Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası (KTEZO), asgari ücrete yansıtılan yüzde 19.19’luk hayat pahalılığı oranıyla, tüm harçlara ve vergilere de zam geldiğini belirtti, maaşlar dahil olmak üzere bu ödemelerin hiçbirini yapamayacaklarını ilan etti
KTEZO: Kaşıkla verip, kepçeyle alıyorlar
Yazılı açıklama yapan örgüt, asgari ücretin yıkımın diğer adı olup çıktığını belirterek, hükümetin alım gücünü korumak için değil maaştan ibaret ve tamamen adaletsiz olan kendi maaş giderlerini karşılamak için asgari ücreti kullandığını vurguladı.
Örgüt açıklamasında, “Daha asgari ücret belirlenir belirlenmez, elektrik gibi elzem bir üründe, seyrüsefer gibi harçlarda, sosyal güvenlikte peş peşe zamlar yağmur gibi yağmaya başladı, kaşıkla verdiklerini, kepçeyle alıyorlar” dedi.
“Küçük ve orta boy işletmeler olarak ödeyemeyeceğimizi ilan ediyoruz”
Açıklama şöyle devam etti;
“Maliyenin tek politikası; neredeyse para toplayıp, maaşları ödeme olarak karşımıza çıkıyor. Bu durumda halk, toplum ne yapacak? İşletmeler bu politikanın üzerinden nasıl gelecek?
Artışları, zamları karşılayabilecek güç ve kapasite, maliyenin politikalarından dolayı silinip, süpürülüyor.
KTEZO olarak kendi payımıza temsilini yaptığımız küçük ve orta boy işletmelerin, maaştan elektriğe, sigorta primlerinden, ihtiyaç sandığına ve seyrüsefer, belediye hizmetleri gibi harçlara gelen zamları “ödeyemeyeceğimizi”, ödemeyeceğimizi ilan ediyoruz!
“Hükümet ekonomiyi her gün daha da güneye kaçırmaya devam ediyor”
İçinde yaşadığımız 2024 yılı Ocak ayından bu yana, hükümetin ve maliyenin izlediği politikalarla ne güç bırakıldı ne de kapasite.
Daha da kötüsü TL’nin değer kaybı ve bu hükümetin zamlara dayalı politikalarından dolayı, yaratılan ekstra pahalılık, ekonomiyi her gün daha da güneye kaçırmaya devam ediyor.
Güneyden bir geliyorsa, kuzeyden üç çıkıyor. Bir de turizm, inşaat ve üniversitelerdeki yaşanan son olumsuz gelişmelerle birlikte, ne bilanço kaldı ne de ciro…
“Batan işletmelerin, işsiz kalan emekçilerin ‘AH’ı üzerinizde olacak”
Belli ki “boynu altında kalanın, boynu kopsun” politikası izleniyor. Ancak bilinmesini isteriz ki, bu politikaların sonucu olarak batan işletmelerin, işsiz kalan emekçilerin, ustaların, yoksulluğa itilen halkın AH’ı üzerinizde olacak!
Devletin, hükümetin, kendi maaş artışlarını bir tamam alma derdi (ki bunu pandemide de yaşadık!) silindir gibi ezim ezim ederek toplumun üzerinden geçmeye başladı.
Yasayı anladık da yasaları kim yapar?
Toplumun büyük oranının içinde bulunduğu duruma rağmen; adaletsiz, orantısız, her gün şişen devletteki maaşlara ve partizanca istihdamlara, bir yerden sonra yeni bir düzenleme ile bir çizgi çekip, kaynakları bu zor günlerde hayat pahalılığı ile mücadeleye ayırmak kitabınızda yok mu?
“Tam bir kaos… Tam bir kriz…”
Çalışanın ve işletmelerin desteklenmesi için önlem almak, sizlerde eksilmeye mi yol açar? Tam bir kaos… Tam bir krize girmiş bulunuyoruz…
Tüm kayıplara rağmen, ekmek teknelerimizi, alım gücümüzü ayakta tutmak için elimizden geleni ardımıza koymayacağız”