Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Güzelyurt İlçe Başkanı Çağlar Gulamkadir, narenciye sektöründe ihracat ve işçi sorununun yanı sıra, fabrikadaki işleyiş ve kesim sırasında da sıkıntılar yaşandığını anlattı, ülkeye gelen işçilerin sömürüldüğünü vurguladı
Gulamkadir: Üvey evlat muamelesi gören Güzeyurt halkı yok olmaya mahkum edildi
Bağımsız Medya’da Ali Baturay’ın konuğu olan Gulamkadir, bölgedeki güncel sorunlar ile ilgili açıklamalarda bulundu, bölgede birçok sorun olduğuna dikkat çeken Gulamkadir, Güzelyurt ve bölge halkının “yok olmaya mahkum” edildiğini ve ‘üvey evlat’ muamelesi gördüğünü belirtti.
“Sağlıkta ve trafikte can veriyoruz aldırmıyorlar, halkı üretimden kopartıyorlar, gençleri göçe zorluyorlar”
Güzelyurtluların sağlık hizmeti alamadığını ifade eden Gulamkadir, trafik kazalarından bölge halkının canının yandığını, alt yapı yetersizlikleri, bariyersiz ve karanlık yolların kazalara davetiye çıkardığını, hükümetin bölge halkının sağlıkta olduğu gibi yollardada can güvenliğine önem vermediği için kaybedilen hayatlar olduğunu, ayrıca narenciyede ki tarihi başarısızlıkla birlikte, işçi sömürüsü ve Türkiye’den tarımda kullanılmak için gelen sulama suyu ile su kuyusu izinlerinin partizanca dağıtıldığınıda ifade etti.
Gulamkadir, “Yaşanan bu vurdumduymazlık sonrası bölgedeki gençler bölgeyi terkediyor, yaşamlarını çok zor şartlar altında başka bölgelerde kurmaya çalışıyorlar. CTP bunları görüyor, çözmek için kadrolarıyla hazırdır. Halkı bu bataklıktan çıkarmaya da taliptir. Yeter ki insanlarımız umutsuzluğa kapılmasın. Çözüm; erken bir seçimdir” şeklinde konuştu.
“Güzelyurt ve bölge halkı sağlık hizmeti alamıyor, 1 ambulansla bütün bölgeye hizmet verilmeye çalışılıyor”
Gulamkadir şöyle devam etti;
“Bizim en büyük sıkıntımız sağlık hizmeti alamamamızdır. Yıllardır algı yaratılıyor ama sonuç yok. Peki, sağlık ocağı ne halde?
CTP döneminde Güzelyurt halkının 24 saat hizmet aldığı bir Sağlık Merkezi vardı. UBP göreve geldiğinden beri 24 saat hizmet verme durumu ortadan kaldırıldı ve 1 ambulansla bütün bölgeye hizmet verilmeye çalışılıyor.
Hastalarımız ilaca erişimde sorunlar yaşıyor, doktor eksiklikleri devam ediyor.
“Erhürman hükümeti” döneminde yapılan büyük bir yatırımla Güzelyurt Hastanesi’nin sonucuna yaklaşılmıştı. O dönemden bugüne atıl vaziyette duran hastanenin ihale sürecininde yakından takipçisiyiz.
Sorunlarımız çözülene, tam teşekküllü bir hastaneye kavuşana kadar mücadelemiz devam edecektir” dedi.
“Türkiyeden tarım için gelen su, yandaşlara dağıtılıyor, bölgede partizanca su kuyusu izni veriliyor”
Bölgede yaşanan diğer önemli bir konunun ise su sorunu olduğuna dikkat çeken Çağlar Gulamkadir, bölgede bazı noktalara yeterli miktarda su gelmediği yönünde şikayetler aldıklarını belirtti.
Tarımda kullanılmak için gelen sunun, sulama birliklerine verilmesi gerekirken, ayni zamanda yandaşlarada partizanca dağıtıldığını, böylece üreticilerin bahçeleri için yeterli miktarda suya erişemediğini, bu sebeplede bahçelerin kurutulduğunu ve konuda çalışma yapılmamasınıda eleştirdi.
