Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüşülen İsias Otel davasının üçüncü duruşmasında, dinlenmeyen ve yeniden söz alan ailelerin beyanlarına yer verildi
İpekçioğlu, Bağcı ve Efe Bozkurt’un yeniden tutuklanmasını talep etti
Acılı annelerden Pervin Aksoy İpekçioğlu, Gazi Üniversitesi’nin raporuna göre iki tahliye verildiğini ancak bu raporda çelişki olduğu gerekçesiyle 9 Eylül Üniversitesi’nden yeniden bir rapor istendiğini anımsattı.
İpekçioğlu, Gazi Üniversitesi’nin çelişkili raporuna göre; adli kontrol şartıyla tahliye edilen Halil Bağcı ve Efe Bozkurt’un tekrar tutuklanmasını talep etti.
Yeniden söz alan diğer aileler de adalet istemlerini yineledi.
Kılıç: İsias’ın kolonlarını kestiniz ama adaletin kolonlarını katledemeyeceksiniz
Hülya Fırat Kılıç ise 6 Şubat’tan sonra Adıyaman’a 16 ay sonra gelebildiğini söyledi. Kılıç, Ahmet Bozkurt’a seslenerek, “Siz İsias’ın kolonlarını kestiniz ama adaletin kolonlarını katledemeyeceksiniz. Bir katliam yarattınız ama bir hukuk katliamı yaratmayacaksınız” dedi.
Adıyaman’a geldiğinde, Adıyaman’ı yıkılmış göreceğini düşündüğünü ancak aslında yıkılmadığını ifade eden Kılıç, “Yıkılan sadece sizin binanız. O çadıra girip evladımı teşhis etmek zorunda kaldım. Siz katilsiniz, bunu yüzünüze vurmaya geldim. Şikâyetçiyim sanıklardan…” dedi.
Dursun: Adalet istiyoruz
Tur rehberlerinin ailelerinden Mustafa Dursun da Adıyaman’a geldiklerinde yıkılan bir otel görmeyi beklerken, enkaz dahi olmadığını belirtti. Dursun, “Adalet istiyoruz” dedi.
Avukatlar tutuklama talep etti
Ailelerin avukatları da söz alarak, adli kontrolde olan Halil Bağcı için kök rapora ek rapor eklendiğini, Bağcı hakkında ciddi tespitler olduğunu kaydederek, adli kontrolün kaldırılıp, tutukluluk halinin devamını istedi.
Efe Bozkurt’un yetkili olmadığı söylemlerinin kendileri için hiçbir itibarı kalmadığını ifade eden Avukatlar, dava için birleşecek dosya olduğunu söyledi.
Avukatlar, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamını, salıverilenlerin ise tekrar tutuklanmasını talep etti.
Sanıkların, bina ruhsatları konusunda, “gidip belediyeye sorun” dediğini, artık belediye personelini sorgulama imkânı doğduğunu belirten Avukatlar, Gazi Üniversitesi raporuna dayanan Halil Bağcı ve Efe Bozkurt’un tahliyesi konusunda yeniden değerlendirme istedi.
Avukatlar, zararın doğduğu tarihte, Efe Bozkurt’un Yönetim Kurulu Üyesi olduğunu, dolayısıyla bir sorumluluğu bulunduğunu vurguladı.
“İskân Dairesi’nin verdiği izinler sorgulanmalı”
Mehmet Göncüoğlu adına yapılmış bir statik hesap yokken, neden evrakta adı olduğunu soran Avukatlar, binaya İskân Dairesi’nin verdiği izinlerin sorgulamasının dikkatlice yapılmasını istedi.
Denetim zafiyeti nedeniyle belediye görevlilerinin bilinçli taksirle suçlanması gerektiğini ifade eden Avukatlar, tedbirlerin de davanın büyüklüğü göz önünde bulundurularak, alınması talep etti.
Daha sonra sanıklar ve avukatları dinlenmeye başlandı. İlk olarak Ahmet Bozkurt dinlendi.
Bozkurt: Ben katil değilim
Sanık Ahmet Bozkurt ise suçlamaları reddederek, kendisinin katil olmadığını, otel sahibi olduğunu söyledi.
Depremde en çok hasarı Adıyaman ve Hatay’ın gördüğünü savunan Bozkurt, mal sahibi olarak binasını en iyi şekilde inşa ettirdiğini, binanın 13 katın yükünü taşıyacak şekilde yapıldığını ileri sürdü.
“Suçsuz insan kaçmaz, öyle olsa savaştan kaçardım. Barış Harekatı’na katıldım”
Binayı yapacak mimar ve mühendislerine bunu anlattığını dile getiren Bozkurt, “Kaçma ihtimalim olduğu söyleniyor, kaçmam. Çünkü suçsuz insan kaçmaz” dedi.
1974’te “Kıbrıs Barış Harekatı“na katıldığını belirten Bozkurt, suçsuz olduğunu tekrar ederek, “Öyle olsa savaştan kaçardım” ifadesini kullandı.
Mehmet Fatih Bozkurt tahliyesini talep etti
Sanık Mehmet Fatih Bozkurt ise otelde yetkili olmadığını hiçbir zaman ifade etmediğini belirtti, 1993-1995 arasında inşaatın yapımında kendisinin olmadığını ancak babasının yaptığı işlere itimat ettiğini, güvendiğini söyledi.
Bozkurt, “2001’de şirkete dahil oldum ama işletmede bulunup, orasını yönetmedim” dedi. Hakkındaki suçlamayı reddeden Mehmet Fatih Bozkurt, tahliyesini talep etti.