yaşandığı günlerde; kolej sınavına hazırlanan çocuklarıyla neler yaşadığını anlatan bir annenin kendisine gönderdiği mesajı gözyaşları içinde Meclis’te okudu
Barçın: Bugün bu konuşmayı yapmazsam vicdanım rahat etmeyecek
Meclis Genel Kurulu‘nda konuşan Barçın; bugün bu konuşmayı yapmazsa vicdanının rahat etmeyeceğini söyleyerek, kendisine bir yurttaş tarafından gönderilen bir mektubu okudu.
Barçın, “Elektrik kesintileriyle ilgili konuşmalar burada benden önce yapıldı. Ben çok uzun konuşmayacağım, beni çok etkileyen ve tüm kamuoyunun bilmesi gerektiğine inandığım bir mesajı okuyacağım. Ailelerin ne duruma düştüklerini okumak istiyorum” dedi ve annenin kendisine gönderdiği mesajı gözyaşları içinde okudu.
“Sabaha kadar kusan oğlumu nasıl teselli edeceğimin verdiği çaresizlikle savaşmaya çalışıyordum…”
“Kolej sınavları vardı, 18 saat elektriksiz kaldık. Bu mağduriyetleri yaşayanlardan biri de bizdik, 18 saat boyunca en ufak bir açıklama yapılmadı.
Ne zamanki sövmeler başladı, ne zamanki elektrikler geldi, açıklamalar başladı.
Bu paylaşımımı henüz 10 yaşında olan ikizlerim için yapıyorum. Bugün Kolej Giriş Sınavı’na girecek olan çocuklarım için.
Dün akşam için onlarla plan yapmıştık. Yemeğimizi yiyip, duşumuzu alıp, erken vakitte de yatmayı planlamıştık.
Ta ki saat 18.00 olana kadar.
18.00’da kesilen elektriğimiz -ki 16. saatteyiz ve hala gelmedi- planlarımızı bozmaya başlamıştı bile.
Biz moralimizi bozmadık, artık yatma zamanı gelmişti. Duşumuzu alamadık, yemeğimizi fener eşliğinde yedikten sonra saat 22.00’da uyumaya çalıştık.
Bizi aydınlatacak hiçbir enerji, cep telefonu yoktu. Eşim sabah uyanmak için alarm kuramayacağımızdan dolayı uyumama kararı aldı.
Sıcağın, karanlığın ve sineğin verdiği stresle sabaha kadar kusan oğlumu nasıl teselli edeceğimin verdiği çaresizlikle savaşmaya çalışıyordum.
Artık gün ağarmıştı; onlara sınava gitmemeleri söylesem de onlar istek ve azimle sınava gitmek istediklerini söylediler.
“Bizi karanlığa boğanlar; hepinize lanet olsun…”
Hem de yanlarında bir kova ile.
Bunları bize ve çocuklarıma yaşatanlar, bizi karanlığa boğanlar hepinize lanet olsun.
Sizi bu memlekette bu düzende yaşattığım için sizden özür dilerim annecim.
Ama söz; hayatınızdaki ışığın sönmemesi için baban ve ben elimizden geleni yapacağız..