Gulamkadir, “Türkiye Cumhuriyeti tarafından tarımda kullanmak üzere getirilen su sadece sizin yandaşlarınızın bahçelerini sulamak için mi getirildi. Halen daha bugün bölgede partizanca su kuyusu iznide veriliyor. Su konusunda ciddi bir politikaya ihtiyaç vardır. Bu işler vizyon işidir. Çok ciddi çalışma gerektiren işlerdir, partizanlık kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
“Suçlular ortada, narenciyede süreç bile bile kaosa sürüklendi”
Gulamkadir, narenciye sektöründe yaşanan olumsuzlukların sebebinin UBP-DP-YDP Hükümeti, Cumhurbaşkanı ve kamuoyunu sürekli yanıltan baş aktör Cypfruvex müdür ve yetkililerinin olduğunu söyledi.
Süreç içerisinde atılan adımların gününde değil geç atıldığını, söz konusu adımların birçoğununda yanlış olduğunu dile getiren Gulamkadir, sürecin bile bile kaosa sürüklendiğini ifade etti.
CTP Güzelyurt İlçe Başkanı Çağlar Gulamkadir, narenciyede sürecin geçen yıl Ağustos ayında Avrupa Akdeniz Bitki Koruma Örgütü tarafından adanın güneyinde hastalığın olduğuna dair açıklama yapmasıyla başladığını söyledi.
Kuzeydeki yetkililerin bu açıklamaların ardından hiçbir tedbir almadığını anlatan Gulamkadir, sezonun başlamasıyla birlikte ihracatta da sorunlar yaşandığını ifade etti.
Süreç içerisinde Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Cypfruvex müdürünün hastalık olduğuna dair, Tarım Bakanlığı’nın ise tam tersi açıklamaları olduğunu belirten Çağlar Gulamkadir, sürecin bile bile kaosa sürüklendiğini belirtti, “Bugün bile hastalığın olup olmadığı bilimsel çalışma yapılmadığı için bilinmiyor” dedi.
“CTP Yeşil Hat üzerinden satış için çalışma yapmış, sonuçları tüm paydaşlarla paylaşmıştır”
Bu süreçte Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak toplantılar yaptıklarını anlatan CTP Güzelyurt İlçe Başkanı şunları kaydetti;
“Bu sürecin içerisinde hükümet edenler sadece ‘sorun yok’ açıklamaları yaptı. Birçok noktada geç adımlar attılar. Bugün yaşadığımız sonuçlar aslında bunun da bir göstergesidir.
Raporlar bunu gösteriyor ki, hastalık olan yerlerde bile ihracat yapılıyor. Her böceğin olduğu yerde hastalık da yok. Cypfruvex yetkilileri bizim elimizi taşın altına koymadığımızı, ancak eleştirdiğimizi söylüyorlar. Biz sürecin başından bu yana hep yapıcı olduk, yıkıcı olmadık.
Bunu herkes biliyor. Yeşil hat üzerindeki çalışmalardan tutun, sorunların çözülmesi için tüm paydaşlarla görüşmeye kadar her çalışmayı yaptık, katkı koyduk. Bu ürünün ihracatı olmazsa üretimden koparız. Gelinen aşamada bahçelerini kesip, oduna veren üreticilerimiz var”
Tüm bu sorunlar yaşanırken, Soğuk hava deposu “müjdesi” verildiğini aktaran Gulamkadir, yetkililerin ihracattan vazgeçip, tamamen sıkmaya yöneldiğini söyledi.
“Cypfruvex’in misyonu üreticinin sırtından kar elde etmek değildir”
Dünyada konsantre fiyatlarının çok yüksek seviyelere geldiğini de belirten Gulamkadir;
“Cypfruvex kime ne kadar ürün verdiğini, kaça mal ettiğini ve kaça sattığını, yani neyi nasıl yaptığını çıkıp raporlarla birlikte açıklamak zorundadır. Tüm bu süreçler yaşanırken, bu yıl üreticilere verilen fiyat çok düşük seviyelerde kaldı.
Üreticinin ayakta durması için devletin sırtından değil, Cypfruvex’in, konsantrenin dünya pazarındaki artışından elde edeceği kârı ek bir teşvik ile üretici ve paydaşlara vermesi şarttır. Cypfruvex’in misyonu üreticinin sırtından kar elde etmek değildir. Üretici mutsuzdur çünkü ürettiği ürün hak ettiği değeri bulmuyor. Bize kalem kalem verileri açıklamak zorundadırlar.
“Geç kalınmışlığın, başarısızlığın isbatı!”
Geçen yıla göre yaklaşık 20 bin ton geriden gelinen bir süreçten bahsediyoruz. İki katı işçi çalıştırıldı, önceki yıllarda paketlemeye gidecek olan ürün için daha zor ve zaman isteyen “makasla kesim” yapılıyordu, şuan dalından “çekme” yapılıyor fakat toplam hasat edilen ürün miktarı geriden geliyor. Bu başarımıdır?
“İşçilere yapılan bir insanlık ayıbıdır, emek sömürüsüdür”
Cumhuriyetçi Türk Partisi Güzelyurt İlçe Başkanı Çağlar Gulamkadir, narenciye sektöründe yaşanan işçi sorununu da değerlendirerek, kesim için ülkemize getirilen üçüncü ülke işçilerinin emeğinin sömürüldüğünü kaydetti. Her konuda olduğu gibi bu konuda da paydaşlarla birlikte hareket edilmediğini aktaran Gulamkadir, “Ben yaparım olur” mantığı yüzünden işçilerin mağdur olduğunu ve karın tokluğuna çalıştırılanlar olduğunu ifade etti.
Gulamkadir işçi konusuyla ilgili değerlendirmesinin devamında, “İşçiler mağdur. En önemlisi de bu işçilerin hepsi burada mı? Devletin işçileri kontrol altına alması gerekiyor. İşçiler, ‘Biz bu ücretlerle çalışamayız’ diyor.
Şu anda yaşananalar bir insanlık ayıbıdır. Hangi ülkeden olursa olsun orada çalışan insanlar da bir candır dedi.
“Cypfruvex yönetimi kadrosu olan çalışanların yatırımlarına el koyuyor, özlük haklarını gasp ediyor!”
Gulamkadir, “10 aydır işçilerin sigorta ve ihtiyat sandığı yatırılmıyor. Maliye Bakanlığı tarafından Cypfruvex’e para aktarılıyor ancak Cypfruvex tarafından paraya el konuluyor, çalışanların özlük hakları gasp ediliyor.
Cypfruvex tarafından devletin çeşitli kurumlarına aktarılan şuanda 40 kişi civarı olan personel, 2023 Ağustos ayından beri Özlük haklarını alamıyor. Hani her şey yolundaydı?” ifadelerine yer verdi.
“Doğru zamanda, doğru adımı atmak gerekiyor”
Narenciye sektöründe ihracat ve işçi sorununun yanı sıra, fabrikadaki işleyiş ve kesim sırasında da sıkıntılar yaşandığını anlatan Çağlar Gulamkadir şöyle devam etti:
“Kapasitenin arttığı yönünde açıklamalar yaptılar ancak kiraladıkları makine yani sadece ekstraktör ile çözümü sağlayacak olan bir makine değildi. Esas ana makinenin yani evaparatörün işlediği kapasite belli, kazanların kapasitesi belli,o yüzden tam randıman alamıyoruz.
Bunu geçmişte de denemişler ve başarısız olmuşlardı. Yine ayni masal kamuoyuna bir başarı öyküsüymüş gibi açıklanıyor. Nereye müdahale edilmesini bilmek gerekiyor.
“Doğru zamanda, doğru işi yapabilmek lazım”
Soğuk hava deposu tabii ki bir ihtiyaçtır diyen Gulamkadir, bu krizin tam ortasına böyle bir ‘müjde’ verildiği an üreticiye bugünden sonra ‘ben sizin ürününüzü sıkmaya vereceğim’ diyorsunuz. Bu da moral bozan bir durumdur. CTP, gerektiği yerde, gerektiği yatırımı yaparak bu süreci yönetirdi dedi.
“En büyük sorunlardan biride üreticilerin kesim sıralarıdır”
CTP Güzelyurt ilçe Başkanı Çağlar Gulamkadir, yetkililerin bugüne kadarki bütün açıklamaları ‘sırasıyla kesiyoruz’ yönündeydi. Listeleri açıklamalarını istedik, üretici birlikleriyle paylaşılsın dedik hiçbir şekilde açıklamadılar. Üreticiyi perişan ettiler. Önce bahçesi kesilenler ödeniyor, dalında kalanların bahçeleri değil. Kendi istedikleri bahçeleri kesecekler ve istedikleri gibi ödeme de yapacaklar, sonra da ‘sorun yok’ açıklaması yapacaklar. Bu doğru bir yaklaşım değildir, maalesef bunlarıda yaşıyoruz” dedi.
“CTP kadrolarıyla hazırdır. Halkı bu bataklıktan çıkarmaya taliptir” diyen Gulamkadir, “Yeter ki insanlarımız umutsuzluğa kapılmasın, çözüm; erken bir seçimdir” değerlendirmesini de yaptı